ABD Suriye'nin nükleer enerji hakkına karışamaz
NPT'ye taraf olan Suriye'nin Rus desteğiyle nükleer santral inşa etmesi ABD'yi ilgilendirmez. UAEK dururken ABD'nin bazı 'soru'lar sorması ikiyüzlülük.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-05-26 13:09:00
ABD tümüyle sakat bir mantık kuruyor. Batı yörüngesinde dönmeyen bir devlet Rusya’dan veya Kuzey Kore’den teknoloji almaya çalışırsa şüphe uyandırıcı kampanyalara, hatta İsrail’in Suriye’nin bir tesisine yaptığı gibi bombardımana maruz kalıyor. Suriye NPT’yi imzaladı. Bu nedenle uluslararası kriterler doğrultusunda meşru nükleer talepleriyle ilgili Amerikan sorularına yanıt vermek zorunda değil. Hatta bu tür soruları Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun değil de, ABD’nin yöneltmesi bir ikiyüzlülük. Suriye’nin, Amerikan yeşil ışığı alan İsrail’in nükleer tesislerine saldırmasının ardından Moskova’ya gittiği ve bu bağlamda işbirliği yaptığı açık.
İsrail’in 60 yıldır uyguladığı zorba yöntemler sona yaklaşıyor. Yeni gerçekler kendisini dayatıyor ve eski dengeleri değiştiriyor. Büyüyen Suriye-İran-Türkiye-Rusya koalisyonu bu gerçeklerin başında geliyor, askeri ve ekonomik şekiller alıyor. Rusya’nın tıpkı Bahreyn, Katar, Kuveyt ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde yaptığı gibi Suriye sahilindeki Lazkiye bölgesinde üs inşa ettiği sır değil. Bugünün dünyasında koalisyonlar sadece iyi niyetlere değil, çıkarlara da dayalı.
İsrail 200’den fazla nükleer başlığıyla bölge ülkelerini korkuturken, bazılarını işgal etmeyi sürdürürken ve yerleşimcilik tahrikiyle barış sürecini iptal etmişken, Suriye, Türkiye ve diğer Arap ülkelerinin barışçıl ve askeri nükleer deneyimlerini geliştirmeye hakkı var. ABD İsrail politikalarını benimsememeli ve bölge ülkelerinein çoğunluğuna düşman olmamalı. (Londra’da Arapça yayımlanan Kuds ül Arabi gazetesi, başyazı, 15 Mayıs 2010)
SON VİDEO HABER
Haber Ara