ECZACIBAŞI TOPLULUĞU ÜST YÖNETİCİSİ (CEO) KARAMERCAN: 'TÜRKİYE, YILDIZ OLMAYA

Eczacıbaşı Topluluğu Üst Yöneticisi (CEO) Erdal Karamercan, Türkiye'nin bölgesinde yıldız ülke olmaya aday olduğunu ancak ev ödevlerini de yapması gerektiğini bildirdi.
Karamercan, PwC Türkiye tarafından Dünya Ekonomik Forumu'nda tartışılan konuların Türkiye iş dünyası perspektifinden ele alınması amacıyla düzenlenen 'Davos'tan İstanbul'a' başlıklı toplantı kapsamında gerçekleştirilen panelde, Davos'un bir Avrupa Projesi iken bu yıl AB ve Avrupa'nın, Davos'ta 'sesinin kısık' olduğunu söyledi.
Türkiye'nin ticaretinin büyük kısmının AB ile olduğuna değinen Karamercan, AB'nin içerisinde ekonomik olarak performansı önde ülkelerin yanı sıra İrlanda, Portekiz, Yunanistan gibi düşük performanslı ülkeler bulunduğunu dile getirerek, 'AB, şu anda birlik olarak değerlendirildiğinde rekabetçi gücünü kaybetmiş bir birlik ve gittikçe de kaybediyor' dedi.
Karamercan, AB'nin, bugünkü yapısıyla devam etmesi mümkün olmayan bir birlik haline geldiğini kaydederek, şöyle devam etti:
'Bence önümüzdeki dönem beklememiz gereken, AB'nin kabuk değiştirmesi. Bu kabuk değiştirmesi Türkiye'yi nasıl etkiler? Bu boyutuyla da bizi çok yakından ilgilendiren sentez var ortada. AB içinde ortak bir akıl yok, rekabetçi olamamanın sıkıntısı var. Rekabetçi ülkeler diyor ki; biz sizi taşıyoruz. Rekabetçi olmayan ülkeler diyor ki; biz ne yapalım sistem bunun üzerine kuruldu, dolayısıyla güveni sizin yaratmanız lazım. Bu bir ikilem. Bu, nereye kadar gidebilir? Bunun bir sonucu olacaktır muhakkak. AB, bir kabuk değiştirme aşamasındadır ve bunu Türkiye olarak çok iyi izlememiz lazım.'
İş adamlarının, iş modellerini sürdürülebilir kalkınma bazına getirmeleri gerektiğinin altını çizen Karamercan, şu değerlendirmelerde bulundu:
'Sürdürülebilir kalkınmayı ajandamızın birinci maddesi olarak yazmamız lazım. Bu, aynı zamanda dünyada kaybolan güven duygusunu yeniden getirecektir. Bugün dünyada güven duygusu erozyonu var. Özellikle şirketlere, kuruluşlara kurumlara karşı bir güven duygusu erozyonu var. Çünkü her şey kar bazlı gözükmeye başladı. Halbuki insanların, tüketicilerin beklediği artık o değil. İnsanların gözünde kar odaklı görünmek bir CEO için başarılı bir görüntü değil. Artık bundan sonra insanlar, kurumların topluma, kişilere, bireye neler verdiğini ve sürdürülebilir kalkınma bazında kurumların ne yaptığını duymak istiyor.'
Karamercan, bugün doğunun ekonomik büyümesinin ve batının temel olarak doğuyu tercih etmesinin altında yatan nedenleri 'ucuz işçilik', 'sosyal hakların yeterince yerine getirilmemiş olması', 'sendikal hakların olmaması' ve 'sosyal kalkınmışlığın oluşmaması' şeklinde açıklarken, bunun sürdürülebilir olmadığını vurguladı ve şu görüşleri dile getirdi:
'Tereddüt yok ki, şu anda gördüğümüz bir merkez kayması var. Sürdürülebilir kalkınma ihtiyacında o ülkelerin tercihleri ne olacak? Bunun bilinmesi lazım. Bu, bir bilinmeyen. Bu bilinmeyen olduğu sürece de, bu sistemin sürdürülebilir olduğu konusunda kuşkularımız olacak. Diğer taraftan AB'nin de kabuk değiştirmekte olduğunu görüyoruz. Onun da rekabette sıkıntıları var. Fırsat bence Türkiye'de bunun üstüne kurgulanmalı. Madem iki tane zaaf var, Türkiye bu zaaflardan yararlanıp kendine nasıl bir öncelik tanımlayabilir? Öncelikler listesindekileri yapan bir Türkiye, bizim görmek istediğimiz bir Türkiye'dir. Ekonomik üstünlüğünü, sosyal alanlarda, demokrasi alanında da geliştiren bir Türkiye bu bölgenin yıldızı olur. Sadece, 'büyüme hızına bakın. Kamu borcumuzun gayrisafi yurt içi hasılaya oranı yüzde 40, bakın Yunanistan'da yüzde 140' demekle olmuyor. Altyapı çok daha geniş bir platformda değerlendirilmeli. Türkiye, yıldız olmaya adaydır ama Türkiye'nin ev ödevlerini yapması lazım.'

-'ERTELENMİŞ TALEP UZANTISI'-

Doğuş Holding Otomotiv Grubu Başkanı Aclan Acar da önümüzdeki 5-7 yıl içinde dünya ekonomisinin genelinde hızlı büyüme öngörülmediğini, yavaş seyreden büyümeyle karşı karşıya kalınacağını belirterek, Türkiye'nin dünyanın izlediği arz yönlü stratejileri izlemesi ve üretim politikalarını süratle desteklemesi gerektiğini söyledi.
Gazetecilerin soruları üzerine Ocak ayı otomotiv pazarını değerlendiren Acar, Ocak ayı sonuçlarının yanıltıcı olabileceğini, bunların ertelenmiş talebin uzantısı olduğunu iddia etti.