Dolar

34,8959

Euro

36,5882

Altın

3.011,31

Bist

10.058,63

Gorajde mülteci kampında Ramazan buruk geçiyor

Amerikalı ünlü oyuncu Angelina Jolie ve sevgilisi Brad Pitt'in 5 Nisanda BM Yüksek Komiserliğinin iyi niyet elçisi olarak ziyaret ettikleri Bosna-Hersek'in Gorajde kentindeki mülteci kamplarında Ramazan ayı buruk ve mahzun geçiyor.

16 Yıl Önce Güncellendi

2010-08-19 09:39:00

Gorajde mülteci kampında Ramazan buruk geçiyor

Bosna'daki savaş yıllarında (1992-1995) ağır Sırp saldırılarına karşı büyük bir direnişin gösterildiği, "Bosna'nın Çanakkale'si" Gorajde, savaş yıllarında büyük bir mülteci akınına uğradı. Ülkenin doğusundan kaçan 80 bin kişi, Gorajde'de kurulan mülteci kamplarına sığındı.

Savaşın ardından birçok mülteci evine döndü, bir kısmı başka şehirlere taşınıp yeni bir hayat kurdu, ancak bu kamplarda yaşayan yardıma en çok muhtaç olanlar, yaşlılar, hastalar ve büyük travma yaşayanlar bir yere gidemedi. Kampların ağır koşullarında yaklaşık 16 yıldır yaşayan bu mülteciler, bütün yokluklara, imkansızlıklara ve çaresizliklere rağmen bir gün eski evlerine dönecekleri umudunu hiç yitirmedi.

Gorajde'deki dört mülteci kampında hala 120 aile yaşam mücadelesi veriyor. Her birinin ayrı bir dramı ve hikayesi bulunan bu ailelerin birçoğu, imkansızlık, yokluk ve korku nedeniyle burada kalmak zorunda olduklarını belirtiyor.
Kendilerine tahsis edilen tek gözlü evlerde yaşam mücadelesi veren kamp sakinleri, en çok Ramazan ayında burukluk yaşadıklarını söylüyor. Kamp öncesi yaşamlarındaki Ramazanları çok özlediklerini ifade eden sakinler, çocuklarına o eski Ramazanların güzelliklerini yaşatamadıkları için hüzünlendiklerini kaydediyor.
Bosna savaşında bir Sırp'ın tecavüzüne uğrayan kadının hikayesini anlatacağı filmin yönetmenliği ve başrol oyunculuğu için bir süredir hazı rlık yapan Angelina Jolie, sevgili Brad Pitt ile Gorajde kentindeki kampları 5 Nisanda ziyaret etti.

Jolie ve Pitt'i tercümanlarıyla evinde bir saat ağırlayan, onlarla hatıra fotoğrafı çektiren 49 yaşındaki Raza Babiç, ziyaretine geldikleri sırada onların kim olduklarını bilmediğini ifade etti.

Raza Babiç, Angelina Jolie'nin yanına oturarak savaş yıllarında yaşadığı acıları öğrenmek istediğini söylediğini ve bunun üzerine kendi hikayesini anlattığını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İkisi de yaşadıklarımı duyduklarında gözyaşları nı tutamadılar, ağladılar. Böyle acıları yaşadığıma, bu ağır şartlarda hayat ımı sürdürdüğüme ve mülteci kamplarının hala var olduğuna inanamadı. Onlara kahve ikram etmek istedim, ama kabul etmediler. Ayrılırken bana hediye anlamında evime bir şeyler alabilmem için para bıraktılar ve bana ev yapacaklarını, yakında tekrar görüşeceğimizi söylediler. İkisi de çok cana yakın insanlardı."
Yaklaşık 14 yıldır Gorajde'deki mülteci kampında yaşayan 1961 do ğumlu Raza Babiç, 1992 yılında savaşın başlaması üzerine Çayniçe kasabasından kaçarak eşi ve iki çocuğuyla Gorajde'ye sığındı. O sırada 7 aylık hamile olan Babiç, yaşadığı korku nedeniyle erken doğum yaparak ikiz kız bebek dünyaya getirdi.

Raza Babiç, bebeklerinin hayatta kalabilmesi için Gorajde'den daha iyi konumda olan Sırbistan sınırına yakın Ujitse kentine ambulansla gitti. Ambulansta bebekleriyle birlikte Vişegrad kentinden geçerken Çetniklerin tacizine uğradığını ifade eden Raza Babiç, şunları anlattı:

"Ambulansı kullanan şoför Sırp'tı. Ona da kötü davrandılar. Ujitse'deki hastaneye geldiğimde kimse benimle ilgilenmek istemedi. Sadece üzerinde mavi üniforması olan bir erkek 'Peşimden gel' dedi ve beni odaya götürdü. Etrafımda başka doğum yapmış kadın görmedim. Daha sonra benim 'hastaneden çıkmam gerektiğini, yoksa başıma çok kötü şeylerin geleceğini' söyledi. Kı zlarım hastanede kaldı ve ben oradan ayrıldım. Sadece bebeklerimin bileklerinde yazılı hastane numaralarını bir kağıda yazabildim."
Hastaneden döndükten sonra Vişegrad kentinde Sırplar tarafından alıkonduğunu ve buradaki toplama kamplarında 10 gün boyunca tecavüze uğradığın ı söyleyen Raza Babiç, "Kamplarda hatırlamak dahi istemediğim her türlü kötülüğü yaptılar" dedi.

Raza Babiç, Vişegrad'daki kamptan kaçtıktan sonra 8 ay boyunca ikiz bebeğinin yanı sıra Gorajde'de bıraktığı eşi ve iki oğlundan habersiz Bosna'nın birçok bölgesindeki kamplarda kaldığını söyledi.

Gorajde'ye 8 ay sonra döndüğünü ve burada eşi ve iki çocuğ unu bulduğunu kaydeden Raza Babiç, şu bilgileri verdi:

"Kızılhaçın yardımıyla 17 ay sonra hastanede bırakmak zorunda kaldığım ikiz kızlarımdan haber alabildim. Bebeklerin bileklerinde bulunan numaralar sayesinde nerede olduklarını öğrenebildik. Sırbistan'daki Novipazar şehrinde kızlarım, iki aileye evlatlık olarak verilmişti. Bu ailelere, çocukların gerçek anne ve babaları hakkında hiçbir şey söylenmemişti, sanki onlar hayatta değillermiş gibi. Ailelerle irtibat kurarak kızların annelerinin ben olduğumu ve onlara iyi bakmalarını söyledim. Aileler de bu durumdan çok mutlu oldular ve bana her türlü desteği verdiler. Ayrıca kızlarımın fotoğraflarını bana gönderdiler. Kızlarımın büyümesini, ancak gelen fotoğraflar sayesinde görebildim."

Savaşın ardından Novipazar'a gittiğini 5 yıl aradan sonra kızlarını görebildiğini anlatan Raza Babiç, sözlerine şöyle devam etti:

"Kızlarım o iki Boşnak ailesinde oldukları için çok mutluyum, beni üzen onların büyüdüklerini görememem. Maddi şartlar el verdiğince 'Amina' ve 'Emina' isimli kızlarımı görmeye gidiyorum. Onlar da yılda bir defa benim ziyaretime geliyor. O ailelere minnettarım, çünkü kızlarıma güzel ahlak verdiler, doğru yolda olmalarını sağladılar. Bize de savaş yıllarından sonra çok yardım ettiler. Oğullarıma kıyafet gönderdiler, para yardımında bulundular. Biz her şeyimizi kaybetmiştik, bir tabağımız, kaşığımız bile kalmamıştı. Görü yorsunuz, hala mülteci kamplarında yaşıyoruz."

Raza Babiç, savaş gazisi olan kocasının ve iki oğlunun işsiz olduğunu ifade ederek, Bosna-Hersek'in kızılay teşkilatı konumundaki "Merhamet" derneğinin yardımlarıyla ayakta kalmaya ve Ramazan ayının burukluğunu bu derneğin yardımlarıyla gidermeye çalıştıklarını kaydetti.
Kampta tam 18 yıldır yaşayan bir başka aile ise 1992 yılında Vişegrad kentinden kaçarak Gorajde'ye sığınan Hasan Bukva (52) ile eşi Hidayeta (48) ve zihinsel engelli kızları Amela Bakva...

Savaş yıllarında cephede savaşan Hasan Bukva, iki defa iki bacağından da ağır yaralandığını ifade ederek, kampın ağır koşulları altında kendisinin yanı sıra eşinin ve kızının sağlık durumunun iyi olmadığını belirtti.

Gündelik işlerde çalışarak ailesini geçindirmeye çalıştığını anlatan Hasan Bukva, ancak ağır bir ekonomik kriz yaşayan ülkesinde gündelik iş bulmada bile zorluk çektiğini söyledi.

Devletten aldıkları aylık 274 KM (274 lira) lira ile hasta kızları i çin ilaç, elektrik, su, yeme içme gibi giderlerini karşılamaya çalıştığını anlatan Hasan Bukva, tek isteğinin iş bulup çalışarak, ailesini bu zor durumdan kurtarmak olduğunu ifade etti.

Mülteci kampında ağır hasta oğlu Osman ile yaşayan Denisa Recoviç ise savaş zamanında Rudo kasabasından kaçarak Gorajde'ye sığındıklarını anlatt ı. Savaş yıllarında oğlunun cepheye erzak taşırken ayaklarından sakatlandığını belirten Denisa Recoviç, "Şimdi bu kampta aylık 149 KM ile geçinmeye çalışıyoruz. Ramazanda iftar soframıza koyacak ekmek dahi bulmakta zorluk çekiyoruz. Hem oğlumun, hem benim elimden tutacak hayırseverleri bekliyoruz" dedi.
Kampın bulunduğu bölgede Sırp aileleri de yaşıyor. Sırp aileler, kamp sakinleriyle savaş öncesinde olduğu gibi tekrar komşuluk ilişkilerini geliştirirken, savaşın her iki tarafı da mahvettiğini dile getiriyor.

Blajenka Kovaçeviç adlı 28 yaşındaki Sırp kadın, ailesiyle birlikte savaş zamanında Vişegrad'a gittiğini ve 2002 yılında tekrar Gorajde'deki evine döndüğünü ifade etti.
Kendisinin Gorajde'de olmadığı yıllarda Boşnak komşularının evini koruduğunu ve herhangi bir zarar vermediğini ifade eden Kovaçeviç, şu ana kadar kampta yaşayan ailelerle en küçük bir sorun dahi yaşamadığını vurguladı.

Mülteci kampının yanında bulunan evinde annesi, kocası ve 4 yaşı ndaki oğluyla birlikte yaşadığını anlatan Blajenka Kovaçeviç, "Buraya geri dönerken korkmadım, çünkü yaptığım kötü bir şey yok. Savaş hepimize zarar verdi. Mülteci kampındaki insanları gördükçe yüreğim burkuluyor. Çünkü aynı durumu ben de yaşadım, buradaki hayat çok zor" dedi.
Rada Stoyanoviç adlı 55 yaşındaki Sırp kadın da savaş zaman ında Sırbistan'a gittiğini ve 7 yıl önce Gorajde'ye döndüğünü ifade ederek, "Kendi toprağın gibisi yok. Buradaki insanların da en kısa sürede kendi topraklarına dönmelerini umut ediyorum" diye konuştu.

Mülteci kamplarının en mağdurlarından birileri de çocuklar ve gen çler. Tek gözlü odalı evlerde aileleriyle birlikte kalan gençler, iş bulamamaktan yakınıyor.

Resmi rakamlara göre işsizlik oranının yüzde 42 olduğu Bosna-Hersek'te bu oranın kırsal alanlarda yüzde 80'lere ulaştığını savunan gençler, "İş bulamadığımız için burada vakit bile geçmiyor. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Çocukluğumuz ve gençliğimiz bu kamplarda geçti, bari bundan sonra güzel bir hayatımız olsa" şeklinde duygularını dile getirdi.

Kampın daracık sokaklarında oyun oynayarak vakit geçiren çocukların ise birçoğu yeterli gıdadan yoksun bir şekilde yaşamlarını sürdürü yor. Çevresinde olup bitenlerden habersiz çocukların çoğu, kamp dışında bir hayatın olduğundan bile habersizce vakit geçiriyor.

Annesinin üç kardeşiyle birlikte terk ettiği 11 yaşındaki Amina Sofiç'in küçücük bedeni ailenin tüm yükünü sırtlanmış durumda. Babası ve üç kardeşine oyun aralarında bulduğu zamanda yemek hazırlamaya çalışan Amina Sofiç, 6. sını fa geçtiğini, bir taraftan derslerini, diğer taraftan kardeşlerinin bakımını yapmaya çalıştığını anlattı.

aa
SON VİDEO HABER

Annenin uyuşturucu isyanı: 'Oğlumu kurtarın, artık kafayı yedim!'

Haber Ara