Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

AK Parti Gurup Başkan Vekili Kılıç, 102. maddeyi savundu: Sorumlu Yargıtay

AK Parti Gurup Başkan Vekili Suat Kılıç, CMK'un 102. maddesinde yapılan değişikliğin 6.5 sene önce yapıldığını ve bu tarihe kadar bekleyen

15 Yıl Önce Güncellendi

2011-01-07 17:12:00

AK Parti Gurup Başkan Vekili Kılıç, 102. maddeyi savundu: Sorumlu Yargıtay
AK Parti Gurup Başkan Vekili Suat Kılıç, CMK'un 102. maddesinde yapılan değişikliğin 6.5 sene önce yapıldığını ve bu tarihe kadar bekleyen dosyaların Yargıtay tarafından karara bağlanmamış olmasının Türk yargısı adına üzüntü verici bir durum olduğunu söyledi. Kılıç, "Bu tutukluların serbest kalması, Yargıtay'ın dosyaları karara bağlamamasının neticesidir." dedi.

Son günlerde hükümet ve Yargıtay arasındaki CMK'un 102. Maddesinde yapılan değişikliğin uygulamaya konulması ile yaşanan tartışmaya AK Parti Gurup Başkan Vekili Suat Kılıç da katıldı. Partisinin Samsun İlkadım İlçe Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenleyen Kılıç, yapılan değişikliğin yeni bir süreç olmadığını, uzun bir geçmişi bulunduğuna dikkat çekti. AİHM'in Türkiye'deki yargılama süreçlerinde yargılanan kişilerin uzun süre tutuklu kalmalarını adalet kavramına aykırı bulduğu için Türkiye'ye yönelik eleştirilerinin dikkate alınarak 2004 yılında CMK'da gereken değişikliklerin yapıldığını hatırlatan Kılıç, "Yürürlük tarihi olarak da 2005 yılı başı gösterildi. Yargıtay'dan ve hukuk çevrelerinden kanunun uygulanması için süre talep edilince biz bu kanunun uygulanmasını önce 2008 yılı başına erteledik. Sonra yine 'hazır değiliz' ikazı gelince CMK 102 uygulamasını 1 ocak 2011'e erteledik. Yani bu kanundaki değişiklik TBMM'de kabul edildikten 6.5 yıl sonra yürürlüğe girdi." dedi.

6.5 yıldır gerekli çalışmaları yapmayan yargıyı eleştiren Kılıç, "Burada çok basit bir soruyu Yargıtay'a sormak lazım. Başka Hizbullah olmak üzere terör örgütleri, suç örgütleri ve bireysel suçlarda dava dosyalarının temyiz incelemelerini karara bağlamak için 6.5 buçuk yıl ne beklediniz. Bu dosyalar Yargıtay'da temyiz incelemesinde beklediği halde karara bağlanmamıştır. Yani Yargıtay, bu dosyaları onaylamamış, bozma işlemini de ortaya koymamış, dosyalar Yargıtay'ın tozlu raflarında beklemeye terk edilmiştir. Bu süre içinde bu dosyaların karara bağlanmamış olması Türk yargısı adına üzücü bir durumdur." eleştirisinde bulundu.

Yargıtay'ın yoğun bir iş yükü olduğunu kabul eden Kılıç, buna rağmen Yargıtay'ın örgütlü suçlar, ağır cezalık işler, terör örgütleriyle ilgili davalar, cinayet ve tecavüz gibi ağır meselelerde dava dosyalarını öne çekme yetkisi bulunduğunu hatırlattı. "1996 yılında yargılama süreci bitmiş ve temyiz için Yargıtay'a gönderilmiş olan dosya var. Yani 14 yıl boyunca bir dosyadaki suçlu, sanık, zanlı, adına ne derseniz deyin Yargıtay'dan onama ya da bozma kararını dolayısıyla adaletin tecelli etmesini bekliyor, buna rağmken Yargıtay bir hüküm ortaya koyamıyor." diyen Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu kanunun yürürlüğe gireceği belliydi. 1 Ocak'ta yürürlüğe giren kanundan yararlanarak dışarı çıkacak tutukluların kimler olduğu da belli. Hangi suçlardan hüküm giydikleri belli. Buna rağmen Yargıtay 6.5 yıl boyunca bu davaların her gün birer ikişer karara bağlanmasını sağlayamıyorsa elbette ki burada kabahat TBMM'de ve AK Parti hükümetinde değildir."

SERBEST BIRAKILMALAR YARGITAY'IN DOSYALARI KARARA BAĞLAMAMASININ NETİCESİDİR

Kılıç, bu tutukluların serbest kalması, Yargıtay'ın dosyaları karara bağlamamasının neticesi olduğunu öne sürerek, Ancak gelinen nokta itibariyle geleceğin de iyi planlanması gerektiğini belirtti. AK Parti hükümetinin Adalet Bakanlığı ile birlikte Türk yargısının ihtiyaç duyduğu tüm alt üst yapı ihtiyaçlarını gidermek için hazır olduğunu aktaran Kılıç, Türkiye'de yargının kronik sorunlarının herkes tarafından bilindiğini ve gerekenin yapılacağını kaydetti.

"Kararlarını beğenelim beğenmeyelim, yargıçlar, savcılar, yargı, yargıtay bizim bizimdir." diyen Kılıç, sorunların bütüncül bir yaklaşımla çözülmesi gerektiğine işaret etti. Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye yargının aksayan yanlarını tartışmaya açacak, yargının ihtiyaçları daha yoğun konuşulacak. Bu sorunların çözülmesi için hızlı ve kararlı adımlar atılacaktır. Buradan Yargıtay'a benim çağrım şudur: Yargının ihtiyaç duyduğu yeni düzenlemelerin yapılması için Yargıtay ve Danıştay başka olmak üzere yüksek yargının TBMM ve Adalet Bakanlığı'na gereken desteği ve katkıyı vermesi artık kaçınılmaz hale gelmiştir. 6.5 yıl önce çıkarılan kanunun nelere yol açabileceği bilindiği halde gereken önlemlerin alınmayışı ve toplum tarafından bilinen, tanınan , kaygı yaratan suçluların sokağa bırakılmış olması toplumdaki adalet duygusunu yaralayacak olursa, kaybedilen adalet duygusu hepimizi olumsuz yönde etkileyecektir. Toplumun adalet güven duygusu kaybolmadan hızlıca adımlar atılması gerekiyor. Bu adımları atacak olan da sadece hükümet ve TBMM değildir."

Yargıtay'ın yapılacak değişikliklere destek vermesi gerektiğinin altını çizen Kılıç şöyle konuştu: "Değişik nedenlerle destek vermekten kaçınırsa atılacak adımların hızı azalmış olacaktır. Son tahliyelerde bunu görmek mümkündür. Bugün bütün televizyonlarda ve gazetelerde kamuoyunda kaygı yaratan cinayetlerin faillerinin sokağa bırakıldıklarına ilişkin görüntüler eşliğindeki yıpratma kampanyası, AK Parti hükümetine yönelik bir yıpratma kampanyasıdır. Biz göz göre göre bu yıpratma kampanyası karşısında sessiz kalmak düşüncesinde değiliz. Yüksek yargı, 6.5 sene çıkan bir kanunun gereklerini yerine getirmiyorsa, bu konudaki eleştirilerimizi ortaya koymak görevimizdir."

Haber Ara