Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Almanya'da 'anti-terör yasası' tartışmaları devam ediyor

New York'taki 'İkiz kuleler'e yapılan saldırıyı planladığı gerekçesi ile uzun süredir aranan El Kaide lideri Usame Bin Ladin'in öldürüldüğü haberi dünya kamuoyunun ilk maddesi haline geldi. Almanya'da ise geçen hafta eylem hazırlığında olduğu ve El K

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-05-02 12:39:08

Almanya'da 'anti-terör yasası' tartışmaları devam ediyor
New York'taki 'İkiz kuleler'e yapılan saldırıyı planladığı gerekçesi ile uzun süredir aranan El Kaide lideri Usame Bin Ladin'in öldürüldüğü haberi dünya kamuoyunun ilk maddesi haline geldi. Almanya'da ise geçen hafta eylem hazırlığında olduğu ve El Kaide üyesi olduğu açıklanan üç kişi Düsseldorf kentinde gözaltına alındı. Bu olaydan sonra Federal İçişleri Bakanı Hans-Peter Friedrich, bu yılın sonuna kadar geçerli olan mevcut 'anti-terör yasası'nın değişiklik yapılmadan uzatılmasını gündeme getirmişti. Hıristiyan Sosyal Birlik Partili (CSU) Bakan Friedrich'in bu teklifine ise hükümet ortağı Hür Demokratlar (FDP) karşı çıkmıştı. Bin Ladin'in öldürülmesi ilgili düzenlediği basın toplantıda 'anti-terör yasası'nı mevcut haliyle değişikliksiz uzatılmasının söz konusu olmadığını, yasadaki düzenlemelerin tek tek ele alınacağını belirtti.

"Düsseldorf Hücresi" olarak adlandırılan grubun El Kaide'yle irtibatlı olduğu iddia edilmesiyle Almanya'da yeniden 'anti-terör-yasası' çerçevesindeki tartışmalar kızıştı. Federal İçişleri Bakanı Friedrich, mevcut yasanın uzatılması gerektiği savunarak, "İki bağımsız uzman mevcut 'anti-terör-yasası'nı gözden geçirerek şu sonuca ulaştı: Yasadaki çoğu düzenlemeler mantıklı ve resmi makamlarınca ölçülü kullanılıyor." diye Financial Times Deutschland'a (FTD) açıklama yapmıştı. Friedrich ayrıca, FDP'nin gizli istihbarat birimlerine verilen özel yetki izninin uzatılması konusunda sorun çıkarmaması yönünde uyarıda bulunmuştu. FDP Genel Sekreteri Christian Lindner ise mevcut yasanın gözden geçirilmesi gerektiğini savundu. Bireysel hürriyetin ihlal edilmemesi gerektiğinin altını çizen Lindner, bilgilerin uzun süreliğine kaydedilmesi konusundaki tedirginliklerini de dile getirdi.

FDP'li Federal Adalet Bakanı Sabine Leutheuser-Scharrenberger ise Süddeutsche Zeitung'a yaptığı açıklamada, Federal Emniyet Dairesi'nin (BKA) El Kaide üyesi olduğu açıklanan üç kişi ile ilgili araştırmaları sürdürürken mevcut 'anti-terör-yasası'ndaki düzenlemelere değil özel izinlere başvurduklarına dikkat çekmişti. Bundan dolayı yasanın mevcut haliyle uzatılmasının ne kadar mantıklı olacağını dile getiren Leutheuser-Scharrenberger, federal hükümette yasadaki düzenlemelerin hangisinin lüzumlu, hangisinin lüzumsuz olduğu konusunda hemfikir olmadığına da değinmişti.

Liberallerin bu tavrına bir eleştiri de CSU'nun kardeş partisi CDU'dan geldi. Aşağı Saksonya eyaletinin İçişleri Bakanı Uwe Schünemann (CDU), Federal Federal Adalet Bakanı Leutheuser-Scharrenberger'i eleştirerek, "Adalet Bakanı bir kimsenin şimdiden tüm opsiyonlara karşı çıkması, onun ideolojik çıkarları olduğunu ispatlıyor." dedi. Schünemann, Leutheuser-Scharrenberger'in "Madam Non" (Bayan-Hayır) olarak isim yapmak istediğini savundu. Schünemann, 'toplumun güvenliği söz konusu olduğunda bunun kabul edilmez' olduğunu belirtti. FDP'li Lindner ise Schünemann'ın açıklamalarını ağır eleştirdi.

Sosyal Demokrat Partisi (SPD) Başkanı Sigmar Gabriel bilgilerin kaydedilmesini savundu. Hükümet ortakların bu konudaki tartışmaları sona erdirerek 'anti-terör yasası'nın uzatılması ile ilgili somut teklifler sunması gerektiğini söyledi.

Yeşiller ise FDP'den yana tavır aldı. Yeşiller Partisi Meclis Grubu Sözcüsü Konstantin von Notz Welt gazetesine yaptığı açıklamada yasadaki mevcut düzenlemelerin gözden geçirilmesi gerektiğini savundu.

Haber Ara