Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Ülkeyi durmaksızın sarsan deprem

1976'dan beri Japon yönetimi 8 Richter ölçeğinde bir depremin Tokyo'nun 160 kilometre güneydoğusundaki Shizuoka'yı vurmasına hazırlanıyordu

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-03-15 07:27:10

Ülkeyi durmaksızın sarsan deprem

NIhon KeIzaI ShImbun

Bu kent çok sert depremlere maruz kalan Tokai bölgesinde bulunmaktadır. Öyle ki, halkı önceden hazırlamak için "büyük Tokai depremi" hakkında Japonca ve İngilizce dillerinde bir el kitabı hazırlanmıştı. Ama 8,9 ölçeğindeki deprem başka bir yerde meydana geldi.

Her şeyden önce, yaralıları tedavi edip kayıpları arayarak etkilenen bölgelerde yaşayanlara yardıma koşmak, bölgeden çıkartılmış olan halka gerekli desteği vermek gerekiyor. Tsunaminin kapıp götürdüğü, yıkılan binaların altına kalan kişilerin sayısını belirlemek zor. Gelecek başka felaketleri de öngörmek gerekiyor. Artçı depremler büyük bir risk taşıyor, önümüzdeki haftalar bu riskle yaşanacak. Olası kurbanların sayısını artırmamak için yarı yıkık binalara ve tehlikeli nesnelere yaklaşmanın yasak olduğunu hep hatırlatmak gerek.

Fukushima Daiichi nükleer santralinin faaliyetlerinin durdurulmasından sonra hükümet olağanüstü durum ilan edip bu santralin yakınlarında ikamet edenlerin evlerini boşaltmalarını istedi. Radyoaktif sızıntı riski yerel halkı kaygılandırıyor. Halkın mutlaka açık bir biçimde bilgilendirilmesi, korunması gerek. Bu nedenle hükümet, Başbakan Naoto Kan tarafından yönetilecek olan bir kriz hücresini oluşturdu. Bu hücre "kişilerin güvenliğini sağlamak ve zararları en alt düzeye indirmek için her türlü vasıtayı kullanmaya karar verdi". Muhalefet de bir "siyasi ateşkes" ilan edip kriz ortamında gösterilecek çabalara katkı sunma niyetini ortaya koydu. Deprem ekonomik planda da para çekme makinelerinin faaliyetlerinin durması, yenin döviz piyasalarında ve borsada belirgin ölçüde değer yitirmesiyle bir karışıklığa neden oluyor. Bu düzeye ulaşmamış olan kaygıları gidermek için hükümetin ve Japon Merkez Bankası'nın mutlaka tedbir alması gerekiyor.

Japonya'nın her 37 yılda yüksek güçte bir depremle karşılaşılan bu bölgesinde uzmanlar 7 şiddetinde bir depremle karşılaşılmasının hiç şaşırtıcı olmayacağı uyarısında bulunmuşlardı. Dolayısıyla 11 Mart depremi bu tür felaketlere açık bir bölgede gerçekleşti, 8,9 şiddeti de uzmanların öngörülerine uygundu. Yine de sebep olduğu zarara bakılınca bu denli etki yapan bir felakete hazır olmadığımız söylenebilir. Depremde ivedi yardım için gerekli vasıtaları ve felaket mağdurlarıyla hızla iletişime girmeyi sağlayacak enformasyon sistemini yürürlüğe geçirmek için gerekli vasıtaları yürürlüğe geçirmeyi düşünmek gerekiyor. Bu son olayda tsunaminin iletişim yollarının çoğunun işleyişini kestiğini ve izolasyonu kolaylaştırdığını anladık. Diğer yandan deprem, etki çemberinin çok uzağında bulunuyor olmasına karşın Chiba'nın sanayi merkezinde bir yangına, Tokyo'da asansörlerin durmasına neden oldu. Böylece deprem özellikle yüksek katlı binalarda geniş yarıkların oluşmasına sebep olan deprem etkisini birçok yerde gösterdi. Artçı depremler karşısında önleyici bir politikayı yürürlüğe koymakta gecikmemeliyiz. Aynı zamanda binalardaki çatlakları ve diğer gözle görünür zararları da dikkatlice incelemek gerekiyor.

Suruga körfezinde yüksek etkili bir depremin olması şaşırtıcı olamayacak deniyor. Ayrıca 2030-2040 yıllarında Shikoku kıyılarında ve Kii yarımadası açıklarında da deprem olacağı öngörülüyor. Bu dev depremin de 9 Richter ölçeğinde etkili olacağından kaygılanılıyor. Maddi yıkımların yanı sıra oluşan devasa tsunaminin milyonlarca kişi üzerinde yıkıcı etkileri oldu. Dolayısıyla, ivedi olarak, bu tür depremlere karşı koyabilmek için önleyici tedbir politikamızı yeniden gözden geçirmemiz doğru olacaktır. 10 milyon kadar ev ve 80.000 okul ya da hastane 1981'de belirlenmiş olan deprem karşıtı yeni kurallarla uyumsuzluk göstermekteler. Bu binaları öngörülen düzeye yükseltmek gerek. Gelecek tsunamiler karşısında hazırlıklarımızı yeniden değerlendirmeliyiz.

Daha önce eşi benzeri görülmemiş olan bu deprem ülkenin modernleşme sürecine girmesiyle oluşan kentsel alanlarda gerçekleşti. Bu deprem sismik hareketlere karşı tedbir alanında adına layık bir siyaseti yürürlüğe geçirmemizi ve tüm güçlerimizi deprem kurbanlarına yardıma koşmak için birleştirmemizi zorunlu kılmaktadır.


Zaman

Haber Ara