Tahrir Meydanı neden yine doldu?
ABD’de yayınlanan bir rapor, Tahrir Meydanı’nda devrim sonrası gerçekleşen protesto gösterilerinin perde arkasını ortaya koydu. Raporda protestonun, yüksek konseyi hedef aldığı belirtildi.
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-04-14 11:45:02
Betül Akyüz / TİMETURK
ABD’deki özel istihbarat kuruluşu Stratfor Enstitüsü son raporunda Mısır devriminin mimarlarının bir kere daha ayaklanmasının arkasındaki gerçekleri araştırdı. Raporda yer alan ifadelere göre protestocular bu sefer Silahlı kuvvetler yüksek konseyini protesto etmek için bir araya geldi. Ancak yine de halk askere karşı ayaklanma konusunda ikiye ayrıldı. Ayaklananlar konseyin ülkede demokratik sürece geçişi ertelediğini savunurken diğer kısım ülkede demokratik sürece geçişi sadece ordunun gerçekleştirebileceği kanaatini taşıyor. Protesto gösterilerine katılan subayların ise maddi hayat koşullarından memnuniyetsizliklerinin kendilerini bu eylemlere katılmaya ittiği belirtiliyor.
Enstitü, geçtiğimiz Cuma günü Tahrir Meydanı’nda milyonların katılımıyla gerçekleşen gösterilere odaklandı. Enstitü, devrimi başarıyla sonuçlanıp eski siyasi rejimini düşürmüş bir ülkede gösterilerin sürmesinin beraberinde birçok soru işareti getirdiğini açıklayarak bu gösterilerin sürmesinin ardındaki sebepleri araştırdı.
Enstitüden yayınlanan rapora göre ‘yargılama ve temizleme Cuma’sı ismini taşıyan ve ordunun göstericileri dağıtmak için güç kullandığı bu gösteri, eski rejimin rumuz isimlerinin –başta devrik lider Hüsnü Mübarek olmak üzere- yargılanması talebinden şu anda ülkede fiili yönetici konumunda olan yüksek konseye sert eleştiriler yöneltme eylemine dönüştü.
Raporda Cuma gününden sonra Kahire sokaklarında gerçekleştirilen gösterilerin daha küçük boyutta olduğuna, ordunun demokrasiye geçiş sürecini hızlandırmak adına yeterince hızlı davranmadığı yönünde eleştirilerek sloganlar atıldığına işaret edildi. Ayrıca gösterilerin boyutunun, silahlı kuvvetlere karşı varolan genel atmosferi yansıtmadığı belirtildi.
Bu bağlamda gösterilerin devam etmesinin ülkede kargaşanın artmasına ve -geçtiğimiz Ocak ve Şubat aylarında gerçekleşen işçi grevlerinin ve sınıfsal protestoların sonuçlarından kurtulmaya çalışan- Mısır ekonomisine olumsuz etkisi olacağına dair bir görüş birliği söz konusu.
Askeri kuruma karşı ayaklanma çok tercih edilmiyor
Raporun ifadesine göre Mısır’da siyasi ve sivil güçlerden oluşan büyük çoğunluk, şu anda güvenliği sağlayıp devrimin hedeflerini gerçekleştirebileceğine inanılan tek kurum olan askeri kuruma karşı gösterilere çıkmayı tercih etmiyor.
Raporda şu ifadelere yer veriliyor: ‘Cuma günkü yürüyüşe katılanların büyük kısmı devrik cumhurbaşkanı, çocukları ve yakın çevresinin yargılanmasını savunurken küçük bir kısmın ordunun ülkede demokratik sürece geçişi gerçekleştirmesi sloganları atması 25 Ocak devrimi bileşenleri arasında bir çatlak olduğu anlamına gelmez.’
Rapora göre ordu göstericileri dağıtmak için güç kullandı, protestocular arasında silahlı kuvvetlerin yüksek konseyine karşı ayaklanmış askeri unsurlar da bulunuyordu. Çatışmalar çıkana kadar orada idiler. Çatışmalar çıkınca protestocular arasındaki subayları korumak için etraflarında halka oluşturan bazı göstericilerin yaralanması ordu için büyük bir sıkıntı kaynağı oldu.
Subaylar arasındaki uçurum
Raporda yüksek rütbeli askerler nimetler içinde yüzerken alt rütbeli subayların yaşam koşullarının oldukça orta halli olmasının ve bu hallerinden duydukları memnuniyetsizliğin gösterilere katılmalarındaki önemli etkisine dikkat çekildi.
Stratfor raporuna göre bu halin, büyük gösteri sahnesinin ayrıntıları arasında görmezden gelinmesi imkânsız. Çünkü askeri unsurların protestocuların arasında yer alıp orduya karşı ayaklanması askeri disiplin kanununun ihlali anlamı taşıyor. Zira bu konu ciddi bir şekilde ele alınıp kesin bir şekilde çözüme bağlanmazsa başkalarının da aynı şekilde davranmasına yol açabilir.
Raporun ifadesine göre bu son kalabalık gösteriler ordunun ülkede demokrasiyi gerçekten uygulayıp uygulamayacağı, eski rejimin rumuz isimlerinin yakalanıp yargılanması için çaba sarfedip sarfetmeyeceği hususunda duyduğu endişeyi yansıtıyor.
Son olarak bu endişelerin ciddiyetine karşın son gösterinin, halkın ve siyasi güçlerin sokakta toplanma, etkin olabilme ve devrimin hedeflerini aksatacak herhangi bir duruma karşı koymaya hazır olma gücünü ispatladığı belirtildi.
SON VİDEO HABER
Haber Ara