"Uyum önlemlerle değil, eşit sosyal pay alma ile olur"

Alman Entegrasyon ve Göç Vakıfları Bilirkişi Konseyi (SVR) Başkanı Prof. Dr. Klaus J. Bade, Avrupa ve Almanya'da toplumun göç alarak bir göç toplumuna dönüştüğünü hatırlatarak, artık göç toplumu olmuş bu toplumlarda negatif entegrasyonun bir çıkmaz sokak olduğunu vurguladı.

Prof. Dr. Klaus J. Bade, Köln Katolik Kilisesi Eğitim Dairesi'nin düzenlediği, "Kuzey Ren Vestfalya göç sohbetleri" kapsamında, "Akla geri dönüş: Almanya'da Sarrazin'den önce ve sonra entegrasyon" konulu bir konferans verdi. Domforum'daki konferansta çarpıcı açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Bade, entegrasyondan bahsedilirken iyi entegre olmuş göçmenlerle, kötü entegre olmuş Almanların unutulmaması gerektiğini kaydetti. Bade, hükümete de göndermeler yaparak, "Entegrasyon önlemlerle değil, sosyal pay almayla olur. Bu ise eğitimden iş hayatına, oradan politik katılıma kadar eşit şekilde pay almaktır. Bu şekilde bakılınca iyi entegre olmuş göçmenler ve kötü entegre olmuş Almanlar da söz konusudur." dedi.

Avrupa ve Almanya toplumunun göç almış bir göç toplumu olduğunu belirten Prof. Dr. Bade, "Böylesi bir toplum durgun bir toplum değil, aksine çok sayıda kültür ve sosyal elementlerin şekillendirdiği bir süreçtir. Bu süreci çoğunluk ve azınlık toplumu birlikte şekillendirir. Hoşunuza gitsin veya gitmesin uyum süreci her iki tarafı da derinden değiştirmektedir. Kültür ve hayat tarzları değişime uğruyor." şeklinde konuştu. Göçmenlere, azınlık toplumuna karşı açıklama yapanların barışı baltalamak, kundaklamakla suçlayan Prof. Dr. Bade, Almanya'da uyum tartışmalarında Thilo Sarrazin'in çıkışının adeta bir milat olarak görülmeye başlandığını kaydetti. Almanya'da uyum ve uyum politikalarının eksikleri de olduğunu ancak başarıların eksiklerden çok daha fazla olduğunu vurgulayan Bade, "Sarrazin bir anda çıktı. O gerçekten iyi yazan ve konuşan biri. Ancak biz göç ve uyumu 35 yıldır araştırıyor, çok daha iyi biliyoruz. 35 yıl önce 'bu işçiler misafir değil, kalıcıdır, ona göre şartlar hazırlanmalı' dediğimde, Türk işçiler bile bana gülmüştü. Ama dediğim çıktı. Göçmenleri tanıma ve kabul gereklidir. Bunu yapmayan sonuçlarına katlanır. Biz yıllarca Almanya göç ülkesi değildir deyip durduk." ifadelerini kullandı.

Almanya'da bilim adamlarının çoğunluğunun uyum konusunda iyi durumda olunduğu kanaati taşıdığını, az bir kısmının aksi şekilde düşündüğü halde onların sesinin daha çok çıktığını belirten Prof. Dr. Bade, "Uyum, imajından, sanıldığından daha iyi durumdadır. Almanya'da göçmenlerin dörtte birinin işsiz olduğunu söyleyenler, diğer ülkelerde göçmenlerin yarısının işsiz olduğunu görmeli. Diğer yandan Alman eğitim sisteminin eleyici negatif yönleri biliniyor. Göçmenlerde pespektifsiz kalan, sosyal kaybeden durumuna düşme ihtimali daha yüksek." dedi. Sarrazin'in amacının kitabına ilgi çekmek olduğunu vurgulayan Bade, "Belki yakında Avrupa kendini yok ediyor. Hatta gezegen kendini yok ediyor diyecek. Bunlar sosyal barışı rahatsız eden gelişmelerdir. Müslümanları genetik aptallıkla suçluyor. Klasik antikleri, Aristo gibi değerleri bize aktaranın Araplar olduğunu da mı bilmiyor? Ama kitabıyla milyonlar kazandığı, ekonomik bir başarı sağladığı kesin. Aslında onun kitabı yanlış anlaşıldı. O sosyal devleti eleştiriyordu, göç ve entegrasyona kaydı." diye devam etti. Yaptıkları araştırmalarla ilgili bilgiler veren Bade, "Alman halkının yüzde 60'ı kalifiye göç istiyor, yüzde 70'i kalifiye olmayan göç karşı." ifadelerini kullandı.