Terörle mücadelede Türkiye-AB işbirliği
Avrupa Parlamentosunun (AP) ev sahibi olduğu Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu (KPK) 65. Toplantısında terörle mücadelede Türkiye-AB işbirliği tartışıldı.
15 Yıl Önce Güncellendi
2010-10-27 18:54:30
Türkiye'nin AB üyelerinden iade talebinde bulunurken "ideolojik ve sembolik yaklaşım yerine Al Capone yaklaşımının benimsenerek, uyuşturucu kaçakçısı, insan kaçakçısı ve kara para aklayıcısı gibi" somut suçlamalarını sağlam dosyalarla sunmasını tavsiye eden Kerchove, "Türkiye'de yargılamaların AB standartlarında yapılması halinde zanlıların iadesinin daha da kolaylaşacağını" söyledi.
AB ülkelerinin tutumu nedeniyle Türkiye'nin şimdi yaşadığı sorunun yıllar önce İspanya'nın da başına geldiğini kaydeden Kerchove, uzun süre özellikle Fransa ve Belçika gibi ülkeleri terörle mücadelede yeterince işbirliği yapmamakla suçlayan İspanya'nın temel haklar ve yargılama standartlarını yükselterek bu ülkelerin tavrını değiştirmeyi başardığını, son dönemde Türkiye için de benzer bir süreçten bahsedilebileceğini belirtti.
Kerchove, Türkiye'nin özellikle kişisel verilerin korunmasıyla ilgili yasaları çıkararak AB ile yargı alanında işbirliğini çok daha ileri noktaya götürebileceğini vurguladı.
Terör örgütü PKK'nın Türkiye, AB ülkeleri ve Irak'ın kuzeyinde tehdit oluşturduğu değerlendirmesinde bulunan Kerchove, şiddet eylemlerini daha çok Türkiye topraklarında yapan örgütün AB'yi özellikle finansman temini için kullandığını söyledi.
"Terör örgütü PKK'nın (Avrupa'da) büyük miktarlarda para toplayabildiğini" belirten Kerchove, "Bir süre sonra Avrupa ülkelerini de hedef alabilirler. Dürüst olmak gerekirse bazı Avrupa ülkelerinde bu yönde bir teşvik var" değerlendirmesinde bulundu.
AB Terörle Mücadele Koordinatörü Kerchove, ifade ve basın özgürlüğüne en çok önem veren AB üyelerinden Danimarka'nın terörü teşvik ettiği gerekçesiyle Roj TV aleyhinde yasal süreç başlatmasının memnuniyet verici olduğunu belirterek, Avrupa ülkelerinde birkaç yıl öncesine göre terör örgütü PKK'ya bakışın çok değiştiğini, son dönemde örgüte yönelik birçok baskın gerçekleştirildiğini, bazı eğitim kamplarının kapatıldığını ve başlatılan yasal süreçlerin devam ettiğini anlattı.
Kerchove, Türkiye'nin özellikle demokratik açılımda somut adımlar atmasıyla AB ile terörle mücadelede daha fazla işbirliği imkanına kavuşacağını ifade etti.
Bu arada, terör örgütlerini sınıflandırırken "radikal İslamcı terörism" tanımını kullanan Kerchove'ye KPK'nın Türk kanadı üyeleri tepki gösterdi. Bunun üzerine "İslam'ın barış dini olduğunu bildiğini" belirten Kerchove, sözünü geri alarak, "El Kaide bağlantılı terör" ifadesini kullandı.
Toplanıda Türkiye adına konuşan Emniyet Müdürü Ufuk Yavuz Gürsoy ise terör örgütü PKK'nın Avrupa'da yılda 20 milyon avro para topladığını ve kaçakçılıkla birlikte bu rakamın birkaç katına çıktığını belirtti.
Terör örgütüne katılımın ve terörün finansmanının engellenmesi için Avrupa ve Türkiye'nin ortak hareket etmesi gerektiğini, aksi takdirde kesin sonuç alınamayacağını vurgulayan Gürsoy, terör örgütü yöneticilerinin Avrupa'da rahat faaliyet yürütmesinin engellenmesiyle bu konuda önemli ilerleme sağlanacağına işaret etti.
-İSLAM'A YİNE SALDIRDI-
KPK toplantısının dünkü oturumunda "ifade özgürlüğünü kullandığı" gerekçesiyle İslam'a hakaret eden Hollandalı aşırı sağcı Geert Wilders'in liderliğini yaptığı Özgürlükler Partisi'nden AP üyesi Barry Madlener, bugünkü oturumda da benzer çıkışlarda bulundu.
Madlener, "AB'nin Türkiye'ye vizeyi kaldırması halinde El Kaide'nin Avrupa'ya rahatça geçerek saldırı düzenleyebileceği için bayram edeceği" görüşünü savundu.
"Türkiye'nin İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ve İsrail'e roket atan Filistinliler gibi teröristlerle dost olduğunu" iddia eden Madlener, İslam'a "terörle yakından bağlantılı bir din" diye yine hakarette bulundu.
SON VİDEO HABER
Haber Ara