Yarın başlayacak ve 21 Ocak'a kadar sürecek ziyaretinde Hu, ikili ilişkilerin yanı sıra uluslararası konularda ABD ile yeni döneme ilişkin izlenecek siyasetin yol haritasını ortaya koyacak.
ZİYARETİN GÜNCEL GÜNDEM KONULARI
Hu'nun tarihi ziyareti sırasında ABD ile Çin arasındaki ikili ilişkilerin tüm hatlarıyla masaya yatırılması bekleniyor. Ticaret alanında, Çin'in ABD'nin en önemli ticaret ortağı olma yolunda hızla ilerlerken oluşturduğu tartışmalar, ABD aleyhine giderek artan dış ticaret açığı, Çin parası yuanin (RMB) yüksek oranda değerli olması, ABD'li firmaların fikri mülkiyet hakları ve pazara giriş sürecinde karşılaştığı sorunlar, Çin'in kamu alımlarındaki kendine özgü uygulamaları, ABD tarafınca gündemi getirilmesi beklenilen konuları oluşturuyor. Çin tarafının ise kendisine uygulanan ileri teknoloji ürünleri yasağı, ABD hisse senetlerindeki Çin varlığı ve Çin'e piyasa ekonomisi statüsünün tanınmaması sorunlarını özellikle gündeme getirmesi bekleniyor.
Ticarete ek olarak, ortak yatırımlar, enerji, altyapı ve uzay projeleri konuları, ağırlıklı ekonomik işbirliğinin yanı sıra, siyasi ve askeri meseleler de ziyaretin temel gündemini oluşturacak. Kısa süre önce Çin'e resmi bir ziyaret gerçekleştiren ABD Savunma Bakanı Robert Gates, bu ülke ile yakın savunma ilişkilerinin devamı konusunda anlaştıklarını duyurmuştu. Gates'in ziyaretinde de Tayvan konusunda duyulan rahatsızlık dile getirilmiş ve iki ülke arasındaki en hassas konu olan Tayvan konusunda ABD bir kez daha uyarılmıştı. İkili üst düzey askeri ilişkiler, ABD'nin Tayvan'a 2010'un başında yaklaşık 6.4 milyar dolarlık dev silah satışı yapmayı duyurmasının ardından Çin tarafından askıya alınmıştı. Sonrasında ise çeşitli temaslarla askeri ilişkiler yumuşatılmaya başlanmıştı.
İkili konuların yanı sıra uluslararası siyasi ve ekonomik gelişmelere yön verebilecek yoğun bir gündem daha bulunuyor. İran, Irak, Afganistan, Sudan ve Kuzey Kore'deki son gelişmeler, Asya-Pasifik bölgesindeki güvenlik ve işbirliği, terörizm, küresel ısınma, açık sularda korsanlık ile G-20 ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi çerçevesindeki güncel gelişmeler de masaya yatırılacak.
İki ülke arasında özellikle son dönemde pek çok değişik alanda hükümetler arası 30'dan fazla işbirliği anlaşması imzalamış ve bu anlaşmaların uygulanmasına ilişkin 60'tan fazla diyalog mekanizması kurmuş durumda.
Çin ile ABD arasındaki ilişkilerin en çok etkileşiminin yaşandığı alanı ticari ilişkiler oluşturuyor. 2010'da 385.34 milyar dolar ticaret hacmi ile ABD, Çin'in en önemli ticaret ortağı konumunda. 10 yıl içinde ise Çin, ABD'nin en büyük ticaret ortağı haline gelmesi bekleniyor. Her iki ülke arasında yılda 3 milyon turist değişimin sağlanması, haftada 110'dan fazla karşılıklı doğrudan uçuşların gerçekleştirilmesi, ABD'de 120 bin Çinli öğrencinin eğitim görmesi ve karşılığında ise 20 bin Amerikalının Çin'de öğrenim görmesi iki ülke arasındaki etkileşimin ticari boyutun ötesinde diğer alanlara da yansıdığının en önemli göstergesi.
ZİYARETE İLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER
Elde ettiği ekonomik başarılar ile siyasi alanda etkinliğini her geçen gün daha da arttıran Çin ile hali hazırda tek süper güç ABD ile 'stratejik rakip mi yoksa ortak mı?' olacağı sorusuna bu ziyaret sırasında ipuçları verileceği kaydediliyor. Zira iki taraftan yapılan açıklamalar, ziyaretin çok önemli olduğu ve iki ülke arasında yeni bir dönemin başlayacağını ortaya koyuyor.
Ziyaret öncesinde Hu Jintao, ABD medyasına yaptığı açıklamada bu ziyaretin taşıdığı tarihi öneme vurgu yaparak, soğuk savaş dönemine ait uluslar arası ilişkilerdeki 'sıfır-kazanç' ilkesinin terk edilerek, yeni döneme ait 'kazan-kazan' ilkesinin hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti. Hu, bunun ise her iki ülkenin karşılıklı anlayış, saygı ve işbirliği anlayışı yoluyla olabileceğine dikkat çekti.
ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton da, ziyaret öncesi açıklamasında, Çin'in yükselen gücünü memnuniyetle karşıladıklarını yineledi. ABD'nin eski Çin Büyükelçisi ve Çin sorunuyla ilgili uzmanı J. Stapleton Roy, iki ülkenin stratejik açıdan önemli ortak çıkarlara sahip olduğunu belirterek, Hu'nun ziyaretinin ikili ilişkilerde olumlu gelişme eğiliminin yeniden sağlanması için bir fırsat sağlayacağını ifade etti. İki ülke arasında karşılıklı güvenin arttırılmasına büyük katkı sağlayacağı söylenen ziyaretle ilgili konuşan Çin'in Washington Büyükelçisi Zhang Yesui, ziyaretin, yeni dönemdeki ikili ilişkilerin geliştirilmesinde önemli bir diplomatik girişim olduğunu vurguladı. Zhang, iki ülkenin aralarındaki fikir ayrılıklarından çok daha fazla ortak çıkar bulunduğuna işaret ederek, Hu'nun ABD ziyaretinin ikili ilişkileri bir üst düzeye çıkaracağını ifade etti. ABD'nin eski Ticaret Temsilcisi Charlene Barshefsky ise Çin ekonomisinin büyümesinin değil, zayıf olmasının ABD için tehdit oluşturduğunu savunarak, 'Bu sebeple iki ülkenin işbirliği yapması gerekir' diye konuştu. Çin medyasının yaptığı bir ankette de Çin halkının yüzde 90'ının ikili ilişkilerin önemli olduğunu düşündüğü belirtildi. Ankete katılanların yüzde 54.3'ü, Çin'in ilişkileri iyi tutmasının çok önemli olduğunu, yaklaşık yüzde 60'ı ilişkilerin istikrarlı, yüzde 23.8'i ise ilişkilerin daha iyi olacağını, yüzde 10'u ise daha kötü olacağını düşünüyor.