Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

ABD'de ırkçı uygulama: S-Comm

Amerika’da “tehlikeli” göçmenleri bulup mümkün olduğu yerde sınırdışı etmek için devreye konulan S-Comm programının suistimal edildiği ortaya çıktı. Rakamlar, sınırdışı edilen göçmenlerin yüzde 80’inin suça karışmamış kişilerden oluştuğunu gösteriyor.

16 Yıl Önce Güncellendi

2010-08-24 16:41:00

ABD'de ırkçı uygulama: S-Comm


Kısa adı S-Comm olan Secure Communities (Güveli Topluluklar) programı, yerel polis ile göçmen daireleri arasındaki işbirliğinden oluşuyor. Program ile ağır suçlar işleyen göçmenlerin bulunup sınırdışı edilmesi amaçlanıyor. Haklı-haksız, gözaltına alınan herkes parmak izleri üzerinden mülteciler veri tabanı kontrolünden geçiriliyor, mümkün olduğu yerde ise sınırdışı ediliyor.

Ancak mahkemenin baskısı sonucu açıklanan yeni rakamlar, sınırdışı edilen mültecilerin sadece yüzde 21’inin şiddet ve uyuşturucu gibi ciddi suçlara karıştığını gösteriyor. Diğer sınırdışı edilenler, trafik kurallarını ihlal etme gibi küçük ihlallerde bulunmuş kriminel olmayan göçmenlerden oluşuyor.

Toplam olarak 2008 ekim aından bu yana 47 bin kişi bu şekilde sınırdışı edildi. Şimdi ülkedeki belediyelerin yarısında faal olan S-Comm programının 2013 yılında ülke genelinde tüm yönleri ile yürürlükte olması hedefleniyor.

IRKÇI PROFİLLEMENİN SİS PERDESİ

Hukukçulara göre S-Comm, polislere, mahkemece mahkumiyet almamasına karşın sınırdışı etmek üzere bir kişinin etnik kökene dayalı tutuklanmasına imkan tanıyan bir “ırkçı profillemenin sis perdesi” olarak değerlendiriliyor. Hukukçulara göre daire, kamu ve polise karşı samimi değil. Program ‘tehlikeli göçmenleri yakalamanın etkin yöntemi’ olarak kamuya lanse edilirken, gerçekte insanları kötü işleyen sınırdışı etme sisteminin içine çekmenin aracı işlevini görüyor. Anayasal Haklar Merkezi’nden avukat Sunita Patel, program için “polisleri sınırdışı etme politikasının tuzağına sürmenin aracıdır” diyor. Patel, “Etnik kökeni dikkate alınmaksızın herkesi yakalamanın yolu olduğu gibi davranılıyor, ancak rakamlar bunun aslında bir tuzak olduğunu göstermektedir” diye belirtiyor.

TEHLİKELİ EĞİLİM

Illinois Üniversitesi’nden hukukçu Francis Boyle ise “Bu basitçe Latin Amerikalılara karşı ırkçı profilleme çalışmasıdır” diyor. Emekçilerin Mili Gün Düzenleme Hattı’ndan Pablo Alvarado, sayıların “tehlikeli bir eğilim” gösterdiğini belirterek, S-Comm sayesinde yabancı düşmanlığı, ırkçı profilleme ve polise karşı güvensizliğin her eve kadar yayılabileceğini söyledi.

EN FAZLA SINIRDIŞI ARİZONA EYALETİNDE

Rakamların geçici bir analizi, Arizona’daki Maricopa County gibi bazı belediyelerin olağanüstü yüksek düzeyde kriminal olmayan kişileri sınırdışı ettiğini gösteriyor. Ortalama düzeyde hiçbir ihlalde bulunmadan sınırdışı edilenlerin oranı yüzde 26 iken, bu sayı Maricopa County’de yüzde 54 olarak dikkat çekiyor.

EYALET SAVCISI SINIR TANIMIYOR

Maricopa County savcısı şerif Joe Arpaio, şimdi yüzlerce dava ve soruşturma yürütüyor. Geçtiğimiz günlerde Adalet Bakanlığı, şerif Joe Arpaio’yu işbirliğinde bulunmadığı için suç duyurusunda bulunmakla tehdit etti. Şerif Arpaio, İspanyolca konuşan Amerikalıların gözaltına alınması ve rahatsız edilmelerini içeren yetkileri kötüye kullanmaya yönelik bir soruşturmada gerekli işbirliğinde bulunmayı reddediyor.

ARA SEÇİMLERİN TEMEL GÜNDEM MADDESİ

Adalet Bakanlığı ile Şerif Arpaio arasındaki çatışma ayrıca, Washington ile Arizona eyaleti arasındaki “kimliğinizi görebilir miyim?” olarak tabir edilen yasa üzerindeki çıkmazı da derinleştiriyor.

Arizona eyaleti geçtiğimiz günlerde sert tepkilere yol açan ırkçı yasayı yürürlüğe koydu. Eyaletlerin Federal göçmenlik politikasına karşı hareket edip edemeyecekleri, Kasım ayında yapılacak ara seçimlerin şimdiden temel gündem maddesi haline gelmiş durumda.

SON VİDEO HABER

Uçakta olay çıkarıp, 'Türkiye'yi satın alırım' diye tehdit etti

Haber Ara