Toraman, 25 Kasım 1999'da Birleşmiş Milletler (BM) tarafından 'Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü' ilan edilmesi nedeniyle basın toplantısı düzenledi. Kadına karşı şiddetin bir insan hakkı ihlali olduğunu belirten Toraman, her geçen gün de artarak devam ettiğini savundu.
Türkiye'de her 10 kadından dördünün şiddete maruz kaldığını savunan Toraman, "2010'un sadece ilk 7 ayında 226 kadın öldürülürken 722 kadın tecavüze uğramıştır. Aile içi şiddete maruz kalarak hastaneye kaldırılan kadınların sayısı ise 6 bin 423'ü bulmuştur. Karısını, boşandığı eski eşini, istediği kişiyle evlenmeyi reddeden kızını, sevgilisini, hatta arkadaşlık teklifini reddeden küçük lise öğrencisi genç kızı döven, öldüren erkekler görüyoruz. Bunlar gösterdikleri şiddeti kendilerine hak olarak görüyor. Bunlar medyada 'çılgın aşık, cinnet geçiren eş, baba' olarak yer alıyor. Bu kabul edilemez." dedi.
'Kadına karşı şiddetin önlenmesi için kamuoyunda toplumsal duyarlılığın güçlendirilmesi gerekir' diyen Toraman şöyle konuştu: "4320 sayılı ailenin korunmasına dair yasa dünyadaki değişimle eş zamanda kabul edilmiş ve kadına yönelik şiddetin önlenmesi ve şiddet uygulayanın cezalandırılmasında, engellenmesinde yerini almıştır. Ancak kadına yönelik şiddetin önlenmesi için sadece yasa ve yönetmelik çıkartmak yeterli olmuyor. Korunma talepli dosyalar acilen ele alınmalı, darp raporu aranmaksızın ve duruşma günü verilmeksizin koruma kararı verilmelidir. Koruma kararı verecek olan makam aile mahkemeleri olduğundan mesai saatleri dışında, gece, hafta sonları tatil günlerinde şiddetten yargı aracılığıyla korunmak mümkün olmamaktadır. Bunun için gereken önlemler alınmalıdır."
Türkiye'de 1990'dan bu yana töre ve şiddet kıskacındaki kadınlar için kurulmuş 12 Kasım 2010 tarihi itibariyle 70 sığınma evi olduğunu kaydeden Toraman, "Bunlardan 8 tanesi yeni kabul edildi. 6 bin mağdur kadına olduğu ülkemizde 70 sığınma evi çok yetersiz kalıyor. Oysa nüfusu 50 binin üzerinde olan belediyeler 5393 sayılı Belediyeler Kanunu'na göre kadın sığınma evi açmakla görevlidir. Bu durumda Türkiye'de 3 bin 800 sığınma evi olması gerekiyor. Halen bu rakamın karşılığı olarak 70 sığınma evinini görüyoruz." dedi. Ayrıca Toraman, Yerel Gündem 21 Kadın Konseyi olarak 'Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele'de kendilerine düşen sorumluluğun bilincinde olduklarını, bu anlamda mücadelelerini artan bir şekilde devam ettireceklerini vurguladı.