Konuşmasında AKPM üyesi ülkelerde gerçekleştirilen çalışmalar hakkında bilgiler veren gelişmeleri değerlendiren Mevlüt Çavuşoğlu Türkiye ile ilgili olarak; "Referandum sonuçları Türk halkının demokratik haklarına, özgürlüklerine ve Avrupa'daki geleceklerine ne derece güçlü bir şekilde bağlı olduğunu ortaya koymuştur." dedi. Çavuşoğlu, yeni bir Anayasa başta olmak üzere Türkiye'de reformların devam etmesini ümit ettiğini de ekledi.
Günümüzde barışı inşa edip kalıcı kılabilmek için 'hard security' olarak tanımlanan askeri güç ve ittifakların ötesinde 'soft security' kavramının öneminin artığının altını çizen AKPM Başkanı Çavuşoğlu, soft security kavramının demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü gibi Avrupa Konseyi'nin temel değerleri üzerine inşa edilmiş olduğunu vurguladı. Başkanı olduğu AKPM'nin sadece üye ülkelerin karşılaştıkları sorunlara ilişkin çözümler üretmediğini, aynı zamanda Avrupa'da tüm demokrasilerin yüz yüze bulunduğu sorunlara ve Avrupa politikası ile ilgili önemli konulara çözümler getirilmesi gerektiğini ifade eden Mevlüt Çavuşoğlu, Avrupa'daki Roman azınlığın karşılaştığı sorunlar karşısında AKPM'nin konuyu geniş çerçevede ele aldığının altını çizdi. AKPM'nin Ekim ayı Genel Kurulu'nda Romanların durumu ile ilgili acil oturum düzenlediğini ve bir rapor kabul edildiğini hatırlatan Çavuşoğlu, bu raporda Romanlara ve Avrupa'daki diğer azınlıklara karşı uygulanan her türlü ırkçı eylemin kabul edilmez olduğu ve şiddetle kınandığının altını çizdi.
Romanlara karşı uygulanan ayırımcılığın buzdağının sadece görünen kısmı olduğunu ifade eden AKPM Başkanı Çavuşoğlu; 'Genel olarak Avrupa'da artış içerisinde olan ırkçılık ve yabancı düşmanlığı ile mücadele için daha geniş kapsamlı tepkiler verilmesi gerekmektedir' dedi. Küresel kriz sonrası artış gösteren ekonomik problemler ve suç oranlarının Avrupa'daki bazı aşırılıkçı siyasi hareketler tarafından göçmenler ile ilişkilendirildiğini ve bunun üzücü bir gelişme olduğunun altını çizen Mevlüt Çavuşoğlu, 'Biz politikacılar popülist söylemler ardına sığınmamalıyız. Değişen bir dünyada yaşıyoruz ve bu koşullar altında politikacılar olarak bizim asıl sorumluluğumuz, değişen koşulların getirdiği yeni problemleri açıklıkla tartışarak çözümler üretmektir.' dedi.
Aşırılıklar ile mücadele alanında dinler ve kültürlerarası diyaloğun önemine değinen Çavuşoğlu, AKPM Başkanı olarak bu konunun kendi önceliklerinden birisi olduğunu söyledi ve bu alanda bu güne kadar gerçekleştirdiği çalışmalar ve ikili görüşmeler hakkında bilgiler verdi.