Yazılı bir açılama yapan Sezgin, Türkiye'nin, son yıllarda küresel dış ticaret pazarlarını çeşitlendirme yolunda yeni arayışlara girdiğini kaydetti. Avrupa ekonomisindeki daralmanın, yeni pazar arayışlarını zorunlu hale getirdiğine dikkat çeken Sezgin, Türkiye'nin komşu ülkeler başta olmak üzere, bölgesel-çevresel pazarlar ve yeni ürünlerle dış ticaret yapma gayretinin başarıya ulaştığını kaydetti.
AB'den Türkiye'ye yönelik yatırımlardaki artış trendinin aynen devam ettiği, daha önce Türkiye'nin yüzde 50'sini oluşturan ihracat kompozisyonunun ise yüzde 50'nin altına inmekte olduğunu vurguladı. MAGİFED Başkanı değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'nin dış ticaret pazarlarını çeşitlendirmesi, küresel krizi atlatmasına da yardımcı oluyor. Kriz döneminde Avrupa'dan gelen talebin azaltmasının, Türkiye'nin, Asya, Latin Amerika ve Afrika gibi yeni pazarlara yönelmesine katkıda bulundu. Türkiye'nin, yıllık ithal talebi 250 milyar doların üzerinde olan komşu ve çevre ülkeleriyle ticari ilişkileri, komşu ve çevre ülkelerle ticareti geliştirme stratejisi çerçevesinde geliştirilme potansiyeline sahip bulunuyor. Bu potansiyeli iyi değerlendirmesi gerekiyor."
Sezgin, Türk Lirası'nın aşırı değerlenmesi durumunda ihracat yapan firmalara kur konusunda yardımcı olunmasını da istedi.