Aradan geçen zaman içerisinde kiraladıkları arazide ceviz ve badem ağacı dikmek isteyen kiracılar, iş makinelerini köye gönderdi. Edirne'den yola çıkan iş makineleri, köyün Kuru mevkii adı verilen alana geldi. Ekiplerin geldiğini haber alan köylüler, Lalapaşa ilçesi yakınlarından takibe başladı.
İş makineleri ve görevli ekiple beraber, kadın, erkek, yaşlı ve gençlerden oluşan köylüler meraya hareket etti. Merayı açmak isteyen kiracılara köylüler izin vermedi. Bunun üzerine jandarmadan yardım istendi.
Bölgeye gelen jandarma, herhangi bir olumsuzluğun yaşanmaması için güvenlik önlemi aldı. Taraflar arasında yaklaşık 5 saat süren görüşmeler sonuç vermeyince, iş makineleri ve ekipler merayı terk etmek zorunda kaldı.
Köylülerden Benan Yılmaz, eski muhtarın yaptığı hatanın cezasını köy sakinlerinin çektiğini söyledi. Köylülerin haberinin olmadan arazinin kiraya verildiğini belirten Yılmaz, merayı kiralayan şahısların haklı olarak arazide çalışma yapmak için geldiğini anlattı.
Ancak kiralanan meranın köyün tek geçim alanı olduğunu dile getiren Yılmaz, "Burası köyün ekmeği. Buradaki meşeleri, çalılıkları yok edip yerine ceviz dikecekler. Bizim bütün isteğimiz meramızı kollamak. Biz onlara karşı gelmedik. Biz kimseye karşı değiliz. Ama meramızı bize bıraksınlar." dedi.
Köy sakinlerinden İsmail Türen de meranın köylüden habersiz olarak verildiğini iddia ederek, "Köy merasını satan eski muhtar Kenan Arı. Bu merayı hiç kimseye danışmadan Hüseyin Yonga ve arkadaşlarına sattı. Bu milletin sıkıntısı, çilesi hep bunların yüzünden. Bunların yüzünden eşlerimiz, çocuklarımız burada sefil oluyor." açıklamasını yaptı.
İş makinelerinin ve jandarmanın meradan ayrılmasının ardından köylüler evlerine doğru hareket etti. Köylüler kiracı şahısların yeniden bölgeye gelebileceğini, ancak meralarını vermeyeceklerini belirtti.
Mera alanının köyün en gözde bölgelerinden biri olduğunu ve başkalarına kiraya verilmesine karşı olduğunu anlatan diğer köylüler, bölgenin köy tüzel kişiliğine verilmesini istedi.