Partisinin TBMM'deki grup toplantısında konuşan Kemal Kılıçdaroğlu, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bazı hakimlerle ilgili 1936 yılından bu yana uygulamakta olan bir yasa çerçevesinde yapılan değerlendirmenin bazı medya organlarında 'fişleme' olarak yer almasına değinen Kemal Kılıçdaroğlu, "Bunlar değil miydi biz 12 Eylül'e karşıyız diyen. Fişleme ne zaman başladı 12 Eylül'de. Fişleme ne demek şimdi. Yargıcın fişlemesi mi olur. Bunların bir milletvekili ne demişti: "Onlar bizi fişliyordu. Artık biz onları fişliyoruz." İşte bunların demokrasi anlayışı budur. Yargı 'güçler ayrılığının bir parçası değil' diyorlar. Buna da ileri demokrasi diyorlar. Bir başka örnek; 10 yıl tutuklu kalın 10 yıl sonra serbest kalacaksınız. Bunun adına ileri demokrasi diyeceğiz. Böyle bir anlayış doğru değil." diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, yargının güvenilirliğine dikkat çekerken, "Bir tutuklu itiraz ediyor 'ben bu yargıçlara güvenmiyorum" diye. Mahkeme karar veriyor "bu yargıçların yargılaması doğru değil" diye ama o yargıçlar o sanığı yargılamaya devam ediyor. Bir mahkeme karar vermişse bu uygulanmalı. Yargının kokması tuzun kokması demektir. Tuzu kokutan siz olursanız vebali büyük olur." eleştirisinde bulundu.
TORBA YASA
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, TBMM gündeminde bulunan ve 'Torba Yasa' olarak adlandırılan tasarıya ilişkin de şunları söyledi: "Parlamento gündeminde torba yasa var. Pek çok yasayı bir araya getirip çıkarıyorlar. Bir af yasası getiriyorlar. Kimsenin itirazı yok. 21 maddelik bir af yasası. Hemen çıkaralım diyoruz. Hayır diyorlar. 216 maddeyi beraber çıkaralım diyorlar. Milli eğitim ile ormanla, sosyal güvenlikle ilgili bölümler var. Komisyonlarda görüşülmesi gerekiyor. Bu parlamento iradesine saygısızlıktır. Komisyonlarda görüşme parlamentodan geçir. Bu sağlıklı değil. Biz itirazımızı yaptık. 21 maddeyi getirin çıkaralım dedik. Dinlemediler. Bu yasanın da bazı aksaklıkları var. Vergisini düzenli ödeyen vatandaşı en azından ödüllendirici bir düzenleme yapın dedik. Onu da dinlemediler."