Haber Merkezi / TİMETURK
İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfının Türkiye'ye getirdiği Gazzeli çocuklardan Duha El Ferra, ''Biz savaşın ortasında yaşamaya çalışan çocuklarız. Savaşı bilen çocuklar olarak, dünyadaki hiçbir çocuk ve insan için savaşı istemiyoruz'' dedi.
İHH Yönetim Kurulu üyesi Hüseyin Oruç, vakfın Fatih'teki merkezinde, Gazze'de düzenlenen ''Bu Benim Dünyam'' başlıklı resim yarışmasında dereceye giren ve ödül olarak Türkiye'ye getirilen 10 Filistinli çocukla beraber basın toplantısı düzenledi.
Oruç, yarışmaya katılan 500 öğrenciden 400'ünün resminin Türkiye'ye getirildiğini ve çeşitli yerlerde sergilendiğini hatırlatarak, çocukların resimlerinde savaşın izlerinin görüldüğünü anlattı. Oruç, bir çocuğun İstanbul'a geldikten sonra yaptığı değerlendirmede, ''Tepemizde savaş uçaklarının olmadığı, bomba ve silah sesleriyle uyanmadığımız, çocukların anne babalarıyla gezip eğlenebildiği bir dünya, ne kadar güzel bir dünyaymış'' dediğini bildirdi. Oruç, Gazze'deki çocukların yeni bir savaşın eşiğinde olduğunu ve onların yardıma ihtiyaç duyduğunu kaydetti.
"BOMBA VE KURŞUN SESLERİ İLE UYANIRIYORUZ"
Filistinli çocuklar, son dönemde İsrail’in yeniden hava saldırılarına başladığını, bu saldırılarda onlarca insanın hayatını kaybettiğini ifade etti. Türkiye’ye gelen Bisan Sagga, Gazze’de tank sesleriyle uyuyup, kurşun sesleriyle uyandıklarını söyledi. Sagga, “Ben Gazze’de yaşıyorum. Bütün dünya çocuklar için barış diliyorum. Şu bilinsin ki bizler Gazze’de tank sesleri ile uyuyup, kursun sesleri ile uyanıyoruz” dedi.
Muhammed Beşir Salih ise, “Bizler dünya için, Gazze için barış diliyoruz. Bizim içimizde birçok çocuk ailelerini ve yakınlarını savaş sebebiyle kaybetti. Bugün Libya’da yaşanan savaşı bir savaş çocuğu olarak iyi anlıyorum. Onların psikolojisini tahmin ediyor ve dua ediyorum” diye konuştu.
Dua El Ferah da, hayırsever Türkiye halkı sayesinde başka bir dünyayı görmenin mutluluğunu yaşadığını söyledi. Dünya’daki hiçbir çocuğun savaş yaşamaması temennisinde bulunan Ferah, “Burada şaşırdığım bir şeyi de sizlerle paylaşmak isterim. Gazzeli çocukların savaş ortasında hala güçlü olmasına hayret ediyorum” şeklinde konuştu.
Yetim olan Nur Rami Said ise bir an önce Gazze üzerindeki ambargonun kaldırılmasını istedi. İsrail’in zulümleri ile çok üzüldüklerini ve sıkıntılı günler geçirdiklerini anlatan Said, bir an önce barışın gelmesini temenni etti.
MAVİ MARMARA SORUŞTURMASI
Bu arada, Birleşmiş Milletler (BM) bünyesinde yürütülen Mavi Marmara soruşturmasına ilişkin İHH'nin avukatı Ramazan Arıtürk de, son gelişmelere ilişkin bilgi verdi.
BM'nin 2010 yılındaki raporunda çekimser oy kullanan İngiltere, İspanya, Fransa, Belçika, Norveç, İsviçre ve Japonya'nın yeni raporu onayladığını belirten Arıtürk, ''Bu oldukça iyi bir gelişme'' dedi.
Arıtürk, BM İnsan Hakları Konseyi'nin 25 Mart 2011 tarihinde yaptığı Genel Kurul toplantısında, Vaka İnceleme Heyeti raporu çerçevesinde konunun Konsey ve BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri tarafından izlenmesine yönelik yeni bir karar kabul edildiğini anlatarak, şunları kaydetti:
''Rapor, 47 ülkenin 30'unun desteğini alan metinden daha geniş kabul görmüş ve bu kez 46 Konsey üyesinden 37'si tarafından desteklenmiştir. Görüldüğü üzere, İsrail'in Mavi Marmara saldırısı sırasında işlediği insan hakları ihlalleri gerçeği, BM gibi uluslararası platformlarda her geçen gün kuvvetlenerek haklılığımız ve beklentilerimizi teyit etmektedir.''
