'27 Nisan tarih oldu, alınacak dersler var'
Askerî darbeye dayanak oluşturduğu gerekçesiyle eleştirilen TSK İç Hizmet Yasası'nın 35. maddesinin değiştirilmesi için bir çağrı da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'den geldi.
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-04-28 06:45:50
27 Nisan e-muhtırasının Genelkurmay sitesinde yayınlanmasının 4. yılında açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı, son yıllarda hukukî altyapının yenilendiğini, 27 Nisan gibi siyasete müdahale girişimlerinin geride kaldığını belirtti. Cumhurbaşkanı, darbe geçmişinin tamamen silinmesi için 35. maddenin değiştirilmesi gerektiğini kaydetti.
Türkiye, 11. cumhurbaşkanını seçimi sırasında Türk Silahlı Kuvvetleri'nin e-muhtırasıyla tanıştı. Açıkça ilan edilmese de cumhurbaşkanlığına aday gösterilen Abdullah Gül'ü seçtirmemek için gece yarısı Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesine konulan bildiri, eski Yargıtay Başsavcısı Sabih Kanadoğlu'nun, "Meclis'te 367 vekilin bulunması gerekir." tezini kabullenen CHP'ye destek amacı taşıyordu. 27 Nisan'ın 4. yıldönümünde o günleri, seçilmesi engellenmeye çalışılan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül değerlendirdi. 27 Nisan'ın artık tarih olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Gül, hukuk alanında yapılan değişiklikler ve yaşanan zihniyet değişimi sayesinde eski Türkiye'ye ait bu tür gelişmelerin bir daha yaşanmayacağını vurguladı. Muhtırayı, yayınlanmadan 1 saat önce öğrendiğini ifade eden Gül, normalde demokrasiye yapılan bu tür müdahalelere cevaz vermese de böyle yorumlamalara açık TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35'inci maddesinin değişmesi gerektiğini ifade etti. Belgrad'da yapılan Türkiye-Bosna Hersek-Sırbistan üçlü zirvesi dönüşü uçakta açıklamalar yapan Cumhurbaşkanı Gül, özetle şunları söyledi:
27 Nisan tarih oldu, alınacak dersler var
Onların hepsi tarih oldu. Artık bunlar bir daha tekrarlanmayacak. Belki siyasi tarih olarak bakmak gerekir. Buna şüphem yok. Siyasi tarihimiz açısından 27 Nisan'dan alınacak önemli dersler vardır. Bir kere, 27 Nisan benzeri gelişmeler, eski Türkiye'ye özgü olaylardı.
Benim şapkam yok ki alıp gideyim
27 Nisan'da seçilmişlerin ilk kez demokrasiye yapılan müdahaleye cevap verdiği, öncekilerde olduğu gibi iktidarın şapkasını alıp gitmediği hatırlatılan Cumhurbaşkanı Gül, elini başına götürerek, "Benim şapkam yok ki." diye cevap verdi ve ekledi: "27 Nisan sonrası yaşananlar, demokrasinin oturması açısından hayırlara vesile oldu."
Türkiye, bence bu riskleri atlattı. Geçen sürede hukukî yapıda köklü değişiklikler oldu. Bazen hukukî yapı, insanları bu tür girişimlere azmettirici oluyor. Hukukî yapı ve yasalar çok değişti. Anayasa değişti. Dolayısıyla hukukumuz müsaade etmez.
Siyasette görüş birliği var
Bu cevap üzerine, daha önceki askerî müdahalelere gerekçe yapılan Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu 35'inci maddenin hâlâ durduğunu hatırlatınca, Cumhurbaşkanı şöyle dedi: "Onlar da değiştirilir. Aslında o maddenin içeriğini ve bağlantılı kısımlarını okursanız, bu tür girişimlere cevaz vermez. Yani bir hukukçu okursa, durumdan vazife falan çıkarmaz. Ama böyle yanlış algıya yol açtığı için onun yeniden yazılmasında fayda var. Eski hukukumuzun yorumlanması, yanlışa azmettiriyordu. Bu yasaların gözden geçirilmesi ve bu tip problemli noktaların yenilenmesi şart. Gelişmiş demokratik hukuk devletlerinde kriter neyse Türkiye de öyle olacak. Bu yolda çok mesafe alındı. Bütün siyasî partiler, gördüğüm kadarıyla aynı anlayışta. Bu büyük şans. Türkiye'nin önemli partilerinden biri böyle düşünmese ne yapardınız? Tüm siyasî partiler bu konuda Türkiye'nin gelişmiş demokrasi standartlarına ulaşmasını istiyor. Bundan sonra böyle şeyler olmaz, krize de dönüşmez.
Yanlış yapılabilir, önemli olan hatadan dönüp bunu ifade etmek
CHP'li Mehmet Sevigen'in 367 krizinde özeleştiri yaparak, "O zaman Meclis'e girmeliydik." sözlerinin hatırlatılması üzerine ise Gül şunları söyledi: "O günden bugüne herkes özeleştiri yapıyor. Birçok kurum yaptı. Bunlar çok iyi şeyler. Gelecekle ilgili daha umutlu olmamızı sağlıyorlar. Geçmişte çeşitli yanlışlar yapılabilir. Önemli olan bu yanlışların görülmesi ve ifade edilmesi." 27 Nisan'da muhalefetin yalnız bırakması karşısında hükümet ve parti olarak neler hissettikleri konusunda ise Gül, "Girmeyelim onlara da. Neticeleri biliyorsunuz. Neler oldu, nereye geldik." ifadesini kullandı.
Yapısal reformlar derinleştirilmeli
Türkiye'de çok büyük yapısal değişiklikler yaşandığını ve şimdi en önemli meselenin bu siyasî, ekonomik ve hukukî alandaki bu kazanımların derinleştirilmesi olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Gül, şöyle konuştu: "Eski ve yeni Türkiye derken bundan bahsediyorum. Önce ekonomik kazanımlarımızı ince ayarlar yaparak, dünyada yaşanacak yeni krizleri daha rahat atlatacak şekilde iyice pekiştirmeliyiz. Siyasî ve hukukî reformları da derinleştirmek lazım. Yani, yarın Türkiye'yi kim idare ederse etsin, siyasî, ekonomik ve demokratik açıdan dönüşü olmayacak sağlam bir yapıya kavuşmamız lazım. Hâlâ gelir dağılımı, kalkınmada geri kalan bölgeler gibi sorunlarımız var. Şu küresel krize bir de 2000'lerin başında yakalansak ne olurdu?"
ZAMAN
SON VİDEO HABER
Haber Ara