Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Hizbullahçı Edip Gümüş'ten mektup: Biz yakalanmamak için onlar yakalamak için uğraşacak

Cezaevinden çıktıktan sonra kayıplara karışan Hizbullah'ın önde gelen isimlerinden Edip Gümüş, kendilerine yakın bir internet sitesine mektup gönderdi. Gümüş, "Şartlar ve oluşturulan hava gereği kimseye haber vermeden ortalıktan çekilmek zorunda kald

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-03-07 11:47:23

Hizbullahçı Edip Gümüş'ten mektup: Biz yakalanmamak için onlar yakalamak için uğraşacak
Cezaevinden çıktıktan sonra kayıplara karışan Hizbullah'ın önde gelen isimlerinden Edip Gümüş, kendilerine yakın bir internet sitesine mektup gönderdi. Gümüş, "Şartlar ve oluşturulan hava gereği kimseye haber vermeden ortalıktan çekilmek zorunda kaldık. Elhamdülillah selametteyim. Biz yakalanmamak için uğraşacağız, onlar yakalamak için uğraşacak." dedi. Sitede yayınlanan mektupta Edip Gümüş, serbest kalma sürecini de anlattı. Hükmü kesinleşmediği halde 10 yıldan fazla cezaevinde kalanların serbest bırakılmasına ilişkin yasanın daha önce 1 Nisan 2008 tarihinde yürürlüğe girmesinin öngörüldüğünü belirten Gümüş, 'Hizbullahçılar bundan yararlanmasınlar' diye birçok dosyanın alelacele 31 Mart 2008'de karara bağlandığını savundu. Gümüş, mektubunda özetle şu görüşlere yer verdi: "Bugüne kadar başka coğrafyalardaki hareketlerin, yapıların karşılaşmadığı bir süreç ve şartlarla karşılaştık. Binlerce kardeşimizle çok sıkıntılı zindan sürecini yaşadık. Bizim çıkmamıza gelince... Söz konusu yasa ilk çıkarıldığı zaman, verilen ilk süre dolmadan bir kaç gün önce cezaevi idaresi tutuklu ve hükümlülerin listesini çıkarıyordu. O zaman yasa yürürlüğe girmiş olsaydı, şimdiden çok daha fazla kardeşimiz faydalanmış olacaktı. Mesela; Nusaybin dosyası 31 Mart 2008 tarihinde gece yarısına doğru bitirildi. Ancak yasa, diğer dosyadakiler istifade edemesin diye 31 Aralık 2010 tarihine ertelenmişti. Malum yasayla çıkmamız gerekmesine rağmen, 'Yine erteleyecekler, bizim farkımıza varsalar işi sürüncemeye bırakıp 26 Ocak'ta jet bir kararla hükmü kesinleştirecekler' diye düşünüyor ve söylüyorduk. Zira 1990'lardan bugüne kadar Yargıtay'a giden dosyalarda hiç bir zaman hiç bir arkadaşın lehine karar çıkmamıştı. Demek Allah'ın takdiri başkaydı. Cenab-ı Allah; Yargıtay dâhil olmak üzere, İslam düşmanı bütün basın mensuplarını da kör, sağır ve dilsiz etti. Eğer basın bir hafta, bir kaç gün hatta bir gün önce bile işin farkına varıp yaygara çıkarmaya başlasaydı yine bırakılmayacaktık." Niye ortadan kaybolduklarını da anlatan Edip Gümüş, dışarı çıktıkları andan itibaren kendilerine karşı yargı ve hükümeti yeni arayışlara yönlendirme çabasının görüldüğünü iddia etti. Gümüş, "İlk iki gün söylenenlerin hesabını yapmadık. Ne zaman ki hükümet yetkilileri 'şu anda bile yargı istese bu işi bir saatte halleder' deyince, bizi yakalayacakları kanaati hâsıl oldu. Şartlar ve oluşturulan hava gereği kimseye haber vermeden ortalıktan çekilmek zorunda kaldık. Elhamdülillah selametteyim. Hakkınızı helal edin. Biz yakalanmamak için uğraşacağız, onlar yakalamak için uğraşacak." ifadelerini kullandı.

Haber Ara