Hastaların ayağına taktıkları vidaları tornacılara 'Hayvanlarda kullanacağız' diyerek yaptırmışlar
Konya'da hastaların ayağına sanayide yaptırılan standart dışı çivileri takmak, ihaleye fesat karıştırmak ve çete suçundan yargılanan Prof. Dr. Uğur Y. ile birlikte 4 tutuklu, 37 tutuksuz sanığın yargılanmasına başlandı. Duruşmadan söz alan tornacılar
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-02-04 10:21:01
Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşmada iddianamede adı geçen mağdurlar, başlarına gelenleri hakim karşısında anlattı ve sanıklardan şikayetçi olduklarını dile getirdi. Sanıkların tek tek savunma yaptığı ilk duruşmada sanayide tornacılık yapan sanık Bekir K.'nin ifadeleri dikkat çekti. Tornacı Bekir K., Prof. Dr. Uğur Y.'nin kendisine bir öğrencisi aracılığıyla bazı çivi ve metal malzemeler gönderdiğini "Bunların aynısını yapabilir misin" diye sorduğunu anlattı. Bunları nerede kullanacaklarını sorduğunda "Bir araştırma yapıyoruz, hayvanların kemiklerinde kullanacağız" dediğini, bunun üzerine vida ve metal parçalarının aynısından ürettiğini belirtti.
Bu sırada söz alan sanık Uğur Y.'nin avukatı Süleyman İslambay, mahkeme başkanından izin alarak elindeki dosyayı sanığa gösterdi ve 'Ürettiğiniz demirler bunlar mıydı?' diye sordu. Fotoğrafları inceleyen sanık Bekir T. ürettiği parçaların bunlar olmadığını söyledi. Sanık Bekir T., Mahkeme Başkanı'nın 'Medikal malzeme üretme izniniz var mı?' sorusu üzerine böyle bir izinlerinin bulunmadığını söyledi.
Diğer tornacılar Kemal Erdem T., Haluk T. ve Doğan Yaşar Ş. de Prof. Dr. Uğur Y.'nin kendilerine gelerek bazı tıbbi malzemeler gösterdiğini ve 'Bunların aynısını yapabilir misiniz?' diye sorduğunu anlattı. Uğur Y.'nin kendilerine "Bu malzemeleri hastaların vücuduna takmayacağız, sadece ameliyathanede yardımcı aparat olarak kullanacağız" dediğini öne süren tornacılar, bu söz üzerine krom nikel maddeden malzemeler ürettiklerini anlattılar.
Duruşmada savunması sorulan Özgür T. isimli sanık ise Uğur Y.'nin kendisine bazı çiviler göndererek titanyumnitrür ile kaplanmasını istediğini belirtti. Bu çiviler üzerinde İndia (Hindistan) yazısı bulunduğunu dile getiren Özgür T., "Bu malzemelerin ameliyatlarda kullanılacağı söylenmedi. Irak'a satılacağını söyledi. Çelik üzerine titanyumnitrür kaplamalar titanyuma benzemezler. Çünkü titanyum gri renklidir, kaplamalar ise sarı renkte olur." dedi.
Sanık Tunç Cevat Ö. de Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi'nde Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Başkanı olduğu dönemde hastalara takılan çivi ve çakma çıkarma setleriyle ilgili yaşadıkları sorunları anlattı. Asistanların, Ozmoz firmasından gelen malzemelerin sorunlu olduğunu, normalde yarım saatte bitmesi gereken ameliyatların 4 saat sürebildiği, bazı malzemelerin çabuk kırıldığı gibi şikayetleri kendisine ilettiğini ifade eden Tunç Cevat Ö., "Ozmoz firmasından gelen sorunlu malzemelerle ilgili asistan arkadaşlarımız tutanak tutuyordu. Bunu öğrenen Uğur hoca arkadaşlarımızı arayarak 'sizin asistanlığınızı bitiririm' diye tehdit etmiş. Bir keresinde asistanlarımız malzemeler arasında titanyuma benzemeyen çok ağır bir metal bulunduğunu söylediler. Asistanlarımızın bir dolaba ayırdığı bu ağır metaller, firma temcileri tarafından dolaptan alınmış." iddialarını sıraladı.
Hastalara takılan çiviler kadar bu çivileri takmakta kullanılan malzemelerin de önem taşıdığını vurgulayan Tunç Cevat Ö. uyumsuz malzemelerin ameliyatları zorlaştırdığını bildirdi.
Mağdurlardan Necla Vural, Uğur Y.'nin taktığı çivi sebebiyle felç olma tehlikesi atlattığını söyledi. "Sağlığımı geri istiyorum" diyerek duygulandığı gözlenen Vural, bir buçuk yılda çok acı çektiğini, gözlerinin uyku görmediğini söyledi.
Mağdur Yılmaz Çelik de Uğur Y.'nin taktığı çivinin kemiğini çürüttüğünü, kangren olma riski bulunan bacağının çakılan çivinin başka bir hastanede çıkarılması sayesinde kurtulduğunu aktardı.
Duruşmada ayrıca Meram Tıp Fakültesi Hastanesi'ne tanesi 750 liraya satılan çivilerin Hindistan'dan 58 dolara (90 Lira) satın alındığı ortaya çıktı.
Sanık Uğur Y. ise 2008 yılı sonunda Konya'ya gelen oğlunun Ozmoz isimli şirketi kurmasına yardım ettiğini, ancak ticari faaliyette bulunmadığını anlattı. Suçlamaları kabul etmeyen Prof. Dr. Uğur Y., "Hastaların çoğu zaten hastaneye geldiklerinde paramparça vaziyetteydiler. Onların ayağa kalkması bile tıp mucizesidir. Bütün bunlara rağmen sakat kalan olursa bu her ameliyatta karşılaşılabilecek risklerden biridir. Biz elimizden geleni en iyi şekilde yaparız." diye kendini savundu.
Haber Ara