Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Düşünen Dergi 100 Yaşında

Kimi zaman maddi zorluklarda dolayı iki ayda bir çıkmasına, kimi zaman ofislerine gelen adamların ‘Bu dergi bir daha çıkmayacak.’ tehditlerine maruz kalmalarına rağmen dergicilik diliyle 100 yaşına ulaştı ‘Altyazı’ ailesi.

15 Yıl Önce Güncellendi

2010-11-24 17:07:22

Düşünen Dergi 100 Yaşında

Barış Kaygusuz'un haberi;

‘Sinema üzerine düşünen bir dergi’ mottosuyla yola çıktıklarında takvimler Eylül 2001’i gösteriyordu. Aradan geçen 9 yılı aşkın sürenin ardından düşünen, konuşan, önemseyen bir dergi yarattığını görüyoruz ‘Altyazı’ ekibinin.

Her daim bağımsız sinemaya açık bir şekilde destek veren ‘Altyazı’ ekibi, hiçbir zaman muadilleri gibi gişe başarısına göre sıralamadı filmleri sayfalarında. Belki bu yüzden çok sevildi. Belki de ‘Kırmızı Balonun Yolculuğu’ filminin çıktığı hafta derginin yanında kırmızı balon verecek kadar samimi ve ya Nuri Bilge Ceylan’ın ‘Üç Maymun Kurgu Günlüğü’nü verecek kadar profesyonel olduğu için..

Kimi zaman maddi zorluklarda dolayı iki ayda bir çıkmasına, kimi zaman ofislerine gelen adamların ‘Bu dergi bir daha çıkmayacak.’ tehditlerine maruz kalmalarına rağmen dergicilik diliyle 100 yaşına ulaştı ‘Altyazı’ ailesi.

100. sayılarına ‘Filmlerle Yaşayanlar’ı konuk ettiler. Nuri Bilge’den Reha Erdem’e , Semih Kaplanoğlu’ndan Ümit Ünal’a, İnan Temelkuran’a kadar onlarca yönetmen ve sanat insanının anılarını, düşlerini, düşüncelerini taşıdılar bu özel sayının sayfalarına. Okuduğum kısımlarda en çok hoşuma giden yazı ise kesinlikle Derviş Zaim’in Sinemacı ve Şaman başlıklı yazısıydı. Ünlü yönetmen sinemaya dair düşüncelerini belirtmiş ve sinemacının görevlerine değinmiş ilginç bir benzetmeyle:

“Şamanın dört türlü görevi bulunur: Bunların ilkinde, şaman belirli soruları yanıtlar. Mesela evrende bir öğretmen, kural, yapı, işaret sistemi arar. Şaman, ikinci olarak, gözle görülemeyen, ilerde olabilecek şeyleri görebilme yeteneğiyle donatılabilir. Üçüncüsü, şaman kaybolmuş her türlü madde ve kişileri bulabilir. Son olarak da şu söylenebilir: Şaman vücudu terk etmiş ruhlarla iletişime geçerek o iyi ruhları döndürerek şifa sağlamaya çalışabilir. Eğer sinemaya dair gördüklerim ve hissettiklerim beni yanıltmıyorsa, şamanın görevleri ile sinemacının yapmaya çalıştığı şey arasında bağlar kurma ihtimalinin bulunabileceğine dair inancım gitgide güçleniyor.”

Derviş Zaim bu satırlarla kutlamış Altyazı dergisinin 100. sayısını. Türkiye sinemasının kritik bir virajı döndüğü 9 sene boyunca, herşeyden önce çok farklı hayatlar yaşayabileceğimiz, farklı hayatlara üzülüp, çok değişik şeylere sevinebileceğimiz büyülü bir dünyanın, sinemanın, kapılarını açtılar biz okuyucularına. Ve Ekim 2001’de çoğunluğunu Boğaziçi öğrenci ve mezunlarının oluşturduğu ‘Altyazı’ ailesi aradan geçen 9 yıldan sonra, büyüyerek anlı şanlı kocaman bir ‘Altyazı’ sülalesi oldu. Her şeyden önemlisi bir okuyucularının da dediği gibi, film seyreden gözlerimizin kilidini açan anahtar oldu bize bu aile.
Sonsuz teşekkürler.
Nice 100’lere!

Kaynak: okudumyazdim.net

Haber Ara