'Arap-İsrail ihtilafının adil ve kapsamlı bir çözümünün zamanı geldi'
TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, Ortadoğu'daki sorunların temelinde yatan Arap-İsrail ihtilafının adil, yaşayabilir ve kapsamlı bir çözüme kavuşturulmasının zamanının geldiğini söyledi.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-06-30 15:34:00
Şahin, İsrail'in yıllardır abluka altında yaşayan Gazze halkına yardım götürmekten başka amacı olmayan insani yardım konvoyuna uluslararası sularda 31 Mayıs'ta düzenlediği saldırının insanlık tarihine ''kara leke'' olarak geçtiğini belirtti. Ayrıca, insanlığın Gazze'ye uzanan şefkat eline yönelik bu saldırıda 8'ü Türk vatandaşı, biri Türk asıllı ABD vatandaşı 9 masum insanın hayatını kaybettiğini, çok sayıda sivilin yaralandığını anımsattı. TBMM Başkanı Şahin, İsrail'in bu saldırı ile sadece 9 sivilin canına kıymadığını, aynı zamanda uluslararası hukukun en temel hükümlerini ayaklar altına aldığını, hak ve hukuk tanımazlığını bir kez daha gözler önüne serdiğini belirtti. TBMM Başkanı Şahin, ''İşte tam da bu nedenle yaşanan vahşet karşısında sadece İsrail değil, tüm uluslararası toplum ciddi bir sınavdan geçmektedir.'' dedi.
Türkiye'nin yıllardır Ortadoğu'daki sorunların birbiriyle bağlantılı olduğunu, bölgenin bir ucunda yaşanan bir sorunun diğer ucundaki sorun ve çatışmaları tetiklediğini vurguladığını hatırlatan Şahin, bu yüzden Ortadoğu'daki sorunların çözümüne bütüncül bir yaklaşımla eğilmek gerektiğini söyledi. TBMM Başkanı, Ortadoğu'daki sorunların temelinde yatan ve kalkınma yolunda tüm bölge halklarının ayağına adeta pranga olan Arap-İsrail ihtilafının adil, yaşayabilir ve kapsamlı bir çözüme kavuşturulmasının zamanının geldiğini belirtti.
Mehmet Ali Şahin, mazlum Filistin halkının davasını kendi davaları olarak gördüklerini belirterek, İsrail-Filistin ihtilafının iki devletli çözüm temelinde, 1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen ve yaşayabilir bir Filistin devletinin kurulmasıyla çözülmesini arzu ettiklerini kaydetti.
''AKIL, İZAN VE İNSANLIĞA SIĞMIYOR''
Türkiye'nin, Filistinlilerin yıllardır özlemini çektiği devletlerine kavuşması için desteğini esirgemediğini ve esirgemeyeceğini dile getiren Şahin, ''İsrail'in Gazze'ye uyguladığı insanlık dışı ablukanın sürdürülmesinin akıl, izan ve insanlığa sığmadığını çekinmeden tüm muhataplarımızın dikkatine getirmeye çalıştık, getirmeye de devam edeceğiz.'' diye konuştu.
Türkiye'nin, insani yardım konvoyuna yönelik saldırı üzerine şiddetli tepki gösterdiğini ve saldırının diğer ülkeler ve uluslararası örgütler tarafından kınanması için gerekli girişimlere derhal başladığını belirten Şahin, saldırının sadece Türkiye değil, uluslararası toplumun büyük kesiminin de sert tepkisiyle karşılaştığını ve kınandığını söyledi.
Bu çerçevede, 3 ülkenin İsrail'deki Büyükelçisini çektiğini veya diplomatik ilişkisini askıya aldığını, ayrıca toplam 117 ülkenin İsrail saldırısını eleştirdiğini veya kınadığını anlatan TBMM Başkanı Şahin, toplam 23 ülkenin parlamentosu veya yerel meclislerinde saldırıyı eleştiren veya kınayan bildiriler yayınlandığını veya kararlar kabul edildiğini dile getirdi. Şahin, bu çerçevede, TBMM'de tüm siyasi partilerin ortak tutumuyla saldırıyı şiddetle kınayan bir bildiri kabul edildiğini de anımsattı.
''İSRAİL AYNI CESARETİ GÖSTERMEKTEN KAÇINDI''
TBMM Başkanı Şahin, şöyle konuştu: ''Buna karşılık, İsrail aynı cesareti göstermekten kaçınmış, kendi kurduğu ulusal nitelikli komisyonunun yürüteceği soruşturmayı yeterli görmüştür. Oysa, adil bir davada zanlı ve yargıcın aynı kişi olamayacağı kuşkusuzdur. İsrail;in bir an evvel sorumluluk bilinciyle hareket ederek BM Genel Sekreteri;nin önerdiği uluslararası soruşturma komisyonunu kabul etmesini uluslararası toplum beklemektedir. BM kapsamındaki girişimlerimize paralel olarak, yine ülkemizin çağrısı üzerine NATO Konseyi de 1 Haziran günü saldırıyı ele almış, toplantı sonunda NATO Genel Sekreteri, can kayıplarından duyulan üzüntünün dile getirildiği ve buna yol açan güç kullanımını kınayan bir açıklama yapmıştır."
Şahin, İKT üyesi ülkelerden de beklendilerini, "İslam Konferansı Örgütü üyesi dost ve kardeş ülkelerden de beklentimiz; bu konuda uluslararası platformlarda yürüttüğümüz çabalara tam destek sağlamalarıdır. Ayrıca, halklarımızın iradesini temsilen bir araya gelerek haksızlık ve adaletsizlik karşısında sergilediğimiz bu dayanışmanın, tüm dünyaya güçlü bir mesaj vereceğine inanıyorum. Bizim buradan vereceğimiz güçlü mesaj, İKÖ İcra Komitesinin, İsrail;in konvoya yönelik saldırısından sonra 6 Haziran günü toplanarak aldığı İsrail;i şiddetle kınayan kararını destekleyen bir nitelik taşıyacaktır.'' şeklinde dile getirdi.
''HAFİFLETME, SORUNU ÇÖZMEYECEK''
Gazze'ye yönelik yaklaşık 35 aydır İsrail tarafından sürdürülen insanlık dışı ablukanın hafifletilmesine yönelik alınacağı açıklanan tedbirlerin sorunu çözmeyeceğini, sadece erteleyeceğini belirten Şahin, ''Bölgesel barış ve istikrar için ciddi bir tehdit oluşturan bu uygulamaya artık tam anlamıyla son verilmelidir'' dedi.
Şahin, şöyle devam etti: ''Gazze halkının yanında olduğumuzu ve İsrail'in ablukası tamamen kaldırılmadan bölgemizde kalıcı istikrar yolunda somut bir adım atılamayacağını, Meclis Başkanları olarak dünyaya beraberce ve güçlü ifadelerle bir kez daha ilan etmemiz büyük önem taşımaktadır. Benzer şekilde, Filistin halkı bunca acı çekerken ve kendi davalarına sahip çıkmaları her zamankinden daha fazla önem kazanmışken, Filistin'deki bölünmüşlüğün hala giderilememesi de hepimizin sorumluluk taşıdığı büyük bir eksikliktir. Filistin;de kanayan bir yara teşkil eden ve Filistin davasına zarar veren bu bölünmüşlüğün artık sona erdirilmesi zaruridir. İslam dünyası olarak bu konuda da üzerimize düşen sorumluluklardan kaçınmamalı, samimi ve yapıcı bir yaklaşımla Filistinli kardeşlerimize yardım elimizi uzatmalıyız."
(CİHAN)
Haber Ara