BİTLİS'TE YENİ ANAYASA PANELİ -BİTLİS'İN TATVAN İLÇESİNDE YENİ ANAYASA PLATFORM
Bitlis'in Tatvan ilçesinde, Yeni Anayasa Platformu ve Bitlis Barosu tarafından, 'Katılın Talep Edin Anayasamızı Birlikte Yapalım' adlı p
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-04-10 20:51:00
Tatvan Belediyesi Kültür Merkezi Salonunda düzenlenen panele, Bitlis Barosu Başkanı Av. Enis Gül, Prof. Dr. Fazıl Hüsnü Erdem, Doç. Dr. Yücel Sayman, Sanatçı Lale Mansur ve Gazeteci Nihal Bengisu Karaca konuşmacı olarak katıldı.
Platformun Türkiye genelinde düzenlediği panellerin ondokuzuncusu, Avukat Veysel Uçum moderatörlüğünde başladı.
Panelde ilk konuşmayı Bitlis Barosu Başkanı Avukat Enis Gül yaptı. Gül, Anayasaların, kısaca toplumsal mutabakat metni, kanunların babası, çatı yasa anlamına geldiğini söyledi.
Gül, 'Adına ne dersek diyelim, Anayasamızda asıl olması gereken, demokratik, sivil, çoğulcu, katılımcı özelliklere sahip olmasıdır. Anayasa, üzerinde yaşadığımız topraklarda, biz yurttaşların, rengini, dilini, kültürünü, inancını yansıtan metindir' dedi.
Anayasanın 'biz' odaklı olması gerektiğini ifade eden Gül, Anayasanın toplumun tüm kesimlerini kapsayan, insan odaklı, etnik, dini, mezhepsel ve cinsiyet farklılıkları dahil, toplumun tüm beklentilerine cevap verecek özellikte olması gerektiğini kaydetti.
Yeni Anayasanın herkesin katılımı sağlanarak oluşturulması gerektiğini anlatan Gül, sözlerine şöyle devam etti:
'Toplumun her kesiminin mevcut Anayasa ile bir kavgasının olduğunu görüyoruz. Anayasa ile Kürtler'in, Türkler'in, solcuların, sağcıların ve Müslümanların sorunları var. Bu nedenle de yeni Anayasada mutabakat sağlanarak, toplumun farklı kesimlerinin sorunlarını ortaklaştırmadıkça, herkesi kapsayan yeni bir Anayasa mümkün olmayacaktır. Türkiye'nin gereksimin duyduğu demokratik, sivil, yeni bir Anayasa'nın çoğulcu ve katılımcı bir yöntemle oluşturulabilmesi, seçim barajının yüzde 10 olması nedeniyle mümkün olmayacaktır.'
Anadilde konuşma, anadilde eğitim, anadilde savunma hakkının doğuştan var olan insani haklar olduğunu kaydeden Gül, Kürtçe'nin ve ihtiyaç duyulan dillerin kamusal alanda kullanımının, Anayasal güvence altına alınması gerektiğini ifade etti.
Merkezi yönetimin zaafları da dikkate alınarak yerel yönetimlerin güçlendirilmesi gerektiğini anlatan Gül, şunları söyledi:
'Milli Güvenlik Kurulu ve YÖK kaldırılmalıdır. Zorunlu din dersi kaldırılmalı, seçmeli ders olmalıdır ya da ülkemizdeki Alevilerin ve diğer dinlere mensup vatandaşlarımızı da kapsamalıdır. Vergi veren bizler gibi Alevilerin ve diğer dinlere mensup vatandaşlarımızın ibadetleri için bütçeden pay ayrılmalıdır. Diyanet işlerinin özerk bir yapısı olmalıdır. Vatandaşlık bağı yeniden tanımlanarak bu ülkede yaşayan herkesi kapsamalı ya da ortak bir coğrafya adı kullanılarak tanımlanmalıdır. Kılık kıyafet, Anayasamızda tanımlanmamalıdır. Ancak, kimsenin de kılık kıyafeti ile uğraşılmaması için Anayasal güvence sağlanmalıdır. Halk, ilk defa sivil bir Anayasa yapmak için istekli ve talepkardır. Bırakın halkımız, şiddetten uzak bir ortamda Anayasasını tartışsın ve taleplerini yapsın. Bırakın Anayasamız, halkın Anayasası olsun.'
Prof. Dr. Fazıl Hüsnü Erdem ise toplum yönetimi, hayatı ve geleceği için hukukçuların seçildiğini ve hukukçuların da Anayasa'yı uyguladığını söyledi. Erdem, 'Devletin temel yapısı ve işleyişiyle hayatımız şekilleniyor' dedi.
Sanatçı Lale Mansur da bölgede büyük bir kültür problemi olduğunu dile getirdi. Mansur, 'Anayasada, 'Herkes eşittir' diye geçiyor ama görünen o değil. Türkler de kürtleri kendisine eşit olarak görürse, inanıyorum ki, bir eşitlik sağlanacak' diye konuştu.
Gazeteci Nihal Bengisu Karaca ise şunları kaydetti:
'Mevcut Anayasa oluşumundan memnun olmadığımız birçok yön var. Devlet vatandaşa yukardan bakmamalı, halk içinde olmalıdır. Bu da devlet içinde, en alt kesimden yukarıya doğru, taleplerin alınması, değerlendirilmesi ve şekillendirilmesiyle olur.'
Panele, çok sayıda avukat ve vatandaş katıldı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara