YAŞ mağdurları dilekçe verecek
Yüksek Askeri Şura (YAŞ) kararlarıyla 12 Mart 1971 tarihinden sonra ordudan atılan mağdurlar, 22 Mart 2011'de yürürlüğe giren yasayla birlikte haklarını almak için dilekçe göndermeye başlayacak. Emekliliğe hak kazananlar emekli olacak ve tazminatları
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-03-25 13:51:10
Konuyla ilgili Konya Gazeteciler Cemiyeti'nde bir basın toplantısı düzenleyen Adaleti Savunanlar Derneği (ASDER) Konya Şube Başkanı Mehmet Kanmaz, YAŞ kararları ile ordudan ihraç edilenlerin maddi ve manevi kayıplarının iadelerini kapsayan kanunun mecliste kabul edildiğini hatırlattı. Kanmaz, kanunun 22 Mart 2011 tarihi itibariyle yürürlüğe girdiğini belirtti.
Mecliste kabul edilen yasa ile devletin YAŞ mağdurlarını aklamış olduğunu söyleyen Mehmet Kanmaz, "1971, 1981 ve 28 Şubat 1997 yılında YAŞ'ın aldığı kararla ordudan ihraç edilenlerin o dönemden bu yana geçen süre içerisindeki haklarının büyük bir bölümü iade ediliyor. Yanlış anlaşılmasın bizlere verilecek olan ulufe değildir, zaten biz YAŞ mağdurları olarak sadaka istemiyor, haklarımızın tamamının iadesini istiyoruz." dedi.
Yasal hak alma süreci başladığını anımsatan Kanmaz, "Artık intihar eden arkadaşımızın ailesi, felç geçiren kardeşimiz, psikolojik tedavi gören hastamız, boşanmak zorunda kalan aile fertlerimiz, pazarcılık yapan, asgari ücretle zar zor iş bulan arkadaşlarımız kimseye muhtaç olmadan, topluma ve devlete küsmeden, geleceğe daha ümitle ve heyecanla bakacaktır." diye konuştu.
BALYOZU KENDİ BAŞLARINA DÜŞÜRDÜLER
Balyozu milletin başına indirmek için kaldıranların kendi başlarına düşürdüklerini söyleyen ASDER Konya Şube Başkanı Kanmaz, "Onlarca emekli ve muvazzaf asker, milletin ve devletin hukukunu ortadan kaldırmaya, umumun hukukuna tecavüz etmeye teşebbüs ettikleri ve vatanın en gizli sırlarını hasis menfaatleri karşılığında satmak iddiasıyla tutuklanarak ceza evine konulmuş. Bunlar için hukukun en demokratik bir şekilde evrensel hukuk ve yargılamanın esaslarına uygun olarak işletildiği gözlemlenmektedir. Emekli olanlara dahi milletin evlatlarının hizmetçi tahsislerine son verilmeden bu süreç devam ettirilmektedir. Bu süreç, emekli oldukları halde milletin lojmanlarından çıkartılmadan, en yüksek askeri itibarlarından, saygınlığından ve ayrıcalığından vazgeçilmeden, yeşil pasaportları iptal edilmeden, belindeki silahı alınmadan, askeri sağlık güvenceleri ortadan kaldırılmadan sürdürülmektedir." ifadelerini kullandı.
Ergenekon ve balyoz sanıkları için yürüyenlerin geçmişte haksız yere ordudan atılanlara karşı sessiz kaldığını söyleyen Kanmaz, "Keşke sadece 150–160 kişi tutuklandığında değil, yaklaşık 2 bin kişinin maddi ve manevi olarak linç edildiği dönemde yürüyüşler yapılsaydı." dedi.
Kanmaz, ordudan ihraç edilenlerin aile geçimlerini sağlamak için geceleri yüzünü kapatarak çöp topladığını vurguladı.
Ordudan atıldıktan sonra görev yaptığı kışlanın önünde kurulan semt pazarında eşi ile birlikte çalışanların yaşadıkları drama seslerin neden yükselmediğini soran Mehmet Kanmaz, "28 Şubat sürecinde bizlere neler yapıldı, hiçbir yargılama yapılmadan bizlerin bütün sosyal ve sağlık imkânları elimizden alınıp yurt içindeki resmi ve özel tüm kurumlara bunları almayacaksınız talimatı verildi. Şu anda ise onlar, insanların en temel haklarından birisi olan savunma hakları elinden alınmadan, dünyanın gözü önünde şeffaf bir şekilde yargılamaları sürdürülmektedir. Böyle bir yargı sürecinde elbette ki haksızlıklara mazur kalanlar olabilir. Bunun için de adalet tez verilmelidir. Geciken adalet, adalet değildir. İşte bugün başta hükümet olmak üzere meclisteki tüm milletvekilleri, ciddi bir imtihanla karşı karşıya kalmışlar ve üzerilerine düşen görevi de yaparak milletin vekilleri olduklarını göstermişlerdir." şeklinde konuştu.
SON VİDEO HABER
Haber Ara