Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

İhvan'dan Beşşar Esad yönetiminine uyarı

Suriye İhvan-ı Müslimin (Müslüman Kardeşler) hareketinden Beşşar Esed yönetimine uyarı: 'Reform Vaatleri için Süre Doluyor'.

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-02-25 11:53:32

İhvan'dan Beşşar Esad yönetiminine uyarı


Haber Merkezi / TİMETURK

MAZLUMDER İstanbul Şubesinin ev sahipliğinde İstanbul’da gerçekleşen toplantıya Suriye Müslüman Kardeşler Genel Sekreteri Riyad el Şıkfi ve Siyasi Şefi Muhammet Tayfur katıldı.  Toplantıda Orta doğudaki gelişmeler ışığında Suriye’deki son durum ele alındı.

Suriye devlet başkanı Beşşar Esad’ın yaptığı reform çağrılarını samimi bulmadığını ifade eden Genel Sekreter el Şıkfi “yeni devlet başkanının iktidara geldiği 2000 yılında da benzeri vaatler yapılmıştı ancak hiçbir şey değişmedi, ihvan üyeleri halen ülkelerine döndüklerinde tutuklanıyor” dedi

Arap dünyasında yaşanan gelişmeler ile ilgili düşüncelerini açıklayan el Şıkfi ve Muhammed Tayfur, demokrasiye ve laikliğe bakışları hakkında “Suriye Müslüman Kardeşler hareketi Hasan el Benna’nın kurmuş olduğu sistem üzerinde inşa edilmiştir, Baas rejimi kurulmadan önce Suriye’de demokratik bir ortam mevcuttu ve Müslüman Kardeşler 40’lı ve 50’li yıllarda mecliste temsil ediliyordu, buna karşın Suriye’de Baas rejiminin darbe ile yönetimi ele geçirmesinden itibaren Müslüman Kardeşlere karşı baskı uygulandı ve demokratik hayattan uzaklaştırıldık” şeklinde açıklama yaptı.

Bu noktada Hama şehrinin önemine vurgu yapan el Şıkfi, bu şehirde yaşayan halkın her zaman baskıcı Suriye yönetimine karşı mücadelesini sürdürdüğünün altını çizdi. Buna karşı Suriye’nin cevabı ise acımasızca ve zalimce olduğunu ifade etti. Nitekim Hama katliamından çok daha önce 60’lı yıllarda şehir birkaç kez kuşatılarak camiler bombalanmıştır.

1982 senesinde yaşanan Hama katliamında ise 20-25 bin kişi hayatını kaybetti, 20 binden fazla insan tutuklandı, o tarihlerde tutuklanan bu insanların akıbetleri bugün dahi bilinmemektedir.

EL ŞIKFİ: SURİYE KİMLİK BİLGİLERİMİZİ CIA’YA VERİYOR

Hama saldırısı sonucunda on binlerce kişinin ülkeyi terk ettiğini belirten el Şıkfi, yurt dışına kaçanların da Suriye yönetimi tarafından baskı altına alındığının altını çizdi. Suriye yönetiminin uyguladığı baskılar ile ilgili bilgi veren el Şıkfi, bu ülkeden kaçanların kimlik bilgilerinin CIA’ya verildiğini ve ‘bu insanlar teröristtir’ uyarısı yapılarak baskı altına alınmak istendiğini belirtti.

El Şıkfi, Suriye yönetiminin ülkeden kaçan Müslüman Kardeşler hareketi üst düzey yöneticilerine karşı suikast düzenlediklerini ve kendisinin de 2003 senesinde Suriye istihbarat birimi Muhaberat’ın sonuçsuz kalan suikast girişimine maruz kaldığını hatırlattı.
Diğer taraftan Suriye yönetiminin, Müslüman Kardeşlere mensup olduğu suçlamasıyla birçok vatandaşına pasaport vermediğini ve sürelerini uzatmadığını belirtti. El Şıkfi, kimlik verilmemesi nedeniyle yeni doğan çocukların eğitim, evlilik ve miras gibi temel konularda çok sayıda sorun yaşadığını ifade etti.

SURİYE YÖNETİMİ BİZİMLE GÖRÜŞENLERİ İDAM EDİYOR

El Şıkfi, Suriye yönetiminin kendilerinin diyalog taleplerini reddettiklerini ve kendileri ile geçmiş senelerde aracı olmak amacıyla diyaloga geçen devlet görevlilerini idam ettiklerini, Suriye yönetimiyle diyaloga geçmenin zor olduğunu söyleyen el Şıkfi, uluslararası kanalları kullanarak Suriye yönetimine mesaj ulaştırdıklarını ifade etti.

DEMOKRASİDEN ANLADIĞIMIZ KİMSENİN ÖLENE KADAR LİDER OLMAMASIDIR

Suriye’de demokratik bir yönetimin kurulması için mücadele ettiklerini dile getiren el Şıkfi, bu mücadelelerini kazanıncaya kadar sürdüreceklerinin ekledi. El Şıkfi, Demokrasinin insanlığın ilerleme sürecinde önemli bir köşe taşı olduğunu belirtti ve bu bağlamda Türkiye’yi örnek gösterdi.

Demokratik sistemi, Müslüman Kardeşler hareketi içerisinde de sürdürdüklerinin altını çizen el Şıkfi, “Benden önce beş genel sekreter vardı ve şuan hepsi hayattalar. Biz demokrasiden bunu kastediyoruz; yani kimsenin ölene kadar herhangi bir yerde lider olma zorunluluğu yoktur” dedi. El Şıkfi Suriye’de demokratik bir ortamın sağlanması durumunda mevcut Başkan Beşşar Esad’ın da aday olabileceğini ve kendilerinin seçilmiş olan herkesle çalışabileceğini söyledi.

TÜRKİYE’Yİ LAİK OLMASINDAN DOLAYI ÖRNEK ALMIYORUZ

Kendisine ‘model ülke’ tartışmaları çerçevesinde Türkiye’yi hangi açıdan örnek aldıkları sorusuna el Şıkfi, “biz Türkiye’yi laik olmasından veya iktidarda İslami bir parti olmasından dolayı örnek almıyoruz. Biz bu ülkeyi halkın, yöneticilerini özgürce seçebilme imkânına sahip olmasından dolayı örnek alıyoruz” cevabını verdi.

Laiklik üzerine açıklamalarda bulunan İhvan lideri, “eğer laiklik dinlere özgürlük veriyorsa kabul edebiliriz, buna karşın herhangi bir dine karşı laiklik adına baskı uygulanıyorsa bunu kabul edemeyiz,” dedi. Ayrıca el Şıkfi, Hiç kimsenin bir başka dine mensup bir kişi tarafından baskı altına alınamayacağının İslami bir ilke olduğunun da altını çizdi.

SURİYE DÜNYANIN EN BASKICI İKTİDARIDIR

Suriye Müslüman Kardeşler Siyasi Birim Başkanı Muhammed Faruk Tayfur ise, İnsan Hakları İzleme örgütünün raporunu örnek göstererek Suriye yönetiminin dünyanın en baskıcı yönetimi olduğunu dile getirdi.

SURİYE YÖNETİMİ HAMAS’I FIRSAT BULDUĞUNDA ÜLKEDEN ÇIKARACAK

Suriye yönetimi ile Hamas ve Hizbullah’ın herhangi bir sorunu bulunmadığına dikkat çeken el Şıkfi, “Hamas Suriye yönetimine karşı herhangi bir faaliyet yürütmüyor, bu bakımdan Suriye için bir sorun teşkil etmiyor. Lübnan Hizbullah’ı ile İran ise stratejik açıdan Esad yönetimi ile iyi ilişkilere sahip,” açıklamasını yaptı.

Diğer taraftan el Şıkfi, Wikileaks belgelerinde geçen Suriye-ABD görüşmelerine dikkat çekerek, Beşar Esad’ın ABD’li yetkililere, Hamas’ın kendisi üzerinde ağır bir yük olduğunu belirterek, iki ülkede anlaşma sağlanır sağlanmaz bu ağır misafirin ülkeden çıkartılacağı şeklindeki açıklamalarını hatırlattı. 

İRAN’IN NÜKLEER GÜCE SAHİP OLMASINI DESTEKLİYORUZ

“İran yönetiminin nükleer güce sahip olmasını destekliyoruz” açıklamasını yapan el Şıkfi, “İsrail başta olmak üzere birçok ülkenin nükleer silahlara sahip olmasına ses çıkarılmazken; İran’a yönelik uygulanan baskılar, batılı ülkelerin çıkar hesaplarının bir sonucudur,” dedi.

MAZLUMDER İstanbul Şubesi Başkanı Cihat Gökdemir Suriye konusunda bugüne kadar MAZLUMDER’in yaptığı çalışmaların ve çağrıların sonuçsuz kaldığını ve Suriyeli yetkililerin insan hakları örgütlerinin çağrılarına karşılık vermediklerini ifade etti.

Son olarak söz alan ve Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’a seslenen MAZLUMDER Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal, 20 bin Suriye vatandaşının halen kayıp olduğunu ve iki milyon insanının mülteci olarak yaşadığını hatırlatarak bu noktada en kısa zamanda adım atılmasını istedi.

Unsal “350 bin kürdün vatandaşlık hakkının verilmesi, yurt dışında bulunan Müslüman kardeşler üyelerinin dönüşünün sağlanması siyasi bir mecburiyet olduğu kadar ahlaki bir sorumluluktur, Arap sokaklarında kaosun sürdüğü bugünlerde bu meselelerin takdirini Devlet Başkanı Beşşar Esad’a bırakıyoruz” dedi.

 

SON VİDEO HABER

Şam'daki saray yakıldı, eşyalar alındı

Haber Ara