CHP 'hayır' diyorsa biz 'evet' demeliyiz
12 Eylül döneminde idam edilen 50 isimden biri de Fikri Arıkan'dı.Ankara'da yaşayan Arıkan, ülkücü görüşleri nedeniyle darbenin ardından tutuklandı.Ve sıkı yönetim mahkemesi tarafından idama çarptırıldı.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-09-04 10:52:00
Arıkan, ülkücülerin büyük çoğunluğunun bu pakete destek vereceğinden emin. Bunu da görüştüğü arkadaşlarının verdiği tepkilere bağlıyor. MHP yönetiminden Mehmet Şandır ve Oktay Vural'a da şu mesajı gönderiyor: "Ne de olsa birbirimizi tanıyoruz. Lütfen, CHP'ye uymayın. Gerçek ülkücü gibi davranın. Bilin ki hayır diyen darbecileri destekliyor demektir. Eğer, 'hayır' diyorlarsa, bu Kılıçdaroğlu'na yardım etmek demektir. CHP 'hayır' diyorsa; sizin 'evet' demeniz gerekir." Ağabey Arıkan, yaşanan onca acının ardından MHP yönetiminin referanduma karşı başlattığı 'hayır' kampanyasına bir türlü anlam veremediğini söylüyor. "Ben onlara şaşıyorum. Acaba diyorum aynı şeyleri mi bekliyorlar? Yoksa bizden sonra gelecek nesillerin de aynı acıları mı yaşamasını istiyorlar?" ifadelerini kullanıyor.
Arıkan mülakat sırasında, asılan kardeşini andıkça duygulu anlar yaşıyor. "Kardeşim suçsuzdu." diyen ağabey o günleri, "Çuval cinayetinden dolayı tutuklanmıştı. Orada karşılıklı bir çatışma olmuş ve bir kişi ölmüştü. Kurşunun kimin silahından çıktığı belli değildi. Ortada delili olmayan faili meçhul bir cinayetten kardeşim tutuklandı. Yapılan işkencelerden dolayı da üzerine atılan suçu kabul etmek zorunda kaldı." şeklinde anlatıyor. İdam öncesi son görüşmesinde kardeşinin dudaklarından şu cümleler dökülüyor: "Ağabey, her şeyi ben üstlendim. Arkadaşların çocukları var. Hepimiz öleceğimize ben öleyim. Hakkını helal et."
Fikri, tutuklandıktan sonra keşif için eve getirilmiş. Yapılan işkencelerden dolayı, tanınmaz haldeymiş. İşkencecilerin talimatı doğrultusunda "Abi malzemeleri getir." deyince Alaattin Arıkan da gözaltına alınmış. "Türköze ilçe Ocak Başkanı olmamdan dolayı üzerime bu suçu attılar. Sorguda her türlü işkence uygulandı. Bir ara 5. kattan aşağı atlayacaktım. Fakat pencerede korkuluklar vardı. Ölemedim. Beni, iki ülkücüyü yakalamak için yem olayım diye serbest bıraktılar. Ben de yurtdışına kaçtım." diye başına gelenleri anlatıyor. Sonrasında kaçak hayatı başlıyor ve 5 yıl sürüyor. Kardeşinin idam edildiğini, Almanya'dan gönderdiği paranın kendisine geri gelmesiyle anlıyor.
Alaattin Arıkan'ın yurtdışına çıktığı anlaşılınca işkencecilerin hedefi eşi Zeliha Arıkan oluyor. Emniyete götürüldüğünü söyleyen Zeliha Hanım, "Fikri öldürdü, sen de gömleklerini yıkayıp kanı yok ettin diye suçu kabul ettirmek istediler." diyor. Kabul etmeyince iki defa vücuduna elektrik verildiğini anlatıyor. Bu zor günlerde Muhsin Yazıcıoğlu'nun kendilerini yalnız bırakmadığını söylüyor. Referandumda kendisinin de 'evet' oyu vereceğini sözlerine ekliyor.
Zaman
SON VİDEO HABER
Haber Ara