Irak’ta çocuklar okul yerine işe
Amerika’nın Irak’ı 2003 yılında “demokrasi ve özgürlük” söylemleriyle işgal etmesinden bu yana ülkede her şey kötüye gidiyor.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-04-30 14:45:00
Amerika Irak’ı işgaliyle Irak toplumu üzerinde büyük başarılar elde etti. Zira ülkede işgal öncesi gelişmiş ya da gelişmekte olan bir alan görülmeye dursun işgalden sonra en kötü seviyelere ulaştı. Yakın geçmişe kadar Irak başka toplumların şikayetçi olduğu “çocukların çalıştırılması” gibi insanlık dışı olgulardan oldukça uzaktı.
İşgalin gelmesiyle beraber Irak toplumu sayısı belirsiz olumsuzluk ve felaketlerle karşı karşıya kaldı. Buna adam kaçırma ve öldürme eylemleri de eklendi. Bu da ülkede çok sayıda dul ve yetim kalmasına yol açtı. Öyle ki bugün ülkedeki yetim ve dulların sayısı 5 milyonu bulmaktadır. Çoğunluğunun geçimini sağlayacak kimse bulunmaması da çocukları, 2009 yılında mali bütçesi, dünya petrol fiyatlarının artması gölgesinde 76 milyar doları bulan bir ülkede sosyal güvenceden yoksun, kendisinin ve ailesinin aç karnını doyurabilmek için geçim vasıtası aramaya itti. Bu bütçe, açıkları hariç Suriye, Ürdün, Lübnan ve Mısır (80 milyonluk bir ülke) olmak üzere dört Arap ülkesinin bütçelerine denk gelmektedir. Irak’ın nüfusu sadece 25 milyon olmasına karşın ülke yetimler ve dullar için gerçek anlamda hiçbir güvence sunmuyor. Bunun sonucunda da “çocuk işçiliği” ismi verilen bir olgu ortaya çıktı. Çocukların çalışmasının riskleri bilinmektedir. Çünkü çalışmaları, birçoğunun eğitimden kaçırılması, okulları terk edip işe sığınmalarına dayanmaktadır. Buna ek olarak ileride birçoğu, çeşitli yöntemlerle kullanılacaktır da. Bazıları yaptıkları iş karşılığında çok az ücret alacak bazıları da daha kötü şekilde kullanılacak. Özellikle bayanlardan fiziksel olarak ve daha başka şekillerde faydalanılmaya çalışılacak. Bu durum, kendilerini koruyup gözeten birer aileye sahip, okula giden yaşıtlarını gördükçe sokakta gaz borusu satan ya da başka işler yapan çocukların psikolojisine de oldukça olumsuz yansıyacak… Öyle ki bazıları “dilenciler zümresi” denilebilecek grupların arasına katıldı. Aynı şekilde endüstri atölyelerinde çalışmak da dahil olmak üzere tüm bu işler çocukların hayallerinden oldukça uzak.
Bu durum çocuğun psikolojisine olumsuz etkide bulunacağı gibi evladını okula gidip eğitimini devam ettirmek yerine bu işlerde çalışır gören ailelerin psikolojisini de bozacak.
Irak’ta çocukların durumlarıyla ilgilenen organizasyonlar ülkede 14 yaşın altında çalışan çocukların oranının yüzde on beşe ulaştığını kaydetti. Başka organizasyonlar da Irak’taki ailelerin yüzde otuzunun fakirlik sınırı altında yaşadığını ortaya koydu. Cezayir, Mısır, Irak, Ürdün, Libya, Fas, Tunus, Birleşik Arap Emirlikleri, Yemen gibi bir dizi Arap ülkesinin 1973 yılında çocukların sömürülmesini yasaklayan ve en alt seviyede çocuk işçiliğini tanımlayan uluslar arası antlaşmayı onaylamış olmasına karşın bazı Arap ülkeleri bu antlaşmayı eğitimi ücretsiz ve zorunlu kılması nedeniyle kabul etmemişti.
Uluslar arası antlaşma tehlikeli işlerde en alt çalışma yaşını 18, hafif işlerde ise 13 olarak belirlemiştir. Zor koşullar hakim olduğu taktirde bu antlaşmaya göre hafif işlerde çalışma yaşı 12’ye indirilebilir.
Bugün Irak’ta bir milyon üç yüz bin çocuk çeşitli işlerde çalışıyor. Bu işleri çocuklar için daha önce de mevcuttu. Irak’a konan ve bugüne dek süren ambargo ile başlamıştı. Orada doğal afetler, savaşlar, hastalık ve sosyal etkenler gibi koşullar söz konusu olsa da çocuk işçiliği olgusunun artmasına neden olan baş sebep Amerika’nın Irak’ı işgal etmesi ve işgalin sonrasında yaşananlardır.
Irak’taki UNICEF Örgütü Irak gibi bir ülkede yaşamanın zor, çekişmeler ve ülkeye uygulanan yaptırımlar nedeniyle çocuklar için risklerle dolu olduğunu vurguladı. 2003 yılında savaşın başlamasından bu yana ülkede güvenliğin bulunmaması sosyal hizmetlerin düşmesine, ülkede doktor ve öğretmenlerin tükenmesine, daha önce selamet içinde yaşayan yerel topluluklarda çatlamaya yol açtı. Şiddet eylemleri nedeniyle on binlercesi babalarını, annelerini, erkek kardeşlerini, kız kardeşlerini ve diğer aile üyelerini kaybetti. Bu nedenle çocukların eğitimlerini devam ettirebilme imkanı kalmadı. Şu anda ülkede ilkokul yaşına gelmiş her beş çocuktan biri okula gidemiyor.
UNICEF’in açıklamasına göre yaklaşık dört milyon Iraklı şiddetin yayılması nedeniyle evlerini terk edip daha güvenli bölgelere yerleşmeye ya da komşu ülkelere göç etmeye mecbur kaldı. Bu göç edenlerin yarısının yaşları ise 18’in altında.
Irak’ın şu anda geçtiği koşullar nedeniyle birçok çocuk, ailesine yardım etmek için okulu terk edip sokaklarda çalışmaya ve dilencilik yapmaya mecbur kaldı. Çocuk işçi fenomeni ve dilenen çocuk manzaraları artık Irak sokaklarında alışılmış görüntü haline geldi. Yoksun birçok ailenin çocuklarını, ailenin temel gereksinimlerini karşılamaya yardımcı olmaları için okulu terk edip zor ve meşakkatli bile olsa çalışmaya zorlaması da normal bir duruma dönüştü. Irak’ın birçok bölgesinde yaklaşık yetmiş bin çocuk okul sıralarından uzak kaldı. UNESCO Örgütü’nün beyanatına göre ülkede ilkokul çağına ulaşıp da okula gitmeyen çocuk sayısı 2 milyona ulaştı.
İnsan hakları kurumlarından bir tanesinin açıklamasına göre Irak’ta beş yaşına ulaşmamış sekiz çocuktan biri hastalık ya da şiddet sebebiyle ölüyor.
Irak’taki sokak çocukları yaşamak için bir lokma ekmeğin peşinde koşarken açlık ve cinsel taciz kurbanı oluyor.
Irak okullarının her birinde 150 yetim bulunuyor
Irak’ta çocukların gözetilmesinden sorumlu Birleşmiş Milletler Örgütü UNICEF’in temsilcisi Roger Wright ülkenin geleceğinin, bugün çocukların en önemli ihtiyaçlarının en acil şekilde karşılanabilmesini sağlayacak vesilelerin teminine bağlı olduğunu ifade etti. Wright sözlerine, Iraklı çocukların istediği şeyin oldukça basit bir dille okumak, oynamak, selamet içinde ve onurla yaşamak olduğunu ekledi.
Burada biz ve bizim gibi daha birçok kişi soruyoruz : Amerika Irak’ta bugüne kadar tüm yaptıklarından ve yapmakta olduklarından sonra ülkeyi kurtarmak ve gelişmiş ülkeler saflarına katmak için geldiğinde ısrar ediyor mu ?
* Almoslim sitesi yazarlarından
Bu makale Betül Akyüz tarafından Timeturk Sitesi için Arapça’dan tercüme edilmiştir
SON VİDEO HABER
Haber Ara