Sınıf öğretmeni Ümmühan Göktaş, 1993 yılında öğretmenliğe başlar. Adıyaman'ın Kahta ilçesinde 1996 yılına kadar bu görevine başörtülü bir şekilde devam eder. Daha sonra Adana'ya eş durumundan 1996 yılında tayin olan Göktaş, görev yaptığı Gazeteci Adem Yavuz İlköğretim Okulu'nda da başörtülü derslere girdiği gerekçesiyle soruşturma geçirmeye başlar. 1998 yılında uyarı cezası, ardından kınama derken Adana'nın Yunusoğlu Beldesi'nde bir ilköğretim okuluna sürgün edilir. Bu arada maaş kesim cezası da verilmiştir Meryem öğretmene. Başörtüsünü çıkarmayan Göktaş, MEB Yüksek Disiplin Kurulu kararı olmadan Milli Eğitim Bakanı onayıyla meslekten men edilir. Ümmühan öğretmen, başörtülü bir şekilde görev yapma şartıyla görevi iadelerini tekrar istiyor. Ümmühan Göktaş, öğrencilerle buluşmayı çok özlediğini vurgulayarak, "Bu sorun artık çözüme kavuşmalı. Öğretmenlik yapmayı çok seviyoruz ama başörtülü olarak. Hakkımızın geri verilmesini istiyoruz." diyor. Başörtülü şekilde 8 yıl görev yaptığını anlatan Göktaş, "Küpe takan erkek öğretmene sahip çıkanlar bizi yalnız bıraktı" ifadesini kullandı.
1996 yılında Mardin Midyat'ta göreve başlayan edebiyat öğretmeni Meryem Akkoç'un da hikayesi farklı değil. O da inancı gereği başörtüsü taktığı için öğretmenlik mesleğinden dışlananlardan. Öyle ki başörtüsü sorunu olmasın diye köy okuluna bile tayinini istemiş. Ancak, dönemin müfettişleri ve müdürleri burada da teftişi eksik etmemiş. Meryem öğretmen de o kadar baskı görmüş ki meslekten istifa etmek zorunda kalmış. "Başörtüsü yasağına anlam veremiyorum." diyen edebiyat öğretmeni Meryem Akkoç, "Hepimizin annesi babası Müslüman. Namaz kılar oruç tutarlar. Başörtüsünü Allah emrettiği için takıyorum. Onun dışında bir şey ifade etmiyor. Bundan dolayı ikinci sınıf vatandaşı durumuna düşüyoruz. " diyor. Bayan öğretmenlerin mini etek ve dar pantolon giymesinin sorun edilmediğine dikkat çeken Akkoç, "Erkek öğretmenlerin küpe takarak okula gelmeleri bile kabul edilirken başörtülü öğretmenlerin çektiği sıkıntılar hala görmezden geliniyor. Bizim çocuklarımız da başı açık öğretmenlerin elinde okuyor büyüyor. Biz bunu sorun yapmıyoruz." ifadesinin kullanıyor. Akkoç, başörtüsü sorunu ortadan kalktığında çok sevdiği mesleğine dönmek için yargıya müracaat edeceğini kaydediyor.
Eğitim Bir-Sen Adana 1 Nolu Şube Başkanı Ali Uslu, Maraş'ta başörtülülere el uzatan Fransız askerlerini hatırlatarak 'Başörtülü öğretmenlere artık Fransız askeri gibi davranılmasın.' diyor. Uslu, "28 Şubat sürecinde başörtüsü konusunda hukuksuz bir uygulama yaşandı. O güne kadar başörtülü olarak çalışanlar, görevlerinden uzaklaştırıldı. Bu hukuksuz bir uygulamaydı. Normalde kılık kıyafet uygulamasın ihlal eden bir memura verilmesi gereken uyarı cezası ve kınama cezasıdır. Bir üstü yoktur. Kınama cezası verilmesi gereken konu nedeniyle öğretmenler meslekten men edildi. Meslekten men etmenin de belirli kuralları var. Bu işe Milli eğitim Bakanı değil de Yüksek Disiplin Kurulu karar verir. O zaman bakan yüzlerce başörtülü öğretmen meslekten men edildi." diyor. Yasağın kalkması gerektiğini vurgulayan Uslu, "Öğretmenler yıllarca başörtülü şekilde derse girdi. Sorun olmadı. Bu hukuksuz uygulamaya son verenleri bu millet teşekkürsüz bırakmaz." ifadeleriyle yöneticilere çağrıda bulundu.