Henüz açıklanmayan belgelerde ne olduğunun bilinmediğini ifade eden TP Genel Başkanı Şener, "Anlamı nedir, neyi ifade etmektedir, ne kadar güvenilebilir, ne kadar güvenilmez, bunu nasıl yorumlamaz lazım diye iktidar, muhalefet, aydınlar ve basın konuşuyor, tartışıyor." dedi. Daha önce AK Parti hükümetinde bulunmuş bir bakan sıfatıyla iktidar milletvekilleriyle kulislerde sürekli oturup kalkan biri olarak, bu belgelerdeki bilgilerle ilgili ne kabinedeki tek bakanın ne de iktidar milletvekillerinden birinin, hiç duymadığını söyleyebileceğini savundu. Abdüllatif Şener, "Yıllardır fısıltı yoluyla konuşulan, tartışılan, yaygınlaşan sözler, cümleler ve olaylar bu belgelerin içine girmiştir. Her birini ayrıca incelemek lazım ama işin başlangıcındayız. Daha Türkiye'yi ilgilendiren 8 bin civarında belge var. Yabancı merkezler iktidara diyor ki, 'Arkasından gelecekler var, ayağınızı denk alın, adımınızı ona göre atın.' Başbakan önce sessiz kalmayı tercih etti, arkasından İsviçre'deki sekiz hesabından bahseden belgelere atıfta bulunmak suretiyle bağırıp çağırdı. İçini bir korku sardı. İlk fırsatta İsrail'le ilişkileri düzeltme çabasına girdi ve hiç talep edilmediği halde yangın söndürme uçakları gönderildi. Haydarpaşa Garı cayır cayır yanarken hiçbir önlem alamayan Başbakan, İsrai'ldeki yangına tüm uçaklarını seferber etti. Telefon diplomasisi başladı, Brüksel'de karşılıklı görüşmelere geçildi. Türkiye, iki belge havada uçuşuyor diye iktidarıyla teslim olabilecek bir ülke olmamalıdır. Şimdiden iki belgeyle birlikte ayak sesleri duyulan, görülen ve hissedilen bu tablo, ülkenin hangi noktaya geldiğini açıkça göstermektedir." şeklinde konuştu.
Ekonmiye de değinen TP Genel Başkanı Şener, Türk ekonomisinin sanayicilerin, tüccarların, çiftçilerin, esnafların, emeklilerin ve asgari ücretlilerinin ihtiyaçlarına göre şekillenmediğini, yabancı ülke sanayicileri, çiftçileri ve işsizlerinin ihtiyacına göre yapılandığını idida etti. Sivil toplum kuruluşlarının, siyasi iktidarın baskısıyla eleştirel düşünce üretemez hale geldiğini savundu. Yüzde 12 ihracat artışına karşılık ithalatın yüzde 30 arttığını söyleyen Şener, bu ülkenin değil, yabancı ülkelerin işsizlerine çalışan bir model kurulduğunu öne sürdü.