ABD: Türkiye bizi hayal kırıklığına uğrattı
BBC Televizyonunun sorularını yanıtlayan Gordon, "Türkler'in (BMGK'daki) oyundan hayal kırıklığı duyduğumuz gerçeğini gizlemedik" dedi.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-06-12 07:55:00
BBC Televizyonunun sorularını yanıtlayan Gordon, "Türkler'in (BMGK'daki) oyundan hayal kırıklığı duyduğumuz gerçeğini gizlemedik" diyerek, İran'a yaptırım kararının ABD için kritik bir konu olduğunu ve dünyanın tüm kesimlerinden diğer bir çok kilit müttefikin, İran'a BM Güvenlik Konseyi kararlarına uymamasının sonuçları olduğu yönünde mesaj vermek için biraraya geldiğini belirtti. Gordon, "Türkiye ve Brezilya bunu desteklememeyi seçti, ancak birçok ülkenin desteklerini ortaya koymak için biraraya gelmesinden memnuniyet duyduk" dedi.
Çin ve Rusya'nın yaptırım kararını desteklemesini önemli bulduklarını kaydeden Gordon, 6 ay ya da bir yıl öncesinde bu iki ülkede konuya dair bazı şüphelerin bulunduğunu hatırlatarak, "Ancak onlar da bizim gibi, İran'ın BM Güvenlik Konseyi kararlarına uymayı reddettiğini gördü ve bu ülkenin nükleer silah programı takip etmediğini kanıtlamak için bir şeyler yapması gerektiği yolundaki uluslararası toplumun görüşlerini kabul etti" diye konuştu.
Gordon, Türkiye'nin de bu hedefi paylaştığı düşüncesini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Türkiye'nin, İran'ın nükleer silah programı gayreti yürütmesini engellemek için uluslararası toplumla çalışma isteğinde samimi olduğuna inanıyorum. Yaptırımlar ve BM Güvenlik Konseyi kararı konusunda farklı görüşe sahipler. Söylediğim gibi, bu hedefi paylaşması gereken köklü bir NATO müttefiki olarak ABD'nin yanında durmamış olmalarından hayal kırıklığı duyduk. Şunu umuyor ve bekliyoruz ki, BM'nin diğer tüm üyelerinden istendiği gibi, Türkiye de kararlara uyacaktır."
Bir soru üzerine, Türkiye ve Brezilya'nın geçen ay İran ile vardığı uranyum takası anlaşmasını reddetmediklerini kaydeden Gordon, "İyi dostlar ve müttefiklerin arasında fikir ayrılıkları olabilir ve bu konuda Türkiye ile fikir ayrılığımız var" dedi.
İran ile diplomatik çözüm istedikleri ve buna hazır oldukları hususunu sadece Türkler'e değil, tüm dünyaya sabırla anlattıklarını ifade eden Gordon, şunları kaydetti:
"Bu nedenle biz ve diğer üyeler, BM Güvenlik Konseyi'nin diğer daimi üyeleri ve Almanya olarak (P5 1), geçen Ekim ayında, İran'ın nükleer silah peşinde olmadığına dair uluslararası topluma güvence verebileceği bir öneri geliştirdik. İran geçen Ekim'de en azından prensipte bu teklifi kabul etti. Bu yolu takip etmeye ve İran'a uluslararası topluma güvence verebileceği bir fırsatı sunmaya hazır olmayı sürdürdük. İran, 6 aydan uzun süre boyunca, düşük ölçekte zenginleştirilmiş uranyumunu ülke dışına göndermesi ve BM Güvenlik Konseyi'nin beş kararının ihlalini oluşturan uranyum zenginleştirme programına dair gerçek kaygılar konusunda P5 1 ile masaya oturması gereğine dair, anlaşmanın kendisine düşen taraflarını desteklemedi. Meselenin özünde bu yatıyor.
Türkiye ve Brezilya, İran'dan güvence olabileceğini düşündükleri bir hususun takipçisi olmayı sürdürdüler, ancak biz en başından beri Tahran'daki araştırma reaktörüyle ilgili anlaşmanın ve 1200 kg. uranyumun ülke dışına gönderilmesi fikrinin amaç olmadığını, bunun amaca ulaşma yolunda bir araç olduğunu söyledik. En spesifiği önceki gün Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nda (UAEK) olmak üzere, Tahran Bildirisinde gerçek eksiklikler olduğunu net biçimde dile getirdik."
Gordon, Türkiye'nin, "hiç bir şeyden ziyade, bir şeyle başlamaya" yönelik inancında samimi olduğunu düşündüğünü yinelerken, "Bence onlar da Tahran Bildirisinin birçok eksiklikler barındırdığını ve uluslararası toplumun tüm amaçlarını karşılamadığını kabul ediyorlar. Dolayısıyla amaçlarının samimi olduğunu düşünüyorum. Bu hedefi karşılama çabası çerçevesinde yürüttükleri sıkı çalışmayı kabul ediyor ve saygı duyuyoruz" diye konuştu.
Tahran'daki anlaşmada "eksik" buldukları noktalara değinen Gordon, İran'ın, geçen Ekim ayında kendisine sunulan tekliften bu yana uranyum zenginleştirmesine devam ettiğini, bu ülkenin şimdi 2400 kg'dan fazla uranyumunun bulunduğunu ve şu anda 1200 kg'ı ülke dışına gönderse bile bomba yapmaya yetecek uranyuma sahip olacağını savundu.
Tahran Bildirisinde, İran'ın uranyumunu yüzde 20 düzeyinde zenginleştirmeye devam edeceği açıklamasına dair hiçbir unsurun bulunmadığını dile getiren Gordon, "Zamanlama konusundaki gerçek sorunlar ve birçok eksiklik, Tahran Bildirisinin uluslararası toplumun kaygılarını gerçekten tatmin etmediği anlamına geliyor" ifadesini kullandı.
Kaynak: Zaman
SON VİDEO HABER
Haber Ara