Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Arap dünyası: Türkiye'yi örnek alalım

Erdoğan gizli ve açık askeri diktatörlüğü sonlandırmayı başardı. Darbe uzantısı rejimlerin yönettiği Araplar Türkiye'yi iyi incelemeli.

15 Yıl Önce Güncellendi

2010-09-14 15:03:00

Arap dünyası: Türkiye'yi örnek alalım
Kudsu'l Arabi gazetesinin baş yazısının referandum ile ilgili yayımlanan makalesi;

Türkiye Başbakanı Tayyip Erdoğan ve İslamcı AKP, anayasa değişikliği referandumunu kazanarak laik ve milliyetçi rakiplerine karşı büyük bir zafer elde etti. Erdoğan askerin kontrolüne nokta konulmasını, darbelerin engellenmesini ve darbelere karışan herkesin yargılanmasını istiyordu. Bu durum milliyetçi ve laik partilerin çoğunluğunun kendisine karşı bloklaşmasına yol açtı.

Referandum öncesinde açıklanan anketlere göreyse reformlara sınırlı destek veriliyordu. Fakat değişikliklerin yüzde 80’e yakın bir katılımla ve yüzde 58 oranında ‘evet’ oyuyla geçmesi, Atatürkçülüğün ve laik mirasın gerilediğini teyit etti. Bu sonuç, AKP’nin siyasi ve dini eğilimine des-teğin de yükseldiğini gösteriyor.

Başarısızlık sonu olacaktı

Reformlar Türkiye’nin demokratik geleceğini güçlendirmekle kalmayacak, aynı zamanda geçmişin hatalarını düzeltecek, askerin gücüne ve laikliği korumak gibi yalan bir gerekçeyle karar organı üzerinde kurduğu hâkimiyete de nokta koyacaktır. Şimdi askerler, siyasete müdahale etmelerinin ve halk iradesi üzerinde baskı kurmalarının anayasa gereği yasak olmasının ardından kışlalarına dönecek.

Erdoğan zor bir sınavdan geçti. Bu sınavda başarısız olsaydı siyasi liderliği ve hatta AKP son bulabilirdi. Fakat Erdoğan engellere ve muhalif bloklara bu referandumu yapma ısrarıyla, siyasi sürecin ve hatta bir bütün olarak Türkiye’nin geleceğini değiştirecek türden tarihi bir dönüşüm gerçekleştirdi.

Bu anayasal düzenlemeler teoride Türkiye’yi AB’ye daha fazla yaklaştırıyor. Zira Avrupa, ordunun ülkenin kaderi üzerindeki kontrolünden rahatsızdı. Türklerden Yunanlıların geçmişte yaptıklarını yapmaları, yani orduyu siyasi sistemden tamamen uzaklaştırıp askeri darbelere nokta koymaları istendi. Yunanistan AB’ye ancak bu düzenlemeleri yaptıktan sonra girebildi.

Erdoğan’ın genel seçimlere kendine güvenle gireceği kesin. Parti tek başına hükümet kurmak için yeterli halk desteğine sahip. Türk halkı Erdoğan’a bu yetkiyi sadece İslamcı eğilimleri değil, aynı zamanda büyük ekonomik başarıları sebebiyle de verdi. Türkiye dünyanın en güçlü 16. ekonomisi, G-20 kulübünün esaslı bir üyesi ve G-8 üyeliği yolunda güvenli adımlarla ilerliyor.

Erdoğan bu tarihi başarıyı akılcı iç ve dış politikaları sayesinde gerçekleştirdi. Zira bütün komşularıyla ortak çıkarlar temelinde uzlaştı, anlaşmazlıkları diyalogla çözdü, Türkiye’nin çıkarlarını her şeyin üzerinde tuttu, İsrail’in küstahlığına ve Gazze’deki zalim ablukasına karşı koydu.

Erdoğan, gizli ve açık askeri diktatörlüğü sonlandırarak Türk demokrasisini derinleştiren bu büyük başarıdan dolayı kutlanmayı hak ediyor. Arap dünyasındaki bizler demokrasiye özlem duyuyoruz. Arap dünyasındaki rejimlerin çoğunluğu askeri darbelerin uzantısı. Halklarımızın tek ‘kazanım’ı, yolsuzluk, geri kalmışlık, güvenlik kurumlarının baskısı ve hem barış, hem de savaş cephesinde başarısızlık oldu. Arap vatanında ordunun egemenliği sebebiyle halklar ne demokrasi elde etti, ne de ulusal egemenliği koruyacak güçlü ordular kurabildi.

(Londra’da Arapça yayımlanan Kuds ül Arabi gazetesi, başyazı, 13 Eylül 2010)

Haber Ara