Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Bakan Çağlayan: Avrupa'da 5 yıl içinde 1 milyon 700 bin şirket kapanacak, bunlar neden Türklerin olmasın

Türkiye'nin 74 milyonluk nüfusu ve 28 yaş ortalamasına büyük bir avantaja sahip olduğunu ifade eden Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, önümüzdeki 5 yılda Almanya başta olmak üzere Avrupa'da 1 milyon 700 bin şirketin devredecek ikinci nesil olmadığı için k

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-02-10 14:03:10

Bakan Çağlayan: Avrupa'da 5 yıl içinde 1 milyon 700 bin şirket kapanacak, bunlar neden Türklerin olmasın
Türkiye'nin 74 milyonluk nüfusu ve 28 yaş ortalamasına büyük bir avantaja sahip olduğunu ifade eden Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, önümüzdeki 5 yılda Almanya başta olmak üzere Avrupa'da 1 milyon 700 bin şirketin devredecek ikinci nesil olmadığı için kapanacağını söyledi. Bakan Çağlayan, "Kapısına kilit vuracak bu şirketleri Türk şirketlerin alması konusunda önemli çalışma yapıyoruz, örneklerini de görüyoruz. Ülker, Eczacıbaşı gibi şirketler dev firmaları alıyor." dedi. İhracat birlikleri başkanlarıyla yaptığı toplantının ardından Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde gazetecilerin sorularını cevaplandıran Devlet Bakanı Çağlayan, AK Parti hükümetinin 8 yılda Türk ekonomisini düşünülmeyecek kadar önemli bir noktaya getirdiklerini kaydetti. 74 milyon nüfusuyla Türkiye'nin en büyük avantajının 28 yaş ortalaması olduğunu belirten Çağlayan, şunları söyledi: "Avrupa'nın artık nüfusu yaşlandı. Önümüzdeki 5 yılda Almanya başta olmak üzere Avrupa'da 1 milyon 700 bin şirket devredecek ikinci nesil olmadığı için kapanacak. Bu şirketleri Türk şirketlerin alması konusunda önemli çalışmalar yapıyoruz. Bundan 50 yıl önce Almanya'ya pazularına, kollarına, dişlerine bakılarak gönderilen Türk işçilerinin bulunduğu dönemden şimdi bizim şirketlerimiz Almanya'daki Fransa'daki uluslararası şirketleri alıyorlar veya ortak oluyorlar. Ülker, Koç grubu ve Eczacıbaşı'nın da son zamanlarda yaptığı atılımlar var. Türk sanayisinin ve ekonomisinin nereden nereye geldiğinin göstergesidir bu. Bu yüzden Türkiye şu an Avrupa'nın en büyük 6. ekonomisi, dünyanın da 16. ekonomisi oldu." "MERKEZ BANKASI ZARAR ETTİRDİ" Ekonomideki gelişmeleri de değerlendiren Bakan Çağlayan, Merkez Bankası'nın kura ilişkin aldığı kararların gecikmesinden yakındı. İhracatçıların ve kendilerinin haklı çıktığının altını çizen Çağlayan, Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nun son 2 yılda alması gereken tedbirleri almayışından dolayı Türk lirasının aşırı değerlendiğini söyledi. Döviz fiyatlarının düşmesi ve bunun ithalat üzerinde olumsuz bir tablo oluşturduğunu anlatan Devlet Bakanı Çağlayan şunları kaydetti: "Merkez Bankası doğru karar almıştır. Her yanlış yapan bir gün doğruyu yapacaktır. Çalışmayan bozuk bir saat ile günde iki kez doğruyu gösteriyor. Çok geç kalınmış önlemlerdir. Merkez Bankası bunu daha önce yapmış olsaydı iddia ediyorum Türkiye geçen yıl 185 milyar dolar değil 175 milyar dolar ithalat yapacaktık. 114 milyar dolar yerine 120 milyar dolar ihracatı olacaktı." "YERLİ OTOMOBİL ÜRETECEĞİZ" Türkiye'nin yerli otomobil üretmesi için gerekli her türlü altyapının olduğuna dikkat çeken Çağlayan, çalışmaların sürdüğünü açıkladı. Bakan Çağlayan, "Un var, şeker var, yağ var, helvayı da çok rahat yapabiliriz. Biz hükümet olarak her türlü desteği vermeye hazırız. Elektrikli otomobil üretiyoruz, ancak bataryası yurt dışından geliyor. Bataryası otomobille aynı fiyata denk geliyor. Lityum nerede var Bolivya'da var. Biz de Afrika taraflarına açılıyoruz. İthalatımıza baktığınız zaman 40 milyar dolar enerji ithal etmişiz." diye konuştu. "SEÇİM EKONOMİSİ OLMAYACAK" Ankara Sanayi Odası başkanlığı döneminde her seçim öncesi uykularının kaçtığını hatırlatan Devlet Bakan Zafer Çağlayan, her seçim döneminde tüylerinin diken diken olduğunu hatırlattı. Türkiye'de seçim dönemlerinde olmayacak, asla yerine getirilemeyecek vaatler verildiğine dikkat çeken Çağlayan, sözlerini şöyle tamamladı: "Ama biz bu güne kadar gerçekleştiremeyeceğimiz hiçbir vaadi vermedik. Verdiğimiz vaatleri de yerine getirdik Allah'a şükür. Türkiye seçimden korkmuyor artık. İşadamları artık korkmuyor. 8 yıllık iktidarımız döneminde 2 genel seçim, 2 mahalli seçim 2 de referandum yaptık, 6 kez halka gittik. Hiç seçim ekonomisi gördünüz mü? Eğer görseydiniz Türkiye'nin bütçe açığı yüzde 3,6'ya inmezdi krize rağmen. Muhalefet vaatlerini şimdiden sıralar oldu."

Haber Ara