Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Dr. Abol Hasan Banisadr açıkladı

Bir internet sitesi Banisadr: ile bir röportaj gerçekleştirdi. İşte bu röportajdan öne çıkan satırlar:

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-02-15 11:25:16

Dr. Abol Hasan Banisadr açıkladı

Dr. Abol Hasan Banisadr İran İslam Devrimi’nin başlıca teorisyenlerinden biriydi. Ayetullah Humeyni’ye yakınlığıyla tanınan politikacı, devrimden sadece bir yıl sonra İran İslam Cumhuriyeti’nin ilk cumhurbaşkanı oldu. Euronews adlı internet sitesi Banisadr: ile bir röportaj gerçekleştirdi. İşte bu röportajdan öne çıkan satırlar:

Euronews:
İlk sorum devrimi yapan İranlıların ne arzuladıklarıyla ilgili olacak. Devrimcilerin attıkları tek slogan, bağımsızlık, özgürlük ve islami Cumhuriyet idi. Bu aynı zamanda İran’daki hali hazırdaki rejimin de sloganı. Bu sloganla ne demek istiyordunuz?

Dr. Abol Hasan Banisadr:
Bağımsızlık burada insanın ve ülkenin bağımsızlığı anlamına geliyor. Yani halkın egemenliğine hiçbir yabancı ülkenin karışamaması demek. Özgürlükse, bir ülkenin sınırları içinde hiçbir güç ve kuruluş halkı etkileyemez demek. O dönem İslam Cumhuriyeti halkın egemenliği demekti. Ayetullah Humeyni’nin de altını çizdiği gibi yeryüzündeki diğer cumhuriyetler ve Batı dünyasındaki gibi İslam Cumhuriyeti’nin temelini halkın egemenliği oluşturuyordu. Halkın istekleri herşeyi belirliyordu.

EN:
Cumhuriyet ve İslam kavramlarının kombinasyonu demokratik bir rejime ulaşılmasını sağlayabilir mi?

Dr. Abol Hasan Banisadr:
İslam ile Humeyni’nin Fransa’da bulunduğu zamanlarda savunduğu İslam aynı olsaydı, yani özgürlüklere saygılı olsaydı, yanıt ‘‘evet’‘ olurdu. Biraz önce de dediğim gibi o dönemde Humeyni’ye aynı soruyu sorduğumuzda, önceleri ‘‘Demokratik İslam Cumhuriyeti’‘nden bahsettiğini görürsünüz. Fakat İran’a varır varmaz, ‘‘İslam Cumhuriyeti’‘ demeye başladı. Aynı dönemde, islami politikaların halkın egemenliğindeki bir cumhuriyetle uyumlu olabileceğini, insan haklarına ve özgürlüklere saygı duyulabileceğini, sosyal dengenin halk oyuna bağlı olduğunu da söylüyordu.

EN:
Son haftalarda Orta Doğu’daki halk hareketi özellikle Tunus ve Mısır’da başarılı oldu. Orta Doğu’daki bu hareketlerle, İran’daki protestolar arasındaki bağlantı hakkında ne düşünüyorsunuz?

Dr. Abol Hasan Banisadr:
Bu ayaklanmalar çok açık bir sosyal kurala uygun olarak hareket etti. İran devriminde Şah rejiminin içi boşalmıştı. Gençler rejimi değiştirmek istiyorlardı ve bunu başardılar. Mısır’da ve Tunus’taki halk hareketinde, gençler hedeflerini ve isteklerini yaşlanmış ve yorgun rejime kabul ettirebildi. Halk hareketleri savaşı kazandı ve bu rejimler gitti.
İran’daki 2009 ayaklanmalarında amaç rejimi düşürmek değildi. Amaç ‘‘oyumu ve hakkımı’‘ savunmaktı. Bu yüzden başarılı olamadı.

Haber Ara