İstanbul Üniversitesi'nde kurduğu ikna odaları için, "Kendimi hukuk karşısında korumak için kayıtları aldım. Zamanaşımı geçtiği için de imha edeceğim." diyen eski Rektör Yardımcısı ve CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter'e yargı yolu göründü. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı yürüttüğü soruşturma kapsamında, YÖK'e bir yazı yazarak ikna odası kayıtlarını istedi. Harekete geçen İstanbul Üniversitesi Rektörü Yunus Söylet, kamera kayıtlarını Nur Serter'den talep etti. TBMM'den de soruşturma izni isteyen savcılığa, izin verilirse Serter, Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) yer alan 7 ayrı suçtan yargılanacak. Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, özel hayatın gizliliğini ihlal, kişisel verilerin kaydedilmesi, verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme, kamu görevine ait araç ve gereçleri suçta kullanma, suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçlamaları bunlar arasında yer alıyor.
Nur Serter'in yıllar önce hukuksuz olarak gerçekleştirdiği ikna odası uygulamalarını gündeme getiren, Star gazetesine verdiği röportaj oldu. Burada kullandığı ifadelerle hukuksuzluğu teyit eden Serter'den sonra mağdurlara da mahkeme yolu açıldı. Bu yöndeki ilk hukuki girişim o dönemde İstanbul Üniversitesi'nde öğrenci olan Hanife Gökdemir'den geldi. Gökdemir, kamera kayıtlarının kendisinde olduğunu söyleyen Serter'in ifadelerine dayanarak, Kadıköy 6. Sulh Hukuk Mahkemesi'ne başvurarak, tedbir kararı alınmasını talep etti. 23 Aralık 2010 tarihinde Serter'e bir yazı göndererek kayıtları isteyen Rektör Yunus Söylet'e Serter'in verdiği cevapta şu ifadeler yer aldı: "1998 yılına ait iddia ve ithamlarla ilgili olarak şahsımı ilgilendiren talebinizin; hangi hukuksal gerekçelerle, rektörlüğün hangi yetkisine dayanılarak, 2547 sayılı yasanın hangi maddesi uyarınca yapıldığının tarafıma bildirilmesini rica ederim."