Şahin, "Ergenekon’un, Fırat’ın ötesindeki yapısının adı JİTEM’dir. Yine orada karanlık yapıyla yıllarca birlikte hareket eden işadamları, sanatçılar, silah, hayvan, uyuşturucu ve akaryakıt kaçakçıları var" dedi.
ASLAN DEĞİRMENCİ’nin haberi
Ergenekon sanıklarının itirafları ve PKK ve JİTEM itirafçısı Abdülkadir Aygan’ın JİTEM’in yapısı hakkında verdiği bilgilerin ardından harekete geçen İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne Jandarma’dan yine ‘ret’ cevabı geldiği ortaya çıktı.
JİTEM’in kurucularını açıklayan ve JİTEM’in şemasını ise, “Jandarma Genel Komutanlığı-İstihbarat Başkanlığı-Gruplar Komutanlığı-Grup Komutanlıkları (Bunlar yedi ayrı bölgede konumlanmıştır) -Tim Komutanlıkları-Birimler” şeklinde tarif eden itirafçı Aygan’ın iddialarının ardından Ergenekon savcılarının JİTEM’le bağlantılı olduğu öne sürülen askerler hakkında Jandarma’dan istediği bilgiye, “JİTEM diye bir yapılanma yok” cevabı verildi.
EMEKLİ JANDARMA KURMAY BİNBAŞI’DAN ŞOK AÇIKLAMALAR
Ortaya çıkan belge ve iddialar ışığında Jandarma’dan istenen bilgiye verilen cevap ile JİTEM’in varlığı bir defa daha inkar edilse de 1990’lı yıllarda Jandarma Genel Komutanlığı Karargâhı’nda görev yapan Emekli Jandarma Kurmay Binbaşı Kemal Şahin ise, Aslan Değirmenci’ye çarpıcı açıklamalarda bulundu. “O yıllarda Albay Arif Doğan ve Cem Ersever hep birlikte hareket ederlerdi. Karargâha birlikte gelir, birlikte ayrılırlardı. O gün karargâhta görevli herkes Ersever ve Doğan’ın JİTEM’in Komutanları olduğunu bilirdi. Çünkü JİTEM’e atamaları açıktan yapılmış, maaş bordroları da ortadaydı. Kimlikleri, belgeleri kesinlikle şifrelenmemişti. Çünkü JİTEM henüz hukuksuz işlere karışmamıştı. Onun için gizleme gereği de hissedilmiyordu” dedi.
JANDARMA NEDEN JİTEM’İ İNKÂR EDİYOR?
Başta Arif Doğan olmak üzere JİTEM hakkında birçok kişinin JİTEM’i itiraf ettiğini hatırlatan Şahin, “JİTEM’in varlığı inkar edilemez. Savcıların elindeki deliller de yeterlidir. Ancak Jandarma’nın bu yapılanmayı kabul etmesi zordur. Çünkü yapı terörle mücadele kapsamında kurulmuş ancak sonrasında kontrol edilemez bir güç haline gelmiştir. Bu güç birçok hukuksuz işe karışmış ve kendi içinde suç makineleri üretmiştir. Bugün Jandarma’nın da tasvip etmediği bu yapının kabul edilmesinin ciddi hukuki yaptırımı olacaktır. İşte Jandarma Genel Komutanlığı’nın JİTEM’i sürekli inkâr etmesinin nedeni budur” diye konuştu.
“ERGENEKON’UN FIRAT ÖTESİ JİTEM’DİR”
Ergenekon soruşturmasının, Fırat’ın öte yakasına geçemediğini vurgulayan Şahin, “Oysa oradaki karanlık işleri çözmeden demokratikleşme sağlanamaz. Ergenekon’un Fırat’ın ötesindeki yapısının adı JİTEM’dir. Yine orada karanlık yapıyla yıllarca birlikte hareket eden işadamları, sanatçılar, silah, hayvan, uyuşturucu ve akaryakıt kaçakçıları var. Yapı dışında birde CIA ve MOSSAD var. Başta JİTEM olmak üzere karanlık işlerde eli bulunan diğer yapıların üzerine gidilmezse sıkıntılar devam eder” dedi.
CEVAP BEKLEYEN İTİRAF VE BELGELER
Diğer taraftan hazırlanan iddianameler, TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu’nun JİTEM tarifi ile deşifre olan maaş bordoları ve kimlikler de Jandarma’nın ‘JİTEM yok’ iddiasını yalanlıyor.
VALİ’DEN ŞOK İTİRAF: BİRLİKTE ÇALIŞTIK
Bölgede şiddet olaylarının tırmandığı bir dönemde bölgeye atanan Vali Salih Şarman silah ithali ve özel birlik kurmaktan da yıllarca yargılandı. Şarman, bir gazetenin sorularını cevaplarken, “JİTEM’le birlikte çok iyi çalıştık. Neden yok dediler hiç anlamadım. Vardı ve faydalıydı. Bize göre model doğruydu, yeniden uygulanabilir” dedi
ASKERÎ MAHKEMEYE GÖNDERİLEN DOSYA
Varlığı artık herkes tarafından bilinen ama tüm yetkililer tarafından inkâr edilen JİTEM, Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Tuğgeneral Veli Küçük ve Albay Arif Doğan’ın yargılandığı 15 Şubat 2006 tarihinde görülen çete davasında bir kez daha karşımıza çıktı. Davaya mütalaa veren ve dosyayı askerî mahkemeye gönderen savcı, JİTEM’in bir askerî istihbarat kurumu olduğu, böylece JİTEM sıfatıyla davada yargılananların da askerî mahkemede yargılanması gerektiğine dikkat çekti.
SİSİ’Yİ DE KULLANMIŞLARDI!
Ergenekon soruşturmasının son dalgasında muvazzaf askerlerle birlikte gözaltına alınan Seyhan Soylu (Sisi) ise, 28 Şubat postmodern darbesi öncesinde çıkardığı Strateji dergisinin JİTEM’in olduğunu belirtti.
“BENİ JİTEM KORUYORDU”
1993’te uğradığı suikast sonucu öldürülen JİTEM’in kurucularından Binbaşı Cem Ersever’in avukatı Emin Emir, JİTEM’in PKK’ya karşı mücadele için kurulduğunu ve doğrudan Genelkurmay ile Jandarma Genel Komutanlığı’na bilgi verdiğini söyledi. Emir, “Ben, Cem Ersever’i savunmak için şehir dışına çıktığım davalarda JİTEM’den koruma alıyordum. O zamanlar resmi ismi İstihbarat Grup Komutanlığı’ydı. Fakat kendi görevlileri ve halk arasında ismi JİTEM olarak geçiyordu” dedi.
İLK RESMİ İTİRAFLAR
Emniyet Müdürü Hanifi Avcı, ‘tanık’ sıfatı ile verdiği ifadede, “Diyarbakır Asayiş Kolordu ve Diyarbakır Alay Komutanlıkları içinde JİTEM levhaları bulunmaktaydı” derken, ETÖ sanığı emekli Albay Arif Doğan da, mahkemeye talimatla verdiği ilk ifadesinde JİTEM’in kurucularından olduğunu itiraf etti. Ergenekon sanıklarından emekli Tuğgeneral Veli Küçük ise, tutuklanma talebiyle sevk edildiği mahkemede halk arasında JİTEM olarak bilinen birimi kendisinin kurduğunu ifade etti.
TBMM KOMİSYONU’NDAN JİTEM TARİFİ
TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonunun raporuna yazdığı şu satırlar diğerlerinin yanı sıra JİTEM’i de tarif etmekteydi: “Devletin seçimle işbaşına gelmiş organlarınca denetlenemeyen ve yargı organlarınca da soru sorulamayan bu örgütler istedikleri gibi devlet idaresindeki organlara hâkim olmakta ve devleti her türlü emellerine alet edebilmektedirler.
JİTEM’İN KURULUŞ BELGELERİ
2009 yılında Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından Emekli Albay Arif Doğan’ın evindeki kasadan, JİTEM’in kuruluşuyla ilgili önemli belgeler çıktı. ‘Çok gizli” ibaresi taşıyan belgelerde, JİTEM’in görev tanımı yapılıyor ve 1986 yılında görevlendirilen ilk mensuplarının isimleri bulunuyor. Bir klasörde ise, terör örgütleri ile işbirliği yapıldığına ilişkin bilgiler yer alıyordu.
Yeni Akit