Robert Fisk* / TIMETURK
Her diktatör bilir; ödün vermeye başladığı an savunmasız kaldığın andır.
Bu iktidardaki rejim için zarif bir işkencedir. Her jest, her salıverilen siyasi tutuklu, her ödünün ardından kalabalıkların istekleri artar. Dün, işkence altındaki kişi Beşşar Esad’dı.
Suriyeliler için OHAL’i kaldırmamış mıydı? (Bir gün öncesinden izin alınmasına rağmen) Barışçıl gösterilere izin vermemiş miydi? Bir grup tutukluyu bırakmamış mıydı? Nefret edilen Güvenlik Mahkemeleri’ni dağıtmamış mıydı? Şansı yok.
Şam’da, 1982’de Beşşar’ın babası Hafız’ı İslamcı bir ayaklanmayla yok etmeye çalışan kadim şehir Hama’da, Banyas’ta, Lateyka’da ve Dera’da, dün on binlerce kişi ortaya döküldü. Kalabalıklar 6 bin siyasi tutuklunun salıverilmesini, işkencenin ve polis devletinin sona ermesini istedi. Beşşar Esad’ın da gitmesini.
Suriye onurlu bir ülke ancak Tunus ve Mısır, Suriyelilerce etüt edildi. (Eğer Beşşar, kendi yapmadıysa büyük bir hata). Eğer Kuzey Afrika’daki Araplar, itibarlarını alabiliyorlarsa, neden Suriyeliler almasın? Neden Baas Partisi’nin tekeline son verilmesin? Özgür gazeteler neden yayınlanmasın? Tüm bu talepler Beşşar, babasının tabutu arkasında yürürken 11 sene önce karşılanacaktı. Başkan’ın dostları bize işlerin değişeceğini söylemişti. Beşşar altında kendinden emin yeni bir devlet olacaktı, öyle diyorlardı.
Fakat değişmediler. Beşşar, ailesinin, partinin ve devasa güvenlik mekanizmasının kendi için çok güçlü ve çok gereksiz olduğunu fark etti. Başarılı olamadı. Artık bu başarısızlık, Şam’da kalabalıklara atılan gaz bombalarında, 30 yaşının üzerinde olup da bir arkadaşını ya da akrabasını kaybetmemiş tek bir kişinin bile olmadığı tehlikeli ve ürkütücü şehir Hama’da sıkılan gerçek mermilerde apaçık görülüyor.
Beşşar Esad, sert biri. İsrail ve Amerikan baskısına direndi. Hizbullah’ı, İran’ı ve Hamas’ı destekledi. Fakat Suriyelilerin başka talepleri vardı. Ülke içindeki özgürlüklerini Lübnan’daki savaşlardan, Filistinliler için savaşmaktan çok Tadmor hapishanesindeki işkenceyi önemsediler. Artık nihai bir amaç için yürüyorlar. Rejimin sona ermesi için.
Başarabilirler mi emin değilim. Suriye İçişleri Bakanı, dün bir kez daha mezhep kartını oynadı. Göstericilerin mezhepçi olduğunu öne sürdü. Evet, biraz doğruluk var bunda ancak çok küçük bir doğruluk. Suriye caddelerindeki insanlar değişim istiyorlar. Emin olun, Mısır’da Mübarek’ten kurtulmak isteyenler ya da Ürdün’dekiler kadar sayıları devasa değil. Fakat artık ok yaydan çıktı.
*The Independet Gazetesi ünlü Ortadoğu muhabiri.
Bu makale Oğuz Eser tarafından Timeturk.Com için tercüme edilmiştir.