Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Kullanılıp Atılanlar: Küresel Ekonomide Yeni Kölelik

Yeni Dünya Düzeni’nde bahsi geçen kölelik için ırk sözcüğü fazla bir anlam ifade etmiyor. Artık Küresel Ekonomi yoluyla doğrudan kendi yaşamlarımız üzerinden yaydığımız bir kölelik salgınıyla karşı karşıya kalmış bulunmaktayız.

15 Yıl Önce Güncellendi

2010-11-27 04:19:09

Kullanılıp Atılanlar: Küresel Ekonomide Yeni Kölelik

Meryem Rabia Taşbilek'in kitap kritiği;

Modern dünyada aşısı olmayan yeni bir hastalık gibi, “Yeni Kölelik”. “Küresel Ekonomide Yeni Kölelik” alt başlığıyla Kevin Bales’in Çitlembik Yayınları’ndan çıkan “Kullanılıp Atılanlar” , sarsıcı muhtevasından evvel kapağındaki fotoğrafla allak bullak ediyor okuru. Zira kitabın ilk sayfalarını çevirmeye başladığınızda; kapakta yer alan, kendisine namlu doğrultan askere baş kaldıran pejmürde, siyahî kölenin Kökler filminden bir sahneden alıntı olmadığını, Kunta Kinte’lerin hala yaşamakta olduğumuz “Modern-Leş-miş” Dünya’da var olduğunu yüzümüze vuran bilgilerle karşılaşıyoruz. Fotoğraf, daha 1998 yılında, Brezilya’nın Altın Madenleri’nde çekilmiş. Olaylara vakıf olanlarımız için bile bu realiteyi hazmetmek hayli zaman alıyor. Sosyolog yazar, kitapta, Dünya üzerinde en az 25 milyon "modern köle" olduğunu iddia ediyor. Ki bu, köle gibi, sigortasız çalıştırılan işçilerin dâhil edilmediği bir istatistik.

Kullanılıp Atılanlar; 7 ana başlık üzerinden ilerliyor. “Yeni Kölelik” tanımından sonra yazar, bizzat yerinde gözlemlediklerini paylaşmaya Tayland’daki Çocuk Simsarlarının, seks tacirlerinin yanına uğruyor ilkin, Moritanya’nın Unutulmayan Geçmiş Zamanlarına, Brezilya’nın Sınırdaki Hayatlarına, Pakistan’da borçları yüzünden suistimal edilip yıllar ve hatta nesiller boyunca köle olarak çalıştırılan, tuğla fırınlarında zincirlenen ailelerin, çocukların dramına, Bir Köle Ne Zaman Köle Değildir? sorusunu yönelterek değiniyor. Sonra, Hindistan’daki benzer insanlık dışı uygulamaları irdeleyip nihayet Ne Yapılabilir? sorusuna cevaplar arıyor, gözlemleri ışığındaki sesli düşünceleriyle. Son söz olarak da; “Köleliğe Son Vermek İçin Yapabileceğimiz 5 Şey” konu başlığında daha sistematik bir yol haritası çiziyor, duyarlı okurların şahsında insanlığın vicdanına seslenmeye çalışarak. Ek olarak; Araştırma Yöntemleri Üzerine Bir Not, Uluslararası Antlaşmalardan Kölelikle İlgili Alıntılar ve Kaynakça bölümü ile kitap bilincimize kazandırdığı sahici ve gerekli bir sancıyı geride bırakarak nihayete eriyor.

"Afrika’dan Brezilya’ya çok sayıda köle aktarıldı. Afrika’daki birçok kabileyi yok eden mikropları da Avrupalılar oraya taşımışlardı. Sözünü ettiğimiz rakam, zamanında Amerika’ya götürülen Afrikalı köle sayısının 10 katıydı; bu da yaklaşık 10 milyon insan yapıyor. Fakat şeker plantasyonlarında ölüm oranı çok yüksek olduğundan, Brezilya’daki köle sayısı hiçbir zaman Amerika’daki köle sayısının yarısını aşamadı." (sf:135)

Artık, yazarın da değindiği üzere, Yeni Dünya Düzeni’nde bahsi geçen kölelik için ırk sözcüğü fazla bir anlam ifade etmiyor. Geçmişte, ırksal ve etnik farklılıklar köleliğin varlığını açıklamak, hatta ötekileştirmeye birer sebep olarak gösterilerek, bu durumu mazur göstermek için kullanılabiliyordu. Örneğin; Amerika’nın kurucuları, bu “özgürlükler ülkesinin” neden sadece beyazlara mahsus olduğunu açıklayabilmek için ahlaki, siyasi, dille ilgili birçok gerçeği saptırmak zorunda kalmışlardı. Bir nevi zulümlerinin çarpık felsefesini, mantığını ırk-üstünlük ayrımı üzerine inşa etmişlerdi. Fakat günümüzde bu kriter hususiyetini kaybetmiştir. Artık Küresel Ekonomi yoluyla doğrudan kendi yaşamlarımız üzerinden yaydığımız bir kölelik salgınıyla karşı karşıya kalmış bulunmaktayız. “Kölelerin diğerlerine göre konumunu belirleyen fikrilerin özgürleşip geçerliliğini yitirmesiyle, modern köle sahipleri de kölelerini seçmek için başka kriterler kullanmaya başladılar../..O yüzden bugün asıl olan, o insanların “ten renklerinin köle olmaya ne kadar uygun olduğu” değil, aslında “ne kadar savunmasız oldukları”. “Diyelim bir şey oldu ve dünyanın bütün solakları birden sağ ellerinin kullananlara muhtaç duruma düştü, hemen bu fırsattan istifade edecek köle sahipleri çıkacaktır emin olun.” diyor Kevin Bales.

Yazının devamı: okudumyazdim.net

Kitapla ilgili teknik bilgileri görmek için bu linki kullanabilirsiniz.

Haber Ara