Kendine Hayır’ı olmayan Kılıçdaroğlu
Yılmaz Özdil Kılıçdaroğlu’nun neden oy kullanamadığını açıkladı: 'Bu bi anlık gaflet değildir. Bi buçuk senelik gaflettir.'
15 Yıl Önce Güncellendi
2010-09-14 16:54:00
Hürriyet gazetesi yazarı Yılmaz Özdil bugünkü köşesinde, Kılıçdaroğlu'nun referandumda nasıl ve neden oy kullanamadığını maddeler halinde sıraladı. İşte Özdil'in o yazısı:
Evet’in milyonlarca tarihi sonucu olacak, yıllarca yazacağız... Ancak tarihe geçen ilk sonucu, kendine hayır’ı olmayan Kemal Kılıçdaroğlu’dur.
Bi anlık gaflet değildir.
Bi buçuk senelik gaflettir.
Gömleğin ilk düğmesi yanlış iliklenince, silsile halinde, diğerleri de yanlış gider çünkü.
İlk düğme...
Ankara’dan belediye başkan adayı olması bekleniyordu, Melih Gökçek’i kıstırmıştı, ekran düellolarından galip çıkmıştı... O da ne? O güne kadar kendisiyle ilgili satır yazmayan medyacı arkadaşlar, aniden, İstanbul’dan aday olursa patlayacağını, İstanbul’daki anketlerden açık ara Kılıçdaroğlu isminin çıktığını pompalamaya başladılar. Hobaraa, İstanbul adayı oldu.
(Kılıçdaroğlu İstanbul’a gelince, Melih Gökçek’e piyango vurmuş gibi oldu, apar topar karşısına çıkarılan Murat Karayalçın’ı daha önce iki defa ayıklamıştı, gene ayıkladı... Böylece, CHP Ankara’yı kazanabilecekken, medya gazına inandı, kaybetti, tarih başka türlü aktı.)
İkinci düğme...
Kılıçdaroğlu, İstanbul’dan aday oldu ama, İstanbul’da oturmuyordu, kanuna aykırıydı. Telaşla ikinci düğme iliklendi, Kağıthane Şelale Evleri’nde bi adres gösterildi, orada oturuyor dendi. Yandaş medya susup, seçimden sonra patlatacağına, hayatının kıyağını yaptı, orada oturmadığını, o adreste CHP’li meclis üyesinin oturduğunu belgeledi... 2 milyon 750 bin adet konut bulunan koskoca İstanbul’da ev kalmamış gibi, gidip, çakma adres göstermişlerdi yani.
Üçüncü düğme...
Çakma adres ortaya çıkınca, telaşla üçüncü düğme iliklendi, Kağıthane Gürsel Mahallesi’nde ev kiralandı, aha burda oturuyor dendi... Bu sefer de, orada değil, TBMM’nin Beşiktaş’taki misafirhanesinde kaldığı ortaya çıktı iyi mi... Villaları millaları götürenler kabak gibi ortadayken, memleketin en namuslu insanlarından biri, dandik ev yüzünden madara edildi.
(Neticede, Ankara’dan aday olmak için ha bire Gökçek’e vururken, kılına bile dokunmadığı Kadir Topbaş sildi süpürdü; Ankara gibi İstanbul da kaybedildi, Kağıthane de.)
Dördüncü düğme...
Yerel seçimden sonra Kılıçdaroğlu unutuldu, hakkında tek satır yazılmadı, bi ara Dersim meselesinde CHP’ye geçirince ne kadar şahane geçirdiği yazıldı, sonra gene unutuldu, kaset işi patladı... O da ne? O güne kadar kendisiyle ilgili satır yazmayan medyacı arkadaşlar, aniden, CHP’nin başına geçerse patlayacağını, anketlerden açık ara Kılıçdaroğlu isminin çıktığını, rahat yüzde 50 alır’ı pompalamaya başladılar. Hobaraa, CHP genel başkanı oldu.
Beşinci düğme...
Omuzlara alıp Ankara’ya oturttular, otobüse bindirip 70 tane şehir gezdirdiler, artık gerek kalmadığı için İstanbul’daki evin kirasını ödemediler; ev sahibi de başkasına kiraya verdi... E başkasına kiraya verilince, adrese dayalı kayıt yapıldığı için, o evde kim oturuyorsa seçim belgesi de ona gitti. Ayazda kaldı. Yandaş medya, ikinci kıyağını yaptı, taaa bir ay önce oy kullanamayabilir diye haber yaptı; muhtar telefon edip, uyardı. Yok canııım, milletvekilisin sen, istediğin yerde oy kullanırsın dediler, hayırlara vesile olalım derken, rezalete vesile oldular.
(Hadisenin ekstra hazin tarafı, Kılıçdaroğlu’nun 4 tane evi var, biri zaten İstanbul İçerenköy’de birader... Saçma sapan atraksiyonlar yapılacağına, ev mev kiralanacağına, İçerenköy’deki kiracısı çıkarılıp boş tutulsa bile, bunların hiçbiri yaşanmayacaktı.)
Ve, altıncı düğme...
Yapmayın etmeyin diye yazdığımızda bize küfür edip, şahane oluyor, muhteşem oluyor diye goygoylayan Truva atlarına inananlar... Bu işin Etro giydirmekle olmadığını, gerekirse fanilayla gezen ama işini iyi yapan kadrolarla başarılabileceğini öğrenmiştir umarım.
SON VİDEO HABER
Haber Ara