Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

13. ADANA DEVLET TİYATROLARI SABANCI ULUSLARARASI TİYATRO FESTİVALİ BAŞLADI -FE

13. Adana Devlet Tiyatroları Sabancı Uluslararası Tiyatro Festivali, törenle başladı.
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Ada

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-03-27 23:06:00

13. ADANA DEVLET TİYATROLARI SABANCI ULUSLARARASI TİYATRO FESTİVALİ BAŞLADI  -FE
13. Adana Devlet Tiyatroları Sabancı Uluslararası Tiyatro Festivali, törenle başladı.
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Adana HiltonSA Oteli'ndeki törende yaptığı konuşmasında, festivalin, Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Demirtaş Ceyhun ve Recep Bilginer gibi önemli edebiyatçı ve sanatçıları yetiştiren önemli bir kültür toprağı olan Adana'ya çık yakıştığını söyledi.
Sabancı Ailesi'nin, Adana'dan çıkıp, ulusal ve uluslararası alana kendisini taşımış bir aile olduğunu belirten Günay, 'Sabancı Ailesi'nin, başlangıç yaptığı topraklara kültürel etkinliklerle dönmüş olmasını, Cumhuriyet'e karşı özel ve önemli bir görevin yerine getirilmesi sayıyorum. O yüzden içtenlikle bir kez daha Devlet Tiyatrolarımıza, bu güzel ortaklığı paylaşan Sabancı Vakfına teşekkür ediyorum' dedi.
Festivalin, Devlet Tiyatroları olarak ortaklık ettikleri 5 etkinlikten birisi olduğunu belirten Günay, şöyle devam etti:
'Konya, Trabzon, Ankara ve Antalya'da da böyle bir etkinlik yapıyoruz. Onun dışında İstanbul'da, Bilecik'ten belki Van'a kadar çeşitli Anadolu şehirlerinde de çok sayıda kültür sanat etkinlikleri yapılıyor.
Türkiye'de tiyatro sahnesi de Cumhuriyet tarihinin önceki dönemlerine göre övünçle kıyaslayabileceğim kadar hızla artıyor. 2008 Mart'ında bu etkinliklere ilk defa Bakan sıfatıyla geldiğimde, Türkiye'de Devlet Tiyatrolarının 32 sahnesi vardı. Şimdi 2011 sezonu bitmeden, yani haziranın sonuna kadar Kayseri, Denizli ve Ordu'da açacağımız yeni sahnelerle bu sayı 58 olacak. Devlet Tiyatroları 61 yıl önce kuruldu, 57-58 yılda 32 sahneye ulaşırken, son 4 yılda sahne sayısı 58'e ulaştı. Yani Cumhuriyet tarihine açılmış sahne sayısın neredeyse katlamış bir arkadaşınız olarak milletim adına bu sevincimi paylaşmak istiyorum.'
Sanatın önemini bildiklerini ifade eden Günay, 'Çünkü hayat acımasız, katlanması zor, katı yüzlü ve soğuktur. Bu hayatı yaşanabilir kılan güzel sanatlar ve sahne sanatlarıdır. Bunlar içinde insana en yakın olan, sanatçı ve izleyici arasında bir duvar ve perde olmadan tutma mesafesinde olan ise tiyatrodur. İnsanlığın başından beri sanat olarak, bir duvarlardaki çizimler, bir de tiyatro var. Türk Tiyatrosu'nun çok seçkin, değerli ve önemli bir sanatçısının, benim nice güzel oyununu İstiklal Caddesi'ndeki sahnesinde izlemekten keyif duyduğum Gülriz Sururi hanımefendinin aramızda bulunmasını, önemli bir armağan olarak alkışlamak istiyorum' dedi.

-LEMİ BİLGİN-

Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Lemi Bilgin ise Adana Devlet Tiyatrosunun 1 Ekim 2011'de 30. yılını kutlayacağını belirterek, 'Bundan 30 yıl önce bir oyuncu olarak ADT'nin açılış heyecanını yaşamıştım. 13 yıl önce de Sakıp Sabancı ile başlamıştık bu festivale. İnanıyorum ki kendisi bugün yine burada. Birlikte yarattığımız ortak eserlerle gurur duyuyor. Tüm tiyatro dünyası adına onu bir kez daha rahmet, saygı ve özlemle selamlıyorum' diye konuştu.
Adana'nın, artık dünyada uluslararası festivalleriyle anılan birçok önemli kentten birisi olduğunu, festivallerin düzenlendiği şehrin ekonomik, sosyal ve kültürel hayatını canlandırdığını ve o kentin adıyla yaşamaya devam ettiğini belirten Bilgin, destekleri için Günay'a, Sabancı Ailesi'ne ve Güler Sabancı'ya, Sabancı Vakfının çalışanlarına, festivale katılan yerli ve yabancı topluluklara ve Adana halkına teşekkür etti.
Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı ise festivali Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Devlet Tiyatrolarının katkılarıyla 13 yıldır her sene daha iyiye götürmeye çalıştıklarını, ancak esas katkıyı verenlerin Adanalılar olduğunu, festival biletlerinin 3 saat içinde tükendiğini kaydetti.
Sakıp Sabancı döneminde ulusal düzeyde başlayan festivalin, uluslararası boyuta geldiğini ve 3 yıldır da daha çok kişiye ulaşabilmek için açılış ve kapanış performanslarının gerçekleştirildiğini kaydeden Güler Sabancı, 'Bu konuda emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler. Adana'da doğdum, burada büyüdüm. Adana'nın ailemiz için çök özel ve önemli bir yeri var. Ne mutlu ki amcalarımın gerçekleştirdiği vakıf çalışmalarını, daha ileri taşıyabildik' dedi.

-SURURİ'YE ONUR ÖDÜLÜ-

Daha sonra, bu yıl Sakıp Sabancı Yaşam Boyu Onur Ödülü'ne layık görülen usta tiyatro oyuncusu Gülriz Suruyi'ye ödülünü, Bakan Günay, Güler Sabancı ve Lemi Bilgin verdi.
Sururi, daha sonra yaptığı konuşmasında, ödülün anlamının alınan kişide olduğunu belirterek, 'Bu akşam bir kişiden değil, birbirinden değerli 3 kişiden bu ödülü alıyorum ve bu nedenle ayrıca mutluyum. Ödülümün değeri bir kez daha katlanıyor' dedi.
Bulunduğu anı yaşamanın çok güzel olduğunu kaydeden Sururi, 'Alkışları dinlerken, çocuk tiyatrosundan başlayan sanat hayatım film şeridi gibi aklımdan geçti. Oyunlar, başarılar, başarısızlıklar, yenilgiler ve sonra yeniden doğuşlar. Sahnede onca hayata can verirken, farkına varmadan akıp giden yıllar. Ben bugüne kadar mesleğimle ilgili hiç bir kutlama yapmadım. Ne on, ne yirmi, ne altmışıncı yılımı kutlamayı düşünmedim. Ama çok ödül aldım. Bundan sonra yapacağım işlerle de yeni ödüller hak etmek istiyorum' diye konuştu.
Türk Tiyatrosu'nun yıllarca hep zor koşullar içinde yaşamını sürdürmeye çalıştığını ifade eden Sururi, şöyle devam etti:
'Bir yandan desteklenirken, öte yandan kösteklendi. Özellikle son 50 yılda pasta muamelesi yapılmıştır tiyatromuza. 'Sen karnını doyur da pasta yemesen de olur' mantığıdır bu. Bugüne kadar çok az tiyatro adamımız oldu. Lemi Bilgin, bunların en değerlilerinden birisidir. Bugün Devlet Tiyatromuzun kısıtlı imkanlarıyla büyük projelere imza atmakta. 2010'da 60. yılında, perdelerini 60 yerli yazarın oyunuyla açması, yaptığı turnelerle Türkiye'nin en ücra köşelerine tiyatro götürmesi bunlardan bazıları. Burada Kültür Bakanımıza Anadolu'da açtığı sahneler için içtenlikle teşekkür ediyorum. Ama ayrıca İstanbul'a da müzikallerin oynayacağı bir tiyatro sahnesi açmasını rica ediyorum.
Bu festival yalnızca İstanbul ve Ankara'yı değil, dünya tiyatrolarını da seyircinin ayağına getiriyor. Neden Adana tiyatronun uluslararası cazibe merkezi olmasın. Neden, dünyanın dört yanından oyuncular Adana'da oynamak için heyecanlanmasın. Kısa zamanda kat edilen yola bakınca, Adana'nın bu yönde ilerlediğini görüyoruz.'
Sakıp Sabancı'yı sevgiyle andığını belirten Sururi, 'Bayrağı Sakıp Sabancı'dan devralan Güler Sabancı'ya da teşekkürler. Bu festivali Adana'ya armağan eden Devlet Tiyatroları ve Sabancı Vakfına şükranları sunuyorum. Ne mutlu Adanalılara. Eğer yeniden hayata başlasam, en kötü günümü bile atlamadan tiyatrocu Gülriz'in bütün yaptıkları yaşamak, bütün yaptıkları yapmak isterdim. Yaşasın tiyatro, yaşasın genç Türk tiyatrocuları' dedi.
Daha sonra İtalyan Grup Studio Festi'nin, Seyhan Gölü ve Tarihi Taş Köprü'de gerçekleştirdiği 'Suyun Senfonisi' adlı gösteri sunuldu.
Festival, 28 Nisan'a kadar 10 yerli ve 7 yabancı oyunun 34 gösterimiyle sürecek.

Haber Ara