Dolar

34,8783

Euro

36,7749

Altın

3.045,23

Bist

10.144,62

Netanyahu'nun ziyareti neyi değiştirecek?

Eş-Şarku’l Ewsat gazetesinde bugün Netenyahu’nun ABD’ye gerçekleştireceği ziyaret değerlendiriliyor. Netanyahu’nun bundan önceki son ziyareti ABD-İsrail tarihinin en kötü görüşmesi olarak nitelendirilmişti.

16 Yıl Önce Güncellendi

2010-07-05 11:52:00

Netanyahu'nun ziyareti neyi değiştirecek?
Musa Eren / TİMETURK

Londra'dan yayınlanan Eş-Şarku’l Ewsat Gazetesi yazarlarından Abdurrahman Raşid bugünkü “Netanyahu tarihi bir ziyarete hazırlanıyor” başlıklı yorumunda İsrail hükümeti başkanının ertelenen Washington ziyaretini kaleme alıyor. Yazar, dikkatlerin üzerine çekilmeye çalışıldığı bu ziyaretin hakikatte büyük bir değişikliğe yol açamayacağını, açabilecek olsa dahi İsrail’in ertelemelerinin ve ABD idaresinin acizliğinin artık umutları büyük oranda söndürdüğünü vurguluyor. Ardından da ABD başkanı Barack Obama’ya yaklaşan seçimler öncesi İsrail lobisi ile karşı karşıya gelmemesi için tavsiyelerde bulunuyor. Netanyahu’nun bu ziyareti Özgürlük Filosu’na karşı gerçekleştirilen saldırı nedeniyle ertelenmişti.

Abdurrahman Raşid yorumuna şöyle başlıyor: “Amerika’nın başkentini ziyaret için çantasını hazırlamakta olan İsrail hükümeti başkanı Bünyamin Netanyahu’nun resmi makamından yapılan resmi açıklamalar artmaya başladı. Bu ziyaret Gazze’ye yardım götüren Özgürlük Filosu’na karşı açılan saldırı nedeniyle gerçekleştirilmesine bir gün kala ertelenmişti.

İsrailli bir yetkilinin ABD başkanı Barack Obama ile görüşmek için yapılacak kararlaştırılmış bu ziyareti “bölgenin tarihini değiştirecek bir olay” şeklinde vasıflandırmasa dışında İsrail’in programında belki de hiçbir yenilik bulunmuyor. Tarihi değiştirecek o olağanüstü şey ne? Belki de bu sadece daha önce ertelenmiş bir ziyarete dikkatleri çekmek için yapılan bir propaganda. Netehyahu’nun ondan önce gerçekleştirdiği ziyaret ise Amerika-İsrail ilişkileri tarihinde gerçekleştirilmiş en kötü ziyaretti. O kadar ki Beyaz Saray, iki başkanın görüşmesi esnasında çekilen görüntülerin yayınlanmasına izin vermedi. Ya da sadece Netanyahu’nun söyleyeceklerini abartmak için böyle bir girişimde bulunuldu. Zira bu adım Avrupa, İsrail’in müzakerelerde ilerleme kaydetmemesi halinde bir Filistin devleti kurulmasını destekleyeceği yönündeki projesini ortaya koyduktan sonra, uluslar arası baskıları azaltmak için verilen önemli siyasi bir taviz olarak nitelendirilebilir. Öyle ki Avrupa’nın bu projesi İsrail hükümetini sarstı. İsrail hükümeti bunu ortaya atılmış en tehlikeli fikir olarak değerlendirmektedir.”

Yazar Netanyahu’nun ziyaretinin önemi üzerine olasılıkları ortaya attıktan sonra sözlerine şöyle devam ediyor: “Netanyahu’nun Washington’a ziyaret programı ne kadar “tarihi bir değişiklik” içerse de artık İsrail tarafından gerçekleştirilen ertelemeler nedeniyle heyecan büyük ölçüde ortadan kalktı. Ümitsizliğe yol açan sebeplerden bir diğeri ise Amerikan yönetiminin işleri gerçek anlamda döndürmeye güç yetiren siyasi bir şahsiyet ortaya koyamaması olmuştur.”

Arap tarafı müzakerelere sıcak bakmıyor

Ardından Arap tarafının direk ya da dolaylı müzakerelerin önünü kapatmaya çalıştığını ifade eden yazar, müzakerelere ve barışçıl bir çözüme en çok ihtiyacı olanın Filistin sultası hükümeti olduğunu ancak bu hükümetin dahi artık müzakerelere rağbet etmediğini vurguluyor. Bununla beraber Sulta hükümetinin başka herhangi bir seçeneğinin olmadığını savunuyor.

Raşid, son olarak Başkan Obama’ya ABD’de genel seçimlerin yaklaştığı bir dönemde İsrail lobisiyle çatışma istemiyorsa en azından Avrupalıları bir Filistin devleti kurulması için ortaya attıkları projelerini oylamayla tecrübe etmeleri için serbest bırakması tavsiyesinde bulunuyor. Yazar Avrupalıların BM yoluyla bir Filistin devleti kurulması fikrine çok hevesli olduklarına işaret ediyor. Ardından bu devletin şartlarının Netenyahu idaresindeki İsrail dışında neredeyse tüm dünya devletleri tarafından makbul olduğuna değiniyor. Zira bu Filistin devleti 67 savaşı öncesi Batı Yaka ve Gazze sınırları dahilinde kurulacak. Golan Suriye’ye iade edilecek. Araplar İsrail’i tanıyacak ve çatışmanın sona erdiği resmi olarak ilan edilecek.

Haber Ara