Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Bayram öncesi önemli açıklamalar

Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, kurbanlık et fiyatlarının küçükbaş ve büyükbaş hayvanda kilogram başına bugün düne göre 0,5 ile 1 lira düşerek, ortalama kilogram fiyatının 10-10,5 lira olduğunu söyledi.

15 Yıl Önce Güncellendi

2010-11-15 10:50:25

Bayram öncesi önemli açıklamalar
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, kurbanlık et fiyatlarının küçükbaş ve büyükbaş hayvanda kilogram başına bugün düne göre 0,5 ile 1 lira düşerek, ortalama kilogram fiyatının 10-10,5 lira olduğunu söyledi.

Kanal 24 televizyonunda bir programa katılan Bakan Eker, ''Kurbanlık et fiyatları küçükbaş ve büyükbaş hayvanda bugün Türkiye genelinde düne göre kilogram başına 0,5 lira ile 1 lira arasında düştü. Ortalama kilogram fiyatı 10-10,5 lira seviyesinde seyrediyor. Özel olarak yetiştirilmiş kurbanlıklarda fiyat biraz değişiyor, bu fiyat normal'' dedi.

Türkiye'de ilk kez kurbanlık hayvan ithal edildiği, kurban ihtiyacından dolayı kurbanlık hayvan ithalinin yapıldığı yönünde haberler çıktığını, bunun doğru olmadığını belirten Eker, Türkiye genelinde kurbanlık hayvan sıkıntısı bulunmadığını, Trakya Bölgesi'ne kurbanlık hayvan ithalatının sebebinin başka olduğunu kaydetti.

''ŞAP HASTALIĞININ GİRMESİNİ ENGELLEMEK İÇİN...''

Trakya Bölgesine ihtiyaçtan değil, şap hastalığının bu bölgeye girmesini engellemek için bu bölgeye mahsus kurban ithalatı yaptıklarını vurgulayan Eker, ''İstanbul'un Avrupa yakasındaki tüketici zarar görmesin diye bu bölgeye mahsus hayvan ithalatı yaptık. Şap hastalığı olmayan ülkelerden kurbanlık hayvan ithalat yaptık'' diye konuştu.

Bakan Eker, şunları kaydetti:

''Türkiye'de, yüzyıllardır bu coğrafyada şap hastalığı var, ilk defa değil. Tarihinde ilk defa Türkiye toprakları içerisinde Trakya Bölgesi şap hastalığından temizledi. Daha iyi kontrol edilebilir, doğal sınırlar var. O bölgeden başlayarak Türkiye'nin diğer bölgelerine yaymayı hedefliyoruz. Program dahilinde, aşılama yapıyoruz. Türkiye'deki bütün hayvan varlığını, büyükbaş hayvanları yılda iki kez aşılıyoruz, son üç yıldır bunu yapıyoruz. 2010 yılının başında küçükbaş hayvanları da bu kapsama dahil ettik onları da yılda bir kere aşılıyoruz, şimdi bunu giderek yayıyoruz.''

Trakya bölgesinde artık şap hastalığı olmadığını söyleyen Eker, şöyle devam etti:

''Bu bölgenin tarihinde ilk defa oluyor. Bunu Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü de tescil etti. Mayıs 2010'da Paris'te toplanan kongresinde Türkiye'ye, Trakya bölgesi şap hastalığından ari diye sertifika verdi. Bunu bütün Türkiye'de başarmayı hedefliyoruz. Ancak bu zaman alacak, çünkü hayvan hareketleri çok fazla. Kurban Bayramı'nda her yıl milyonlarca hayvan üretim merkezlerinden tüketim merkezlerine hareket ediyor. Kurbanlık nedeniyle hayvanların dolaşımı esnasında şap hastalığı dolaşabiliyor. Bundan Trakya Bölgesi'ni korumak, bölgedeki hastalıksızlık durumunu korumak için bölgeye hayvan ithalatı yaptık. İthalat yapılmazsa hayvan arzında çıkacak problem fiyatı yükselteceği için tüketicinin yüksek fiyatla karşı karşıya kalmasını engellemek için yurtdışından hayvan ithalatı yaptık.''

Türkiye'nin 2007-2010 yıllarında Trakya bölgesini şaptan arındırmak için çalıştığını ve başardığını, ardından Mayıs 2010 sertifikayı aldığını ve buna istinaden AB ile gıda güvenliği faslının müzakereye açıldığını kaydeden Eker, şöyle dedi:

''Bu AB'nin ön şartlarından biriydi. Bize 'Avrupa'nın sınır komşususunuz, bu hastalıkla mücadele etmelisiniz' dediler. Bu hastalıkla mücadele etmenin, hastalığın kendisiyle mücadele etmenin ötesinde sembolik anlamı var o da şudur; sizin ülke olarak kurumsal kapasitenizi, alt yapınızı, kararlılığınızı, cesaretinizi, teknik elemanlarınızın, veteriner hekimlerinizin, tarım teşkilatınızın gücünü ve organizasyonunuzu gösteriyor. Asırlardır ilk defa Türkiye'nin bir bölgesinde şap hastalığı tamamen kontrol altında.''

Daha önce İstanbul'un Anadolu yakasından Avrupa yakasına hayvan geçişi olduğunu ifade eden Eker, şimdi bu geçişlerin olmadığını, karayolu ya da boğazlardan geçiş olmaması için karayollarının yanı sıra Çanakkale Boğazı ve İstanbul Boğazı'nın kontrol edildiğini, Tarım Bakanlığı, jandarma, polis ve belediyelerin bu konuda birlikte hareket ettiğini belirtti.

''500-600 BİN BÜYÜKBAŞ, 2 MİLYON KÜÇÜKBAŞ HAYVAN KESİLECEK''

Bakan Eker, ''Bu yıl da her yıl olduğu gibi 500-600 bin büyükbaş, 2 milyon küçükbaş hayvan kurban edilmesini bekliyoruz. Türkiye'nin toplam et tüketiminin yaklaşık yüzde 10'u Kurban Bayramı'nda kesiliyor. Bu büyük bir organizasyon gerektiriyor, 72-73 milyon nüfusun bir yıllık tüketiminin yüzde 10'unu üç günde yapıyorsunuz, bu ayrı bir organizasyon'' diye konuştu.

Kurban Bayramı sırasında milyonlarca hayvan hareket ettiğine, bu hayvanların herbirinin taşıdığı virüs, bakteri ve geçirdiği hastalığı bulunduğuna işaret eden Eker, ''Türkiye'de büyükbaş hayvanların hepsi kayıt altında, küçükbaş hayvanların ise yarısı yani 13,5 milyonu kayıt altında bulunuyor'' dedi.

Üreticiler Kurban Bayramı'ndan sonra gelecek yılın ihtiyacı için hazırlıklarına başlayacağını, bu sürecin 11 ay öncesinden başladığını, bu yüzden kurban kesiminin hayvan varlığında bir sıkıntı yaratmayacağını belirten Eker, ''Kurbanlık yetiştirecek çiftçi 7-8 ay öncesinden hayvanı alıyor, besliyor ve büyütüyor. Büyükbaş hayvan ise buzağı olarak alıyor iki yıl besliyor gerekirse, koyunu en az altı ay besliyor. Dolayısıyla Türkiye'nin bu anlamda kurban kesmemek gibi zorunlu bir sebebi yok zaten'' ifadesini kullandı.

BÜYÜKBAŞ VE KÜÇÜKBAŞ HAYVAN İTHALATI

Programda Türkiye'nin büyükbaş ve küçükbaş hayvan ithalatına da değinen Eker, ''Avustralya'dan, Avrupa Birliğine üye Bulgaristan ve Yunanistan'dan koyun, Uruguay, Latin Amerika'dan ve bazı Avrupa ülkelerinden sığır ithal ediyoruz'' diye konuştu.

İthalatta hayvanın ithal edildiği ülkede şap hastalığı olmamasına, nereden ithal edilirsen edilsin öncelikle sağlık şartlarına baktıklarına dikkati çeken Eker, şunları söyledi:

''Hatta bu konuda AB ile karşı karşıya geliyoruz. Fransa ve İngiltere gibi bazı Avrupa ülkelerinden almıyoruz. Bazı hastalıkların ithalatın yapıldığı ülkede olmaması gerekiyor. Dünya Hayvan Sağlığı Teşkilatı her ülkeyle ilgili hayvan hastalıkları raporunu yayınlıyor. Canlı hayvan ya da et ithal edeceğimiz zaman önce o raporlara bakıyoruz. Bu yüzden vatandaşlarımız güvenle et alabilir ve kurban kesebilirler.''

Kurban Bayramı'nda hayvan kesim işinini bu konuda deneyimli olanların yapması gerektiğini vurgulayan Bakan Eker, 16 bayramı aralıksız olarak Diyarbakır'da geçirdiğini ve bu Kurban Bayramı'nda da Diyarbakır'da olacağını ifade etti.

Habertaraf

Haber Ara