Dolar

34,8731

Euro

36,7237

Altın

3.049,51

Bist

10.058,47

Çağlayan: Büyüklerimiz 'icat çıkarmayın' derdi, icat yapmalıyız ki dünya ile rekabet edebilelim

Dış Ticaretten sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, dünya ticaretinde söz sahibi olunması için Ar-Ge ve inovasyon faaliyetlerine ağırlık verilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'de geçmişte icatların önünün kapatıldığını savunan Çağlayan, "Büyüklerimi

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-02-10 12:20:07

Çağlayan: Büyüklerimiz 'icat çıkarmayın' derdi, icat yapmalıyız ki dünya ile rekabet edebilelim
Dış Ticaretten sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, dünya ticaretinde söz sahibi olunması için Ar-Ge ve inovasyon faaliyetlerine ağırlık verilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'de geçmişte icatların önünün kapatıldığını savunan Çağlayan, "Büyüklerimiz bize 'İcat çıkartmayın.' derdi. Niye çıkartmayayım. İcat çıkarmamanın bedelini bugün Türkiye ödüyor. İnadına icat çıkarmalıyız. Dünya ekonomisinde yeterli payı almak için bunu yapmalıyız." ifadelerini kullandı. Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) tarafından bu yıl 3'üncüsü düzenlenen Uluslararası Ar-Ge Proje Pazarı toplantısı Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'ın katılımıyla gerçekleşti. Merinos Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi'ndeki programda, tekstil ve konfeksiyon sektörünün geleceği masaya yatırıldı. Yurtiçi ve yurt dışından 50 üniversiteden 145 projenin sunumunun yapıldığı program, aynı zamanda sektörün paydaşlarını bir araya getirdi. Devlet Bakanı Çağlayan programda yaptığı konuşmada, dış ticaretin gelişmesi için her türlü desteği vermeye hazır olduklarını belirtti. Bakan Çağlayan, Ar-Ge konusunun çok hassas bir alan olduğuna işaret ederken, şunları söyledi: "Ar- Ge, inovasyon ve tasarım dendiği zaman kanım kaynıyor. Bu projelere hassasiyetim var. Bunlara vakit bulmak mecburiyetindeyiz. Bu güzel etkinliklerde her zaman sizin yanındayız. Ar-Ge ve inovasyonun önemine işaret eden çalışmalar yapılsın. Böyle bir toplantıda teknik bir toplantıda salonun hınca hınç dolu olması beni cesaretlendirdi. Arkadaş getirin proje ve daha sonra dış ticaret müsteşarlığı size maddi ve manevi katkı da verecektir. Bunun da 3-4 katını verecektir. Dükkan sizin tabiri caizse. Yeter ki önemli çalışmalar yapalım." "ZİHNİYET DEVRİMİNE İHTİYAÇ VAR" 2023'ün Türkiye için çok önemli bir yıl olacağına dikkat çeken Bakan, zihniyet devrimine ihtiyaç olduğunu vurguladı. Zafer Çağlayan sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye'nin 100. kuruluş yıldönümünde ihracat odaklı bir büyüme olacak bir ortamda bu tür faaliyetlerin yapılması gerekir. Bu ihracat hedefi, bugünkü yapıyla ve sistemlerle yapamayız. Burada zihniyet devrimine ihtiyaç var. Bundan sonra Türkiye'nin elde ettiği başarıyı daha fazla artırmak için dünya ekonomisindeki şekillenmesi ve gelişmesi kapitalizmin iflas ettiği ve yeni bir ekonomik dünya düzeninin olduğu pay almanın zorlaştığı ortamlarda nitelikli bir farklı icatlara dayanan yüksek katma değerli teknolojik ürünlerin olacağına hem fikiriz. Bunun için zihniyet devrimine ihtiyacımız var." "TESKTİL TÜRKİYE'NİN LOKOMOTİFİ" Tekstil ve konfeksiyon sektörünün Türkiye'nin lokomotifi olduğuna dikkat çeken Çağlayan, "Türkiye'ye sağladığı yatırımlarla Türkiye'nin tanıtım elçisi olmasını sağlayan sektör Türkiye açısından lokomotiftir. Bu sektörle iftihar etmeliyiz. Bu sektörde bu başlatılan proje faaliyetleri ile sektörün ihracatını artırmak mecburiyetindeyiz. İthalatımız ihracatımızdan biraz fazla. Konfeksiyonda başarılı noktayız. Yine deri ve deri mamullerinde önemli bir rakama sahibiz. Burada bir şeye karar vermemiz lazım. Yaptığımız kumaşı kilosunu 1 dolara mı satmalıyız yoksa buna teknoloji katarak 50 dolara mı ihraç ederiz." dedi. Uluslararası Ar-Ge Proje Pazarı türünden toplantıların büyük öneme sahip olduğuna işaret eden Bakan Çağlayan, şu görüşleri dile getirdi: "İhracat hedefimiz doğrultusunda bütün sektörümüzde ciddi çalışmalar yapıldı. Bunu ancak yüksek katma değeli ve teknoloji katarak yapabiliriz. Ar-Ge sadece tekstil ve konfeksiyon sektörünün problemi değil. Hayatımızın her evresinde bu mutlaka yapılmalı." "BÜYÜKLERİMİZ BİZE İCAT ÇIKARMAYIN DERDİ" Ar-Ge konusunda geçmiş dönemlerde bazı hataların yapıldığının altını çizen Devlet Bakanı Çağlayan, "Geçmişte Türkiye bunu ıskaladı. Ar-Ge'yi bize farklı anlattılar. Devlet dairelerinde özelikle çalışmak istemediğiniz bir bürokratı depo niteliğinde bir birime gönderirlerdi. Buranın adı APK'ydı. Burası araştırma planlama ve koordinasyon merkezi imiş. Kızağa çekildiği ve kişilerin pasifleştirildiği yerlere buraların adını verdik. Bizim büyüklerimiz 'İcat çıkartmayın.' derdi. Niye çıkartmayayım. İcat çıkarmamanın bedelini bugün Türkiye ödüyor. İnadına icat çıkarmalıyız. Dünya ekonomisinde yeterli payı almak için bunu yapmalıyız." ifadelerini kullandı. BASINA ALKIŞ SİTEMİ Ar-Ge teşviklerinin artırılmasını isteyen Bakan Çağlayan, alkışlamanın faydalarını da anlattı. Zafer Çağlayan, konuşmasının bir bölümünde salondan konunun öneminden dolayı konuşanlara alkışlı destek verilmesini talep ederek basından da daha önce kendisine alkış istediği şeklindeki haberlere sitem etti. Çağlayan, "Sayın valim ve İbrahim Burkay'a konunun önemini yansıtmayacak bir alkış yapıldı. Kendime istemiyorum. Kendime istiyorsam namerdim. Alkışın faydalarını bilen biriyim. Alkış insana fiziksel motivasyon verir. Kan değer oranlarını artırır." diye konuştu. "DERECELENDİRME KURULUŞLARINI YENİDEN DERECELENDİRMELİYİZ" Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, dünyanın 16. büyük ekonomisine sahip Türkiye'ye Avrupa Birliği'nin (AB) uyguladığı vize uygulamasını eleştirerek, yapılanın haksızlık ve zulüm olduğunu savundu. AB'nin iki yüzlü bir tavır ortaya koyduğunu kaydeden Çağlayan, "AB'ye tam üyelik konusunda iki yüzlü tavra rağmen iş adamlarımıza uyguladığı zulüm ve vizeye rağmen mallarımızın serbest dolaşımına getirilen engellemeye göre Avrupa'nın en büyük 6. ekonomisiyiz. İster beğenin ister beğenmeyin. Biz ideallerimizi daha fazla geliştiriyoruz. 2023 hedefine de bal gibi ulaşırız." şeklinde konuştu. "Kredi derecelendirme kuruluşlarını yeniden derecelendirmemiz gerekiyor." diyen Bakan Çağlayan sözlerini şöyle tamamladı: "Bu reyting kuruluşlarının kriz döneminde varlığı da sorgulanmaya başladı. Türkiye'ye hala bunlar haksızlık yapıyorlar. Bu gün Türkiye'nin küresel krizde başarı notu iki kademe yükseltilmiş, arka arkaya iki kez yükseltilmesine rağmen, hala bu gün bu reyting kuruluşlarının verdiği cimri notlarla karşı karşıyayız. Bunlar Türkiye açısından önemli ama bu kuruluşlar hala Türkiye için cimri davranıyorlar." Türkiye İhracatçılar Birliği (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi de, 2011'de 127 milyar dolarlık ihracat hedefinin olduğunu aktararak, ancak ihracatçılar olarak 2008'deki 123 milyar dolarlık ihracat rekorunu bu yıl egale etmeyi istediklerini belirtti. Proje pazarının Türkiye'nin 2023 hedefi yolunda önemli bir adım olduğunu söyleyen Büyükekşi, şöyle konuştu: "4 konuya önem vermeliyiz. Ar-Ge, Ür-Ge, moda marka ve eğitim. Proje pazarı bizim için çok önemli bir rehber olacak. Bundan sonra 5 sektörde başlayarak, TİM ile diğer sektörlere destek vermesini istiyoruz. Otomotiv elektronik ve makine gibi sektörlerde de proje pazarı TÜBİTAK işbirliğiyle yapmak için görüşmelerimizi sürdürüyoruz. 28 strateji hedefimiz var. Bunlardan birisi de Ar-Ge harcamaları." UTİB BAŞKANI BURKAY: "ARGE'YE GEREKEN ÖNEMİ VERMELİYİZ UTİB Başkanı İbrahim Burkay, Ar-Ge ve inovasyonun önemine vurgu yaptı. Burkay, Çin ile Türkiye'nin son yıllarda Araştırma-geliştirme yatırımının artırdığını dikkat çekti. Türkiye'nin 2011 Ar-Ge harcamalarına gayri safi milli hasıladan yüzde 1'ini ayırdığını bildiren Burkay, bu oranın 2013 yılında yüzde 2'ye çıkarmayı hedeflediklerini açıkladı. Vali Şahabettin Harput ise, dünyanın ilk 16. Ekonomisi ve Avrupa'nın 6. En büyük ekonomisine sahip bir Türkiye'de Ar-Ge ve inovasyonun öneminin daha da arttığından söz etti.
SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara