Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Robert Fisk: Esad; Arap Baharı burada biter

Suriye’nin yenilenmeye ihtiyacı var. Sıkıyönetimi bitirmeye, özgür medyaya, adil bir yargıya ve siyasi tutukluların salıvermesine ve Lübnan’a müdahaleye son vermeye.

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-03-31 21:35:14

Robert Fisk: Esad; Arap Baharı burada biter


Robert Fisk* / TİMETURK

Tevazulu bir Başkan olmadı. Açık da vermedi. İpuçları vardı elbet, sıkıyönetimin sonlandırılması ve “reformlar” için. Fakat dün konuştuğunda, bir gecede 60’dan fazla kişinin öldüğü ve koltuğunu tehdit eden bir krizi yatıştırmaya çalışırken, Başkan Beşir Esad, kaçmak üzere olan birinin görüntüsünü çizmedi.

Suriye’nin Ortadoğu devrimlerine riayet etme zorunluluğu olmadığına dair inancının ifadesi, “reform mevsimlik bir şey değildir” diyecek cesareti ve “şevki” veren Libya mıydı? Her durumda, Baas partisi savaşacak. Esad, Suriye Devlet Başkanı olmayı sürdürüyor. Değişen bir şey yok.

Evet, tabi ki, göreceğiz. İhtiyaç anında izlemek için Libya’nın Muammer Kaddafi’si iyi bir örnek değil. Cuma yeni bir gün; geleneksel hatırlama ve muhasebe günü. Eğer yarını Deraa ve Lazkiye’de daha fazla ölüsüz atlatabilirse, Esad yırtabilir. Genç, Suriye’den nefret edenlerin haksız alaylarına maruz kalan karısı kendisi için bir servet ve babası Hafız’ın kötü işleri de idaresi altında temizlendi. Ancak çok büyük bir “ama” var; işkence devam ediyor, muhaberat istihbarat servisinin haksızlıkları sürüyor, Suriye’de özgürlük, çölde vaha bulmak kadar zor, El-Cezire analisti Mervan Beşira’nın dediği gibi Suriye meclisi hala “bir payanda sirki”.

Suriye’de daha da fazla “ama” var. Mısır’daki gibi ifade özgürlüğü için meydanları olmayan sert, katı bir ülke fakat Arap milliyetçiliğinin de merkezi. Suriyelilerin Ummel Arabiye Vahide (“tek bir Arap ulusunun anası” diye bağırmaları boşa değil. Suriyelilerin bölgeyi İngilizler ve Fransızlar arasında 1916’da güç kullanımıyla bölen Sykes-Picot anlaşmasına bir tek onların karşı çıktığını, süvari ordularının Maysalun savaşında Fransız tankları tarafından kılıçtan geçirildiğini ve teselli ödülü olarak Winston Churchil’in krallarına Irak krallığını verdiğini hatırlamaları da boş yere değil.

Bunlar Beşir’in sulta yönetimini meşrulaştırmıyor. Fakat ona dair bir şeyler söylüyor. Suriyeliler kurallara uymaz. Suriyeliler diğer Arapları koyun gibi izlemez. Dün Esad’ın “durağan” olarak tanımladığı Filistin-İsrail barışı için herkesten daha fazla mücadele ettiler. Ayaklanma, Başkan için imtihan olmaktan çok “bir ulusun imtihanı”. Gerçekten de geçen hafta hükümet katliamına sahne olan Deraa’nın yer aldığı Hauran bölgesi, her zaman, Fransız idaresinde dahi, asi olmuştur. Beşir Esad ülkeyi bir arada tutabilecek mi?

Nusayri (Şia’ya bakın) azınlığın gücüyle, Suriye’nin Sünni çoğunluğuna ekonomik yapılanma getirmeyi başardı. Gerçekten de, ayaklanma, bölünme ya da dış entrikalara zerre kadar itibar etmeyen güçlü elit Sünniler, Suriye’nin ekonomisini oluşturuyor. Esad’ın dün yabancı “komplolardan” bahsetmesi garipti. Bu kendisine fayda vermeyen eskilerin bir lafı. Diktatörler güvende hissetmedikleri her zaman “komplolar” ortaya çıkar. Buna rağmen Şam, son 40 yıl boyunca, İsrail, Saddam ve Türk sağcı ajanlarının saldırısına uğradı. Suriyelileri özgürlük savaşçıları yerine vatanseverlere dönüştüren bu Muammer konuşmasıyla bir tınısı var.

Elbette Suriye’yle ilgili birçok yanlış var. Beşir Esad, Suriyelilerin ondan beklediği özgürlükleri ve “reformları” ilan etmeyerek dün şansını zorladı. “Allah, Suriye ve Beşir” yerine, “Allah, Suriye ve Halkım” idi, ancak bu yeterli mi? Baskı altında “reformları” yapamazmış. Bu arada reformun anlamı da demokrasi oluyor. Fakat asıl hükümet keskin nişancıları Suriye şehirlerinde masumları katlettiğinde baskı altına girdi. İmtiyaz haleti ruhiyesinde olmayabilir. Fakat gerçekten Suriye’nin bunlara ihtiyacı var mı?

İsviçreli diplomatik heyetin var olmayan temellerde Batı’nın ekonomik felaketinden etkilenmeyeceğini söylediği ekonomisi iflasın eşiğinde dolanıyor. Kuzey’deki Kürt azınlık yarı-ayaklanmış bir halde. Fakat Esad’ın kendine iktidar sağlayan iki dostu var: Lübnan’daki Hizbullah ve İran İslam Cumhuriyeti. Eğer İsrailliler Lübnan’da barış istiyorlarsa, Esad’a ihtiyaçları var. Esad bölgesel gücünü sürdürmek istiyorsa, İran’a ihtiyacı var. Suriye, İran’ın yürüyebileceği bir Arap geçidi. İran, Esad’ın geçebileceği Müslüman kapısı. Hatırlayın, o Nusayri, bu nedenle bir Şii, oradan geçebilir.

Madam Clinton’un Suriye’ye kendi halkını öldürme beratını vermesi çok kolay. Elbette bunu Bahreyn için kullanmaz fakat Amerikalıların Irak’ta son askerlerini çıkarmak için Suriye’ye ihtiyacı var. Ayrıca Suriye’nin sorunlarını mezhep kavgasına dönüştürmek de çok basit. Parlak Alman diplomatı Nikolaos Van Dam, Suriye’deki güç savaşının ülkeyi elinde tutan azınlık Nusayriler’e bağlı olduğuna vurgulayan iyi bir kitap yazdı.

Yine de Suriye her zaman üniter bir devlet olarak kaldı ve Amerikalılar sınırı aşıp Suriye güvenlik ajanının evini ateş altına alana dek güvenlik işbirliği için Batı’nın isteklerine boyun eğdi. O kadar itaatkâr ki ABD, gerçekten zavallı bir Kanadalıyı, “temsilen” Şam’a yolladı. Başka bir deyişle, masum olduğunu anlayıp süklüm püklüm Toronto’ya dönmesine izin verene kadar vahşice işkence görsün ve kanalizasyonda tutulsun diye.

Söylemeye gerek yok, bunlar ekrandaki haber programlarında tartışılacak konular değil. Hava kuvvetleri Kaddafi’yi bombalayacak kadar Libya’daki masumlar hakkında endişeli ABD Savunma Bakanı’nın da tartışacağı şeyler de değil çünkü Suriye’deki masumlar umurunda değil ve hava kuvvetleri kesinlikle orayı bombalamayacak.

Suriye’nin yenilenmeye ihtiyacı var. Sıkıyönetimi bitirmeye, özgür medyaya, adil bir yargıya ve siyasi tutukluların salıvermesine ve Lübnan’a müdahaleye son vermeye. İnsan Hakları İzleme Örgütü tahmini ettiği ölü sayısı, yarın çok daha fazla olabilir. Suriye Devlet Başkanı Beşir Esad, muhtemelen yarın Suriye için geleceğini anlatacak. Umalım ki, iyi olsun...

*The Independent’ın deneyimli Orta Doğu muhabiri.

Bu makale Oğuz Eser tarafından Timeturk.Com için tercüme edilmiştir.
SON VİDEO HABER

Uçakta olay çıkarıp, 'Türkiye'yi satın alırım' diye tehdit etti

Haber Ara