Dolar

34,8768

Euro

36,7749

Altın

3.047,25

Bist

10.121,53

Abdullah Gül: Türkiye'nin yeni bir anayasaya ihtiyacı var

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'nin yeni bir anayasaya ihtiyacının gayet açık olduğunu belirterek, "Bu zamana kadar 'tepki anayasaları' yapıldı. Yeni anayasada usül ve metodoloji yanlışına düşmeden hareket edilirse başarılı olacağına inanıyorum."

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-03-22 14:45:59

Abdullah Gül: Türkiye'nin yeni bir anayasaya ihtiyacı var
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'nin yeni bir anayasaya ihtiyacının gayet açık olduğunu belirterek, "Bu zamana kadar 'tepki anayasaları' yapıldı. Yeni anayasada usül ve metodoloji yanlışına düşmeden hareket edilirse başarılı olacağına inanıyorum." dedi.
Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) Türkiye genelindeki tüm ihracatçı birliklerinin yönetim ve denetim kurullarının hazır bulunduğu meclis toplantısına katılan Cumhurbaşkanı Gül, yaptığı konuşmada yeni anayasa çalışmalarına değindi. Ülkenin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu belirten Gül, Türkiye'nin geçmişte anayasalarını hep reaksiyonel ortamda yaptığını söyledi.
Anayasaların hep sıkıntılı olduğunu aktaran Gül, "Türkiye'de 'tepki anayasaları' yapılmıştır. İlk defa belki Türkiye'de normal şekilde, sivillerin, bilim adamlarının, siyasetçilerin, herkesin kafa kafaya vererek toplumun arzu ettiği, toplumu yeni bir döneme taşıyacak bir anayasa yapma imkanı vardır. Bunu kaçırmamak gerekir. Bunu yaparken de metodoloji yanlışlarına düşmeden hareket edilirse başarılı olacağına inanıyorum. Çünkü temel konularda, temel meselelerde Türkiye'de çok büyük bir konsensus vardır. Bunu açıkça görüyoruz. Bu fırsat inşallah kaçmayacaktır. Onun için hepinizin yapıcı önerileri daima değerli olacaktır." dedi.
Türkiye'nin içe konuk bir ülke olduğunu belirten Gül, "Siyasi olarak da, ekonomik olarak da içe dönüktü. 1973 yılında hatırlıyorum Türkiye'nin ihracatı 1 milyar doları geçtiğinde çok büyük sevinç oluyordu. Dünyanın en büyük krizlerinden birinin yaşadığı bir dönemde bile Türkiye 100 milyar dolar ihracat yaptı. Tüm bunlar Türkiye'nin nasıl değiştiğinin göstergesi." diye konuştu.
İhracatı teşvik etmenin üretimi teşvik etmek anlamına geldiğini belirten Gül, "Bu, ihracata dayalı büyüme modelinden bahsetmek ve onu tercih etmek demektir. 500 milyar dolar ihracatı olan bir ülkenin bugünkü üretiminin birkaç katını üretmesi gerekiyor. Üretim stratejilerimizi de gözden geçirmeliyiz. Üretime, sanayiye, yüksek teknolojiye verdiğimiz önemi artırmalıyız. Durduk yere 500 milyar dolar ihracat yapılamaz. Petrol, doğalgaz, gibi tabi kaynaklara ulaşmak gerekiyor ki bu rakama ulaşılsın. Bu kaynak üretim kaynağı olacaktır." ifadesini kullandı.
Türkiye'nin bir dönem çevresine duvar ördüğüne değinen Gül, "Komşularınıza duvar ördüyseniz Türkiye'yi çıkmaza sokarsanız. Satacak insan da bulamazsınız. Bir dönem Türkiye böyleydi. Tüm komşularımızla aramızda duvar vardı. Herkesle aramızda duvar vardı. Bölgede güç olmak, başkasının yerine komşuların yerine de düşünmek yine bize düşüyordu. Her ülkenin kalkınması önce kendi bölgesinde başlamıştır. Önce bölgesinde daha sonra uzak noktalara sonra, Atlantik ötesine gidilir. Vizelerin kalkması, serbest ticaret anlaşmasının yapılması, vergi muafiyetlerinin imzalanması tüm bunlar aslında devletin sizin adınıza alt yapı hazırlamasıdır." şeklinde konuştu.

500 MİLYAR DOLARLIK İHRACAT HEDEFİNİ GERÇEKLEŞTİREBİLİRİZ
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'nin dünyanın en büyük krizinde 100 milyar dolarlık bir ihracat yaptığını belirterek, "Onun için koyduğumuz 500 milyar dolarlık hedef afaki bir hedef değildir. İnanıyorum ki gerçekleştirebiliriz." dedi. Tüm bu büyük başarılardan söz edebilmek için herkesin kendisini işine vermesi gerektiğini söyleyen Gül, sözlerini şöyle tamamladı: "Gelecekle ilgili çok iyi planlar yapılması gerekiyor. Bunun için istikrar ve huzur gerekiyor. Bizim geçmiş dönemlerde büyük kayıplarımız vardı. 70'li, 80'li, 90'lı yılları düşünün. Enerjimiz hep başka yerlere gitmiştir. O dönemde bize benzeyen ülkelerin nasıl süratli bir şekilde büyük başarılara gittiğini, bizim ise gerilediğimizi gördük. Artık bizim bunlara tahammülümüz yok. Bir daha bu tip şeylerle karşılaşmamanın yolu ise hukuk ve demokratik, tüm bu reformların dönüşü olmayacak şekilde kökleştirmesi gerekiyor. Bunu yaparken de Avrupa standartlarında yapılması gerekiyor. Tüm bunları siyasiler yapacaklar ama STK'lar ve iş adamları katkı sağlayacaklardır."

2023'TEN ÖNCE 500 MİLYAR DOLAR İHRACAT HEDEFİNE ULAŞACAĞIZ
Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Cumhuriyet tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir büyümeyi 8 yıllık iktidar döneminde gerçekleştirildiğini söyledi. Türkiye'yi dünya ihracatında 'şampiyonlar ligine' taşıdıklarını dile getiren Çağlayan, "Dünya üzerinde Türk malının olmadığı hiçbir bölge kalmadı. Şimdi akıllı stratejilerle ihracatımızı 500 milyardolara taşımanın hesabını yapıyoruz. 2023'ten evvel 500 milyar dolar ihracat yapacağız. Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatı bunu yapacağız. Yurt dışına yapılan seyahatlerle bunu gerçekleştireceğiz." ifadesini kullandı.

TİM'İ ZİYARET EDEN İLK CUMHURBAŞKANI
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, Gül'ün TİM'i ziyaret eden ilk Cumhurbaşkanı olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Gül'ün liderliğinde 14 ülkeye gittiklerini ifade eden Büyükekşi, "Ziyaret ettiğimiz ülkelerle yaptığımız ihracat 10,5 milyar dolardan 13,8 milyar dolara yükseldi. Bu ülkelerle ihracatımız yüzde 31 arttı. Yarın da Gana'ya, Gabon'a gideceğiz.Nisan ayında ise Endonezya'yı ziyaret edeceğiz. Bu ziyaretler ve yaşanan değişimlerin sonucunda ihracat performansları arttı. 2000 yılından 2010 yılına geldiğimizde ihracatımız 27 milyar dolardan 114 milyar dolara çıkardık." dedi.

Haber Ara