KÜLTÜR VE TURİZM BAKANI GÜNAY: 'ÜLKE İLK DEFA MÜDAHALEYİ GELENEK HALİNE GETİRM

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, 'Ülke ilk defa müdahaleyi gelenek haline getirmiş olan kurumlarla hesaplaşmaya çalışıyor. Türkiye'nin geleneğinde müdahaleyle hesaplaşma yok, teslim olmak var. İlk defa bu yaşanıyor' dedi.
Günay, Kanal A'da yayınlanan 'Görüş Farkı' programında soruları yanıtladı.
'Ergenekon davasına ilişkin kamuoyunun bir kesiminde kuşkular olduğu, hükümetin siyasi bir amacının bulunduğunun düşünüldüğü' belirtilerek görüşünün sorulması üzerine Günay, bunu kesinlikle doğru bulmadığını söyledi.
Türkiye'de yasama, yürütme ve yargı erklerinin ayrı olduğunu, hükümetin yargı kararlarını kontrol etmesinin söz konusu olmadığını ifade eden Günay, yargının 3 yıl önce seçimle iş başına gelen iktidar partisine dava açtığını ve yaptırım uyguladığını dile getirdi.
Yargının demokratik açılım sürecinin başlatıldığı dönemde Doğu'da bazı operasyonlar yaptığını ve ortaya çıkan manzaranın demokratik açılıma ciddi sekte vurduğunu ifade eden Günay, Türkiye'de ne olursa hükümete fatura edildiğini, ancak kendilerinin de sıkıntı duyduğu, eleştirdikleri konular bulunduğunu söyledi.
Günay, şöyle konuştu:
'Hükümet üyesinin yargıca, savcıya 'şöyle karar ver ya da böyle karar ver' demesi mümkün değil. Böyle bir olay olduğu takdirde skandaldır ve Türkiye'de çok ciddi tartışmalara sebep olur. Peki bu süreç böyle mi işlemeliydi? Doğrusu başka öngörülerim var. Sürecin daha dar kapsamda götürülmesi, daha sonuç alıcı ve karar verici bir hızlılıkta götürülmesi konusunda farklı görüşlerim var. Ancak orada görev yapan da yargıçtır, savcıdır ve ona bizim dışarıdan bir şey söylememiz mümkün değil. Ancak hukuki süreç içinde yer alanların bir şey söylemesi mümkün. Ben hükümet üyesi olarak yargı hakkında konuşursam, arkasından ordu komutanı konuşursa, arkasından falanca konuşursa o zaman oradaki yargı süreci etkilenmiş olur.
Türkiye'de böyle bir şey ilk defa oluyor, çok kötü oluyor gibi görüşler var. Türkiye'de yargı sürecinin geçmişte ne kadar olumsuz olduğunu ben hukuk mekanizmasının her yerinde bulunmuş bir insan olarak çok yakından biliyorum. Bu bir süreçtir, tutuklu olanların bir kısmı tahliye edilecektir, bir kısmı belki beraat edecektir. Ama nihayet bu bir süreçtir. Yargı çok önemli bir şeyi araştırıyor. Daha önce biraz İtalya'da ve birkaç ülkede gördüğümüz derinlikte, genişlikte bir olayı araştırıyor. Türkiye'de bir gelenek var, demokratik halk oyundan çıkmış olan iktidarlar defaatle devrildi, haksız cezalar verildi, haksız mahkemeler kuruldu. Böyle bir eşikten döndü Türkiye. Bunu herkes biliyor. Yargı böyle bir süreçle baş etmeye çalışıyor. Her şeyi maddi deliline kavuşturmak çok kolay değil, o yüzden süreç uzun olabilir, istenmeyen ölçülerde yaygınlaşabilir.'
Bir insanın haksız yere tutuklu kalmasının o insan için çok dramatik olduğunu belirten Günay, 'Ama ülke ilk defa müdahaleyi gelenek haline getirmiş olan kurumlarla hesaplaşmaya çalışıyor. Bu kolay değil. Türkiye'nin geleneğinde müdahaleyle hesaplaşma yok, teslim olmak var. İlk defa bu yaşanıyor' dedi.
Türkiye'de demokrasi ve hukuk tarihi için çok önemli bir süreçten geçildiğini belirten Günay, bu sürecin haksız yere birilerinin özgürlüğüne mal olmamasını temenni ettiğini dile getirdi.

-'HALK KENDİ İRADESİNE SAHİP ÇIKIYOR'

Günay, Türkiye'de darbenin bir yol haline geldiğini, bu yolun ilk defa kesildiğini belirterek, 'Türkiye 1923'te cumhuriyeti kurdu, şimdi de cumhuriyeti demokratikleştirmeye çalışıyor. Halk oyunu kırılmaz hale getirmeye çalışıyor. Türkiye'de halk oyu defaatle kırıldı. 60'da darbe yapmayı gerektiren nedir? 70'te sahayı kan revan haline getirenler gelip müdahale ettiler. Daha sofistike biçimde 80'de oldu. Yeter Allah aşkına. Bu halkın sizden çektiği yeter. Kurtarıcı, müdahaleci geleneğinden Türkiye kurtulmalı. Bu Baas rejimi anlayışı. Türkiye bunu yıkmaya çalışıyor. Halkı kendini yönetemez gören, halkı yönetmeyi kendisine hak, bir misyon, görev sayan bir elit anlayışı. Halk kimi seçerse bunu saygıyla karşılayalım' diye konuştu.
Günay, Türkiye tarihinde ilk defa halkın kendi iradesine sahip çıkabileceği bir demokrasi ortamının kurulduğunu söyledi.
Ertuğrul Günay, 'Darbe teşebbüsü yargılanıyor, ancak darbeciler yargılanmıyor eleştirileri var' görüşünün dile getirilmesi üzerine, bunun yargıyı hükümetin komuta etmediğini, güdümlemediğini gösterdiğini söyledi.
Günay, şöyle konuştu:
'Parlamentonun iradesi, geçici 15. maddeyi kaldırınca 12 Eylül ile ilgili suçların yargılanabileceği, bu konudaki zaman aşımının yeniden başlıyor sayılmasıydı. Fakat tamamen kendi iradesiyle davranan yargı, savcılıklar henüz bir dava açamadı. Ben bunu şiddetle eleştiriyorum. Bunun açılması gerektiğini söylüyorum. 12 Eylül ile ilgili bir dolu başvuru var. Bunlar işleme konulmalıdır.
Zaten savcılıklar kendiliğinden 'zaman aşımı olmuştur' diye bunları işleme koyamamazlık edemez, yargıya götürür, mahkeme karar verir ama bunu yapmadılar. Bizim de yargıda eleştirdiğimiz birçok konu var ama yargı nihayet ayrı bir güçtür.'
Darbelerin sadece demokrasiyi değil, cumhuriyeti askıya aldığını, cumhuriyeti askıya alan bir müdahalenin hiçbir yasaya sığmasının mümkün olmadığını belirten Günay, darbenin hiçbir yasal dayanağının bulunmadığını söyledi.
'Ergenekon sürecinde bir makas değişimi var mı?' sorusu üzerine Günay, bir makas değişimi görmediğini ama kamuoyunda tartışmalara neden olan bazı konularda daha özenli çalışılabileceğini söyledi.
CHP'nin yüzde 10 barajını aşamayabileceğini ifade eden Günay, anamuhalefet partisinin bir önceki dönemi arayabileceği duygusunu taşıdığını belirterek, 'Bir oturmamışlık var, bir yetmezlik, tatminsizlik, inançsızlık var. Böyle bir şey görüyorum' dedi. Günay, AK Parti'nin ise seçimde iyi bir sonuç alacağını düşündüğünü kaydetti.
Bakanlığı dönemindeki çalışmaları hakkında da bilgi veren Günay, sanatı halka götürdüklerini belirtti. Günay, yurt dışında yaşayan sanatçıların yurda dönmesi konusunda önemli adımlar atıldığını kaydetti.