Âmine Mahmud, "Oğluma 'benim yaşım büyük, sen küçüksün vermesen de olur' dedim. Verdiği için oğluma teşekkür ediyorum. Bunun için de çok acı çekiyorum. Hem oğluma hem de hekimlere teşekkür ederim. Dualarım hem Türkiye hem de Suriye'ye. Bu organizasyon da emeğe geçenler için dualarımı eksik etmeyeceğim." dedi.
Maddi yönden de destek verenlere teşekkür eden Âmine Mahmud, "Allah'a binlerce şükürler olsun böyle hekimlerle karşılaştığım için. Bütün hekimlerimizi, bu organizasyonu planlayanları Allah çocuklarına bağışlasın. Umarım hiç kimse böyle bir durumla karşılaşmaz." diye konuştu.
Annesine karaciğerinden bir parça vereceği için çok mutlu olduğunu belirten Şaban Davud da doktorlara ve iki ülkenin devlet büyüklerine teşekkür etti. Özellikle Doç. Dr Ünal Aydın ve diğer doktorlara dua eden Davud, "Bu organizasyonu sağlayan Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof.Dr Yavuz Coşkun'a teşekkür ederim." şeklinde konuştu.
Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Rektörü Prof. Dr Yavuz Coşkun da nakil programına alınan hastanın Suriyeli olduğuna dikkat çekerek, "Suriyeli bir anne, oğul. Anne hasta, çocuk verici konumunda. Canlıdan canlıya karaciğer nakli gerçekleştirilecek. Biz Suriye ile üniversite olarak da Halep Üniversitesi ile olağanüstü yakın ilişkiler içerisindeyiz. Her alanda olduğu gibi sağlık alanında da çok yakın ilişkiler içerisindeyiz. Biz tarihteki birlikteliğimizin, kültürel birlikteliğimizin, coğrafi yakınlığımızın ve artık bir dost ülke ile birlikteliğin güzel bir örneğini gerçekleştiriyoruz." ifadelerini kullandı.
HASTALARIN SAĞLIK GİDERLERİNİ ÜNİVERSİTE KARŞILAYACAK
Suriye'den gelen hastayı üniversitede ameliyat edeceklerini anımsatan Coşkun, hastaların mali gücünün iyi olmadığını da dile getirdi. Coşkun, şöyle dedi: "Bu ameliyatın bütçe uygulama talimatını karşılayacak durumda olmamalarına rağmen biz iki ülkenin birlikteliğinin gereği olarak, onlara ciddi anlamda katkıda bulunuyoruz. Halklar arasında başlayan bu yakın ilişkinin bu çerçevede başka bir anlam kazandığını da düşünüyorum. İnşallah gelecekte de Türkiye-Suriye işbirliğinde, birlikteliğinde sağlık alanında da ciddi bir birliktelik sağlanır."
"BİZİM MERKEZİMİZ, KOMŞU BİR ŞEHİR OLARAK ÇOK ÖNEM KAZANIYOR"
Gaziantep Üniversitesi Organ Nakil Merkezi Sorumlusu Doç. Dr Ünal Aydın ise organ nakli ile insanların yeni hayatlarına başlamasına defalarca şahit olduğunu söyledi.
Bu anlamda çevre ülkelerde henüz organ nakli konusunda merkezlerin söz konusu olmadığını kaydeden Aydın, "Bu anlamda bizim merkezimiz, komşu bir şehir olarak çok önem kazanıyor. Tabii ki sınırların açılması, dostluklarımızın birleştirilmesi çok önemli. Fakat sınırların açıldıktan sonra hemen 60 kilometre içeride uluslar arası çapta ve düzeyde bir merkeze ülkemizin sahip olması çok önemli. Bu manada biz hastalarımızı kabul ettik. Karaciğer nakillerini gerçekleştireceğiz. Oğlu Amine hanıma karaciğerini verecek. Organın yaklaşık yüzde 60'nı alacağız, anneye vereceğiz. Şaban, yüzde 40 ile hayatını devam ettirecek." ifadelerini kullandı.
Organ naklini kurdukları günden buyana bölgede iyi işler yaptıklarını söyleyen Aydın, bölge insanın bu alanda ihtiyacını karşılayabilecek düzeyde olduklarını gösterdiklerini ifade etti. Aydın, "Bundan sonrada özellikle de komşu ülkelerin, Suriye halkının ihtiyacını karşılayabilecek güçlü bir merkez olduğumuzu bilmelerini istiyoruz." dedi.
Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Başhekimi Prof. Dr Levent Elbeyli ise "Ekonomik durumlarından dolayı ödeyemeyeceğini biliyorduk. Bunun için sayın rektörümüzün inisiyatifi ile bu ücretin önemli bir kısmını hastanemiz üstlenecek. Bunun içinde ilaçları diğer giderleri, bundan sonra takibi ile ilgili bazı prosedürlerde olacak. Bu iki ülkenin dostluğunun bir göstergesi, hastanemiz bu konuda olanaklarını hizmete sunacak." açıklamasında bulundu.