Kazakistan Türkiye'ye model olabilir mi?
Türkiye’nin de gelip modeli incelemesi gerektiğini belirten Kazak yetkililer, “Bu model dünyaya örnek olabilir” dedi.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-05-26 01:28:00
Kazakistan barındırdığı 130 farklı etnik grup ve 40’ı aşkın dini grupla halkları barış içinde yaşatabiliyor. Türkiye’nin de gelip modeli incelemesi gerektiğini belirten Kazak yetkililer “Bu model dünyaya örnek olabilir” dedi.
Diyalog Avrasya toplantıları için dört günlüğüne Kazakistan’ın başkenti Astana’da farklı ülkelerden gelen temsilcilerle, kültürel arası diyalog ve farklı konularla ilgili olarak tartışma imlanı yakaladık. Türkiye’nin dış politikada ki başarısının izlerini ve özellikle Türk müteahhitlerinin başarısını yakından görme şansı bizi oldukça etkiledi. Bunlar kadar bizi etkileyen bir farklı durum ise Kazakistan’ın oluşturan farklı etnik ve dini grupların bir arada barış içinde yaşaması oldu. Kazakistanlı yetkililerinin de dediği gibi “Kazakistan’daki barış ortamı” bütün dünyaya model olabilir.
130 farklı etnik grup var
Kazakistan 16 milyonu aşkın nüfusu ve iki milyon yedi yüz bini aşkın toprak parçasıyla bağımsızlığını ilan eden Türk Cumhuriyetleri içerisinde oldukça farklı bir konumda bulunuyor. Kazakistan’ın sahip olduğu yer altı madenleri de Kazakistan’ı diğer cumhuriyetlerden ayırıyor. Kazakistan hakkında bize değerlendirmelerde bulunan Kazakistan Cumhuriyeti Parlamentosu Senato milletvekili olan Garitolla Yesim, Halklar Asamblesi’nin bütün dünyaya model oluşturabileceğini ifade etti.
Kazakistan’da 130 aşkın farklı etnik grup ve 40’a yakın din grubu olduğunu ifade eden olduğunu ve bunları idare etmenin zorluğuna dikkati çeken Yesim, bunun için Kazakistan Devlet Başkanı Nur Sultan Nazarbayev’in başkanlığını yaptığı “Halklar Asamblesi”nin ülkedeki barışı sağlamada büyük bir katkı sağladığını ifade etti. Kazak halkının yapısını çok iyi tahlil edilmesi gerektiğini ifade eden Yesim,”Bağımsızlığımızdan bu yanı sürekli barış politikaları güttük. Nükleer silahları kendi inisiyatifimizle biz bıraktık. Çünkü biz barışçıl bir Kazakistan’ın daha büyük, daha mutlu olacağına inanıyoruz” dedi.
1995 yılında oluşturuldu
1995 yılında Kazakistan Devlet Başkanı Nur Sultan Nazarbayev’in fikir babalığını yaptığı ve şuanda da başkanlığını yürüttüğü Halklar Asamblesi, Kazakistan’da yaşayan 130’u aşkın farklı etnik grubun ve 40 dini grubun bir arada yaşaması için oluşturulan bir kurum. Normal olarak yapılan seçimler dışında Halklar Asamblesi’nin de Kazakistan Parlamentosu’nda dokuz milletvekili hakkı bulunuyor ve bu milletvekilleri doğrudan Halklar Asamblesi’nin 350’yi aşkın üyesi tarafından seçiliyor.
Seçilen kişiler milletvekilleri ile aynı anda görev yapıyor ve bir daha ki seçim döneminde tekrardan yenileniyor. Seçilen kişiler sadece kendi toplumlarının sorunlarını değil Kazakistan’da bulunan farklı etnik gruplarında sorunlarını parlamentoya taşıyor. Örneğin Kazakistan’da yaşayan ve sayıları yüz binin üzerinde olan Kürtler kendi dillerini yaşatmak için bir okul açmak istediklerinde Halklar Asamblesi bununla ilgili herhangi bir kanuni düzenleme yoksa bununla ilgili olarak gerekli girişimlerde bulunuyor ve okulun açılmasını sağlıyor. Zaten mevcut durumda birçok farklı kültüre ait eğitim kurumu açılmış durumda. Radyo ve Televizyonlarda farklı etnik gruplara ait programlar bulunuyor. Zaten Halklar Asamblesi farklı etnik ve dini grupların kendi kültürlerini ve örflerini yaşamaları için gerekli olan şartları hazırlıyor.
“Türkiye’deki vekilleri bekliyoruz”
Kazakistan’ın laik bir devlet olduğunun altını çizen Yesim, dini grupların toplumsal kurumlar olarak kendilerine yer bulabildiklerine dikkati çekiyor. Kültür Bakanlığı’na bağlı “Dini idare departmanı”nın dini ve kültürel inceleme yaptıktan sonra bir din grubunun resmi olarak tanınıp tanınmayacağına karar verdiğini ifade eden Yesim, bu merkez için milyon dolarlık piramid merkezinde yer tahsis edildiğinin altını çizdi. Yesim, Türkiye’deki yetkililerin de bu modeli incelemesi gerektiğinin altını çizerek, “Milletvekilleri muhakkak gelip bu sistemi incelemeli.” Dedi. Şuan parlamentoda bulunan Halklar Asamblesi’nde Rus, Karaçay-Balkar, Alman, Kore, Uygur, Ukrayna gibi halk temsilcilerinin bulunduğunu ifade eden Yesim, bu modelin aynı zamanda dünyaya da model olabileceğini belirtti.
SON VİDEO HABER
Haber Ara