Yargılama sona ermeden, yargılamanın içindeki bir unsurda hukuka aykırılık olup olmadığı konusunun belirsiz olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Karakoç, bu dikkate alınmadan, "Hukuka aykırılık vardır, dolayısıyla birtakım yetkiler kötüye kullanılmıştır, kişiler mağdur edilmiştir." demenin doğru olmadığını vurguladı. Karakoç, "Yargılama sona erer, gerçekten kişi aklanır, dolayısıyla mağduriyetine keyfi olarak sebebiyet verilirse bunu yapanlar şüphesiz ki bir yaptırımla cezalandırılabilir, tazminat verilebilir." şeklinde konuştu.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun kararının, bundan böyle herhangi bir konuda takip yapmak istediklerinde hakimleri tedirgin edeceğini vurgulayan Dekan Yusuf Karakoç, "Ya bizim başımıza da tazminat yükümlülüğü, ileriki aşamada görevi kötüye kullanmak gibi bir durum çıkarsa ne yaparız?" düşüncesinin, yargılama yapan kadroları etkisi altına alacağının altını çizdi. Hakimlerin cesaretini kıracağını ve motivasyonlarını azaltacağını belirten Karakoç, şunları söyledi: "Yüksek yargı organları, karar verirken dikkatli olmalı, yani kötüye emsal olabilecek tutum ve davranışlardan kaçmak lazım. Kişilerin yetkilerini kullanmasını engelleyecek baskılardan da uzak durulmasında yarar var. Verilen karar doğru da olabilir ama yargılama devam ederken verilmesi biraz anlamlı gibi."