AB, analiz uygulamasını genişletti, yaş meyve sebze ihracatı zorlaşacak
Avrupa Birliği (AB), Türkiye'den aldığı tarım ürünlerine yönelik tedbirleri ağırlaştırıyor. AB Tarım Departmanı tarafından domates, taze biber, kabak ve armut ürünlerine 25 Ocak 2010 tarihi itibariyle getirilen kontrol amaçlı yüzde 10 analiz şartı ge
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-03-22 10:16:15
Antalya Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Satıcı, önceki uygulamanın ihracatçıları mağdur ettiğini, yeni eklenen etken maddelerle bu mağduriyetin daha da artacağını belirtti. Antalya Tarım İl Müdürü Bedrullah Erçin ise uygulamanın AB'ye yaş meyve sebze ihracatına herhangi bir olumsuz etkisinin olmayacağını savundu.
AB, Türkiye'den yapılan yaş meyve sebze ihracatını olumsuz etkileyecek bir karara daha imza attı. AB Resmi Gazetesi'nde yayımlanan 187/2011/EC sayılı Komisyon Yönetmeliği ile 669/2009 sayılı Yönetmeliğin Ek 1'inde değişiklik yapılarak giriş noktalarında kontrol ve denetim sistemi yeniden düzenlendi.
Yönetmeliğe göre, Türk menşeli taze biber, kabak, domates ve armut ürünlerine yönelik kalıntı analizleri, 1 Nisan 2011 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, Carbendazim, Clofentezine, Diafenthiuron, Dimethoate, Formetanate, Malathion, Procymidone, Tetradifon, Thiophanate-methyl aktif maddelerini de kapsayacak şekilde genişletildi. AB, geçtiğimiz yıl da benzer uygulamaya gitmişti. 25 Ocak 2010 tarihinden itibaren Türkiye'den ithal edilen bazı tarım ürünlerinde yüzde 10 sıklıkla (her 10 TIR'dan birinde) numune alıp zirai ilaç kalıntı analizi yapılmaya başlamıştı.
Uygulamanın 750 milyon dolarlık yaş meyve sebze ihracatı olumsuz etkileyeceğine dikkat çeken Mustafa Satıcı, önceki sorunun çözülmesini beklerken analiz kapsamının genişletilmesine bir anlam veremediklerini ifade etti. Meyve sebze yüklü araçların bu işlemlerden dolayı AB gümrük kapılarında 2–3 gün bekletildiğini aktaran Satıcı, şunları kaydetti: "AB'ye giriş kapısı olan Bulgaristan'da bu uygulamadan dolayı sık sık sorun yaşıyoruz. Ürünlerimiz uzun süre bekletildiğinden dolayı raf ömrü azalıyor. Dolayısıyla AB ülkelerine mal satma şansımız gittikçe azalıyor. Yüzde 99 oranında temiz çıkmasına rağmen araçlarımızın çoğu bekletiliyor. Geçen yılki uygulamadan dolayı mağduriyetimiz devam ediyor. Yeni eklenen aktif maddelerle mağduriyetimiz daha da artacak."
Antalya Tarım İl Müdürü Bedrullah Erçin ise gıda güvenliği konusunda daha dikkatli davranılması gerektiğine vurgu yaparak, "Bu yasakları bir engelleme olarak görmüyorum. Kendimize çeki düzen verme olarak değerlendiriyorum." dedi.
AB'nin hâlihazırda üç aktif maddeye yönelik analiz uygulamasının olduğunu, 1 Nisan 2011 tarihinden itibaren buna 9 tane daha ilave edileceğini belirten Erçin, listedeki 4 ilacın Türkiye'de de yasaklandığını kaydetti.
Uygulamaya rağmen geçen yıl Antalya'nın yaş meyve sebze ihracatının yüzde 23 arttığını dile getiren Erçin, "Gıda güvenliği sabit değil. Her sene şartlar değişiyor. Dünyanın sonu gibi görmemek lazım. Bu uygulama üretici ve ihracatçılarda birkaç ay sendrom yaşanmasına neden olabilir. Bunu önlemek için toplantılar yaparak üreticiyi ve ihracatçıyı konu hakkında bilgilendireceğiz." diye konuştu.
AB ülkelerine 2009 yılında yapılan 432 milyon 457 bin dolarlık yaş meyve sebze ihracatı, 2010'da yaklaşık yüzde 40 artarak 743 milyon 589 bin dolara ulaştı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara