Londra'da Arapça olarak yayımlanan el Kuds el Arabi gazetesinin 12 Ekim 2010 tarihli internet sayfasında, Eymen Halid imzasıyla yayımlanan yorumunda özetle şunlara yer verildi;
Bölge, daha önce hiç görülmemiş yeni bir modele yaklaşıyor. Bu model, ABD politikasının bölgeden ayrılması ve yerine Türkiye'nin yeni politika modelinin gelmesinden ibaret. Amerika'nın bölgeden çıkmasının, otomatik olarak Türk politikasına bölgede geniş bir yer açtığını söylemek abartı olmayacak. Zira gelecekteki muhtemel savaşlar ve askerî üsler göz ardı edilmekle birlikte, Amerika siyasi açıdan fiilen bölgeden ayrılmaya başladı. Bu da mantıksız bir felsefedir. Çünkü kural, "askerî güç, politik oyunu gerekli kılar" mantığından ibaret.
Burada en belirgin olan husus, Türk politikasının sahip olduğu ahlaki mantıktır. Türk politikacılar, yüzlerini nereye çevirirlerse çevirsinler bir sempati oluşturuyorlar. Ayrıca bunlar ayrıcalıklı bir popülariteye sahiptirler. Amerikalı politikacılar ise ABD politikasını fırsatçı, yanlı ve yıkıcı bir politika olarak sundular. Söz konusu politika, Türk politikasını kendi egemenliği altına girmeye zorlayamaz ve buna başka alternatifler yaratarak bölgeden uzaklaştıramaz. Çünkü Amerikalılar politika ve savaş âlemindeki güçlerini ve yeteneklerini tükettiler ve tarihin eski mantığa göre hareket etmediğini anladılar. Amerikalılar, müttefiklerine bile vefa gösteremiyorlar ve bunlara geleceğe yönelik güvenceler veremiyorlar. Arzulanan değişikliği yapmak üzere askerî olarak müdahale ettikleri yerler bile kendilerine yeni yük olmaya başladı.
Türk modelini bir alternatif olarak görüyorsam bunun nedeni, yeni Türkiye ve politikacılarının Arap bölgesinin içinde bulunduğu koşullara benzer bir ortamda doğmasıdır.
ABD politikası, aklın kavrayamadığı bir tür delilik yapmakta; zira ABD, bütün Orta Doğu bölgesinin Somali gibi "yarı devlet" oluşumlarından ibaret olmasını istiyor. ABD politikası bölgeden ayrılmaya yöneliyor çünkü Amerika, ülkelerimizdeki kaynaklarını tüketiyor.
BYEGM